En Sıcak Konular

PKK'ya karşı direnin!

29 Eylül 2011 09:23 tsi
                           PKK'ya karşı direnin! 'Kürtlerle el ele verip terörü yalnızlığa mahkum etmeliyiz...'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında konuştu. “Sevincimize gölge düşürmek isteyenler içeride ve dışarıda ne yaparlarsa yapsınlar biz bu milletin, bu ülkenin önündeki engelleri kaldırmaya devam edeceğiz... Türkiye bütün şehirleriyle, bütün bölgeleriyle kalkınırken, milletimizin ekmeği aşı büyürken ihanet odakları da boş durmuyor. Geçtiğimiz günlerde eli kanlı terör örgütünün saldırıları bir kez daha yüreklerimizi yaktı. Türkiye’ye musallat edilen bu cinayet örgütünün kime, ne zaman ve nasıl saldırdığını çok iyi görmek gerekiyor” diyen Başbakan Erdoğan, bölge insanını PKK terörüne karşı direnmeye çağırdı. Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

NE SERTİ! CİĞERİM YANIYOR CİĞERİM

Hayata, masumiyete kasteden bu cinayet örgütü ne istiyor? Kim adına, kimin için, neyin karşılığında taşeronluk yapıyor? Bunlar düğün evini cenaze evine çeviriyor. Futbol oynayan, markette evine ekmek alan polisime gelip enseden kurşun sıkıyor veya tarıyor. Siirt’te birlikte yemeğe giden masum genç kızlara alçakça pusu kuran bu terör örgütü neyin mücadelesini veriyor? Savunmasız masum insanlara karşı yapılan bu terörü neyle ifade etmek mümkün? Terör örgütü neyin mücadelesini veriyor? 4 kızımıza, arkadaşlarına sıkılan kurşun sayısı 200’ü buluyor. Şu hale bak... Bu cinayetleri tasarlayanlar kan dökerek hangi emellerine ulaşmış oluyorlar? Ondan sonra bakıyorsunuz laubali bir şekilde özür beyanları, bilmem neler... ‘Yok bilmem yanlış olduydu, yok bilmem şurayı tarıyorduk’... Kimi aldatıyorsunuz? Bunlarda samimiyet yok. Bunlar bu ülkede cinayet şebekesi olarak rant elde ediyorlar. Onların uzantısı da rant elde etmeye devam ediyor. Burada siyasi uzantılarını da kastediyorum. ‘Sayın Başbakan sert konuşuyorsun’ diyorlar. Ciğerim yanıyor ciğerim... Neyin sertini konuşuyoruz? Bu ifadeler, bunların yaptıklarının karşılığını anlatmaya yeterli değil.

AYAKKABI BOYACISINI ÖLDÜRDÜLER

İşte Ankara Kumrular Sokak’ta, evine helal bir lokma götürmek için alın teri döken, bir ayakkabı boyacısı... Masum, savunmasız. Hiçbir şeyi yok. Sadece oradan kazandığıyla evine ekmeğini götürecek yahu. Bu genç insanlar orada bombayla öldürülüyor yahu. Bu şebeke hangi insani değerlerle ifade edilecek? Soruyorum. Bunlara gönül verenler, bunları destekleyenler, bunlara oylarını verenler bunun tarihe hesabını nasıl verecekler? Soruyorum... Benim Kürt kökenli vatandaşlarımın istismarını yapmanın hiçbir izahı yoktur. Bu, istismardan öte hiçbir şey değildir. İnsan bu hayatı niye yaşar? 9 yıl öncesine kadar, bu ülkede 74 milyon vatandaşımıza şu getirilen hakların, getirilen imkanların hiçbirisi var mıydı? Hala bu hizmeti vermeye çalışan böyle bir iktidar varken bunlar ne yapmak istiyor? Terör örgütünden kaçmak isteyen, belki de kendine bir gelecek kurmak isteyen 5 kadın militanı, ki biri 17 yaşında henüz, işkence ile dağ başında bir mağarada kurşuna diziyorlar ve bir yıl sonra da ölen kızların ailelerine ‘kızlarınız gaz zehirlenmesinden öldü’ diyorlar. Bu nasıl bir alçalıştır? Bu nasıl bir zehirlenmedir?

Kültürel hakla ne alakası var

Önceki gün, Batman’da bir araç tarandı. Araçta bulunan baba yaralandı, hamile eşi ise şehit oldu. 8 aylık bebek hastanede öldü. 4 yaşındaki kızları Sultan da şehit oldu. Bu örgütün insani bir değere inandığını hangi vicdan sahibi söyleyebilir? Bunun kültürel haklar mücadelesiyle ne alakası var yahu? Yakından uzaktan ne alakası olabilir? Sizin kültürünüz size acımasızca bu insanları öldürme yetkisini nasıl veriyor? Ben böyle bir kültürü tanımıyorum. Böyle bir kültür olamaz. Sabah namazına hazırlanan bir imama, insanları ebedi kurtuluşa çağıran bir din alimine kurşun sıkan bu örgüt, bütün mukaddes değerleri çiğneyerek nereye varmak istiyor? Mabedlerimize varıncaya kadar roketatarlarla bombalayan bu örgüt, nereye varmak istiyor? Müslüman din kardeşim olan Kürt kökenli kardeşlerime sesleniyorum. Bu mabetlerinizi roketatarlarla bombalayan bu örgüte nasıl destek veriyorsunuz? Bunlara karşı kalkıp sizler de bir direniş ortaya koyacaksınız. Bu sadece bizim görevimiz değil. Bunu devlet-millet el ele yapmak durumundayız. Beraber yapacağız, bunu beraber yapıp bunları yalnızlığa mahkum etmek durumundayız.

Oyları ne olursa olsun anayasada eşit temsil

AK Parti’nin 5 temsilcisinin yeni anayasa için MHP’yi ziyaret ettiğini hatırlatan Başbakan, “CHP ile de görüşecekler. Yeni bir anayasa için siyasi partilerimizin var olan olumlu iklimi muhafaza etmelerini, toplumun bütün kesimlerinin talepleri doğrultusunda, büyük değişime destek vermelerini son derece önemsiyoruz. Hiçbir ön şartımız yok. Tek arzumuz, ön yargılardan, ön kabulden  arındırılmış şekilde Meclis Başkanımızın riyasetinde bu işin süratle oluşacak komisyonda yapılması. Her partinin de kendi mutfağında yapacağı hazırlıkları vardır. Bizler de yapıyoruz, siyasi partiler de yapacaktır” dedi.

Meşruiyet zemini bırakılmamalı

Meşruiyet zeminde hep bunları söylediklerini belirten Başbakan, “Söyleyecek sözü olanları da davet ediyoruz. Fikri olan herkesle istişare edebilmek için  diyalog kapılarımızı, sonuna kadar açık tutacağız. ‘Bizim partimizin şu kadar milletvekili var, sizin şu kadar milletvekiliniz var’ demiyoruz. Ve diyoruz ki fark etmez, her siyasi parti eşit temsilci ile bu komisyona katılsın. Bize göre siyasetin tek yolu meşruiyet zemininden ayrılmamaktır, meşruiyet  zemini dışına çıkanlar, doğru yolu bulabilmek için uzun bir yolu katetmek zorunda kalırlar” diye konuştu.

Rumlarınki sondaj değil adeta sabotaj

“Dünyadan yalıtılmış bir Türkiye değil, dünyaya söyleyecek sözü olan bir Türkiye için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Bu anlamda Suriye de Somali de bizim meselemizdir. İsteriz ki muhalefet partilerimiz de bu süreçlere katkıda bulunsunlar. Eğer siz kritik ülke meseleleri üzerinden bile siyasi rant beklentisine girerseniz hem ülkenize zarar verirsiniz, hem de milletin gözünden düşersiniz” sözleriyle muhalefetin tutumunu eleştiren Erdoğan, Kıbrıs’la ilgili de şunları söyledi: “Kıbrıs’ta iki taraflı çözüm için gayretler sarf ediyoruz. Buna karşılık Rumlar bahaneler üretiyor, çözümden kaçıyor.  AB’nin yaptığı ise ortada. Rumlar tek taraflı üyeliğe alınıyor, Kıbrıs Rum Kesimi sondaj adı altında sabotaj yapıyor. Görevi barışı korumak olan kurumlardan ses çıkmıyor. Peki sorunlar böyle çözülür mü? Çözülmüyor. Artık bütün ülkelerin gerçeği görmesi lazım. Biz sorumluluğumuzun gereğini yerine getiriyor, bu gerçekleri her zeminde en açık şekliyle ifade ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. Onun için Piri Reis şu anda Güney Kıbrıs’ta sondaj çalışması yapmaya başladı. Tribünden maç seyretmiyoruz efendiler.”

Biz asit kuyularını yok ettik bu sefer onlar yapıyorlar

BAŞBAKAN Erdoğan’ın AK Parti il başkanları ile Ankara’da yaptığı toplantıda, Güneydoğuda eski dönemlerde meydana gelen faili meçhulleri hatırlatarak “Asit kuyularından yakınılıyordu. Bunları AK Parti çözdü. Bu sefer onlar yapıyorlar” dediği öğrenildi. AK Parti teşkilatının uyanık ve cesur olmasını isteyen Erdoğan’ın, teröre karşı sert kararlılık mesajları verdiği ifade edildi. AK Parti’nin bölgeye hizmet götürmeye devam ettiğini anlatan Başbakan Erdoğan, “Yol yapıyoruz. Hastane yapıyoruz. Ama bunlar ideolojinin deli gömleğini giymişler. Bunlarla mücadelemiz korkmadan, eğilmeden, bükülmeden kararlı bir şekilde sonuna dek devam edecek. Gerekirse ölürüz ama biz bir defa ölürüz, adam gibi ölürüz” diye konuştuğu öğrenildi.  

‘Seçmenimiz PKK sempatizanı’

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP’nin Eylül ayındaki 2. Olağan Kongresi sonrasında 26 AB büyükelçi temsilcisi ve parlamenteri ile yaptığı görüşmede, BDP seçmeninin yüzde 90’ının PKK sempatizanı olduğu yönünde açıklamalarda bulunmuştu. Erdoğan, Demirtaş’ın bu açıklamasını dün şu sözlerle eleştirdi: “Düşünebiliyor musunuz? ‘Aldığımız oyun yüzde 90’ını PKK’yı destekleyenlerden alıyorum’ diyen bir siyasetçi, bu ülkede oy alabiliyor. Bütün vatandaşlarım emin olsunlar ki; Türkiye eski karanlık günlere dönmeden, demokrasi, hukuktan geri adım atmadan bu cinayet şebekesini, bu milletin yakasından düşürecektir. Millet olarak uyanık olalım.”

Bu haber 824 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,241 µs