MHP'ye dikkat: Amerikan turanı!

Akşam gazetesinin ilgiyle izlenen yazarlarından Güler Kömürcü bugün köşesinde önemli bir yazı kaleme aldı. Prof. Dr. Hasan Köni'nin Hayykitap'ın iyibilgi serisinden çıkan kitabına atıf yapan Kömürcü ilginç sorular soruyor. İşte o yazı:

Abdüllatif Şener’i, AKP’de kim-neye tehdit gördü? 

Haftalar önce yazmıştım efendim; ‘bundan sonra her hafta hatta her gün şok gelişmeler bekleyin’ diye... Konuştuğum uzmanlara göre; ‘şimdi de şok olayların ritminde artışa hazır olmalıyız. Ve unutmayalım ki içinde bulunduğumuz bu süreç, birkaç yıl içinde hayata geçirilmesi planlanan asıl programın ‘ara yüz’ü, hazırlık sürecidir, ana programa geçiş 2007 sonu ya da 2008 yılı ilk aylarında başlayacaktır. Dolayısıyla da DP’ye olanlar, ANAVATAN’ın oyun bozanlığı türünden kısır siyaset çekişmelerini bir kenara bırakıp, fotoğrafı daha geniş çerçeveden okumaya çalışmalıyız. Belirleyici ‘iç dinamiklerin’ başında MHP ve AKP’nin akıbeti geliyor, önce MHP’ye bakalım.

MHP şayet 22 Temmuz’da barajı sınırda aşar ise bu durum parti içinde Bahçeli ve A takımı adına ciddi sıkıntıların yaşanacağının, yönetimde şok değişimler olacağının göstergesi olarak kabul edilmelidir.’

AMERİKAN TURANCILIĞI VE MHP Tam bu noktada ‘Son küresel kart; AMERİKAN TURAN’ı (Prof. Hasan Köni’nin kitabını okumanızı tavsiye ederim) ciddi değiştirgendir ki Amerika’nın, Kafkas planı, Çin korkusu ve de İran projesinde TÜRK kartının ne derece hayati önem taşıdığını, bu noktada merkez ülke olan Türkiye’de MHP politikalarının bölgesel oyunun jokeri olacağını sizlere yaklaşık 2 yıldır aktarıyorum. Konuyu dağıtmadan, neden MHP’ye özel dikkat, AMERİKAN TURAN’ı stratejisinin çekirdeği nedir, okuduklarımı-duyduklarımı kısaca sunayım; ‘dünyada artık yeni süper güç ÇİN olmaya başlamıştır ve tahtını kaybetmek üzere olan ABD, ÇİN’i izole etmek amacıyla ‘Orta Asya’daki Türk devletlerini birleştirip, ‘Büyük Türkistan Devleti’ni kurmak diğer adıyla AMERİKAN TURANCILIĞI projesinin düğmesine basmıştır.Türk kartı, Washington’un mevcudiyetinin devamı adına elinde tutması gereken stratejik bir kartıdır. Peki, Türkiye, ABD TURANCILIĞINDA ne rol oynacak, bu plan çerçevesinde sizce MHP’nin pozisyonu da son derece kritik değil mi? MHP’ye kimler el atmak isteyecek? MHP’yi yakından izleyiniz efendim.

Şimdi de AKP’ye bakalım. AKP içinde ayrışmalar netleşmeye başladı; K.Irak politikalarına Barzani cephesinden uzlaşmacı bakanlar bir yanda, yolsuzlukla söylentilerine baş kaldıranlar diğer yanda ve de Köşk krizinde devletle çatışan parti görüntüsünden son derece rahatsız olanlar bir başka tarafta homudanıyor bu da AKP’nin kendi içinde ciddi bir değişim hatta bölünme yaşamasının yaklaştığını göstermekte.

AKP’nin dört temel direğinden biri olan hatta geçen yıl yapılan anketlere bakılır ise halk nezninde Erdoğan kadar popülariteye sahip olduğu ortaya çıkan Abdüllatif ŞENER’in AKP’den aday olmayacağını açıklaması, Şener’in durumu, AKP’nin evrildiği yeni yer adına izlenmesi gereken bir durumdur. Sağda ve solda bütün partiler birleşmeye çalışır iken AKP’de parçalanma başlamış mıdır? Liyakatı, dürüstlüğü herkesçe kabul edilen, yolsuzlukla mücadelede AKP içindeki malum odakları karşısına alan Abdüllatif ŞENER’e, Erdoğan ve yakın halkasındakiler ‘sahip çıkmamıştır.’

Aslında Şener’in AKP içindeki malum güç odaklarınca pasifize edilmesinin geçmişi 3 yıla dayanır, arşiv yazılarından seçtim; ‘Başbakan Yardımcısı Şener’in pasifize edilip, elinden Özelleştirme İdaresi’nin alınma nedeninin, AKP içindeki birilerinin, denizcilere ‘artık 59 milyon dolarlık borcunuzun taksitlerini ödeyin’ sıkıştırması olduğu iddia ediliyor. Abdüllatif Şener, Özelleştirme Yüksek Kurulu üyeliğinden de alındı Maliye Bakanı UNAKITAN’a bağlandı... ‘ Sonra GALATAPORT-İsrailli OFER dosyasına Şener’in sert tepkisini hatırlayın... Bitmedi, kağıt üzerinde KKTC’den sorumlu olan Sayın Şener’in yaptırım gücü elinden alınıp, onay makamına çevrildi, AKP’nin bazı isimlerinin adının geçtiği KKTC’deki Diyanet Vakfı arazileri-diğer vakıflar dosyaları operasyonlarında Şener adeta enterne edildi. Hayır, hâlâ bitmedi, Sivas’ta, yani Şener kendi seçim bölgesinde il yönetimine egemen olamayan, dilediğini il yönetimine seçtiremeyen bir pozisyona düşürüldü. Evet, AKP’nin tepesindeki birileri Şener’e uzun süredir sahip çıkmıyorlardı. Geniş çevrelerin sempatiyle baktığı, desteklediği Şener, niye tehdit olarak görülmüş olabilir sizce? Şener acaba AKP’deki depremi önceden mi hissetti?

Bence mutlaka siyasette aktif olması gereken Şener ne yapacaktır, dün bu soruyu kendisine sordum, cevabı; ‘Hiç bir planım yok, görelim bakalım mevla neyler, neylerse güzel eyler’ oldu.

İşaret fişeklerini izlemeye devam ediyoruz.
 
Akşam