Kırmızı düğmenin vakti geldi mi?

28 Eylül 2011 16:22 tsi
İsrail, kaynama noktasına adım adım yaklaşıyor. İki farklı grup arasındaki çatlak, büyüdükçe büyüyor. Biri her an tasfiye tuşuna basabilir. iyibilgi özel

'Arap Baharı' denilen sürecin ortasında, Nedret Ersanel, iyibilgi'deki köşe yazısında şöyle bir soru sormuştu:

Arap Baharı ile başlayan süreç İsrail’e nasıl yansıyacak?

Nedret Bey'in bu soruya kendi cevabı özetle şöyleydi:

Sadece Arap ülkelerinde değil, tüm dünyada siyaseti yönetmeye aday olacak politikacılar ve politikaları için küresel kıstaslar oluşuyor.

Uymayanlar 'önceden' tasfiye edilecek. Seçilse dahi üzerine 'dünyanın ağırlığı' binecek.

Tel Aviv şimdi, bu yüksek volümlü atağa karşı yeni bir savunma hattı kurmaya çalışıyor.. Daha geride ama yeniden.

Bu savunma hattı:

a) Tel Aviv’de bir iktidar yenilenmesi getirebilir,
b) Uzun vadeli ve sistematik olabilir,
c) ABD’nin bölgesel planlarını da hedef alabilir.

Bundan altı ay önce yapılan bu tespitler, hala geçerliliğini koruyor.

Hatta öyle gelişmeler var ki, dikkatle bakan gözler için, 'Tel Aviv'de iktidar yenilenmesine dair' ilk emareler ortaya çıkmaya başladı bile denebilir.

iyibilgi olarak bu emareleri gördüğümüz anda paylaşmaya çalıştık.

Sanırız ki bunları toparlamanın vakti geldi ki, büyük resim daha kolay gözükebilsin.

Hatırlayalım, bundan bir hafta önce İsrail istihbarat eski başkanı Ami Ayalon, İsrail'in, Ortadoğu'da ortaya çıkan yeni düzeni anlamadığını; Tel Aviv yönetiminin, Türkiye'nin bu düzendeki rolünü göremediğinden yakınmıştı.

Bunun ardından ünlü uluslararası ilişkiler uzmanı ve ABD dış politikasının derin mimarlarından sayılan Zbigniew Brzezinski de Ayalon'un dikkat çektiği 'yeni Ortadoğu düzeni'nden bahsetmiş, ABD ve İsrail'in büyük resmi okuyamadığı için bölgeden dışlanma ve izole olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu söylemişti.

Bugün, Cihan haber ajansına konuşan İsrail'in eski Ankara Büyükelçisi Alon Liel, 'yeni Ortadoğu düzeni'ne girmeden, fakat İsrail iç politikasını etkileyebilecek gelişmelerden bahsetmiş. Şöyle diyor eski büyükelçi:

"İsrail politikasında ciddi bir değişiklik için seçim sonuçlarında ciddi, dramatik bir şekilde değişikliğe ihtiyacınız var. Eğer merkez sol merkez sağa karşı kazanırsa, eğer farklı bir sonuç görürsek o zaman değişiklik olabilir. Ama yeni bir seçim olana kadar yeni bir politika göremezsiniz. Bu şekilde değişmeyecek. Suriye veya Lübnan gibi yerlerde veya bölgede dramatik değişiklikler olmalı."

'Yeni Ortadoğu düzeni' denilen şey, tam da bu dramatik değişikliklerin sahnesi değil mi, taa en başından beri?

Belli ki artık İsrail'i tanıyan ve İsrail halkının selametini isteyen akl-ı selim bir kesim, yavaş yavaş da olsa Netanyahu - Lieberman ikilisinin yol açtığı enkazın artık temizlenmesi gerektiğine kanaat getirmiş durumda.

Bakalım hangi 'trajik olay' bu değişimi tetikleyecek?

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 2,232 defa okundu.