En Sıcak Konular

Tek adam mı, yalnız adam mı?

4 Haziran 2007 14:29 tsi
Tek adam mı, yalnız adam mı? Taşı kendi mi attı henüz net değil. Ama düşen 3 kuşun ardından Erdoğan’ın artık ‘tek’ olduğu kesin. Bu aynı zamanda ‘yalnız’ olduğu anlamına geliyor. Çünkü ‘beraber yürünen yollar”daki üç arkadaşı şu ya da bu şeki

Başbakan Erdogan’dan sonra AKP içindeki en kuvvetli isim kuşkusuz Abdullah Gül’dü. Gül teslim etmek lazım ki-tüm kritiklere rağmen-genel kamuoyu açısından AKP’nin ‘en ılımlı’ yüzünü oluşturuyordu.

AKP yönetiminin başlangıçta çok dikkat ettiği ‘kimseyle çatışmadan yapılacak işlere yoğunlaşma’ projesinin doktrinel temsilcisi de oydu. Ta ki Cumhurbaşkanlığı adaylığına kadar.

Ancak bundan sonra Gül öyle vahşi bir arenanın ortasında kaldı ki, başka zaman olsa Gül’ün bazı dikenlerini görmeyecek olanlar bile, kokusundan şikayet etmeye başladılar.

Abdullah Gül, liderinin “bu işi sen yükleneceksin” önermesine ancak, “Bunu siz hakettiniz, biz de arkanızdayız” gibi “bir ihtimal” kurtulma hamlesi olabilecek bir çıkışla mukabele edebildi. Ama artık çok geçti. Abdullah Gül yılları aşan siyasi yaşamının en sert ve kırıcı rüzgarlarına maruz kaldı.

Söz ola kestire başı

AKP’nin dört atlısının ikincisi Bülent Arınç ise esasen Erdoğan nezninde zaten “tehlikeli” bulunmaya başlamıştı. Bir yandan Türkiye’yi hop oturtup hop kaldıran açıklamaları, bir yandan Cumhurbaşkanı seçimi sürecinde parti yönetimini manevrasız bırakan hamleleri TBMM Başkanı’nın AKP’deki sonunu hazırladı.

Erdoğan tarafından siyasal rakip olarak görülüyor muydu bilinmez ama Arınç’ı bu anlamıyla oyun dışı bırakan kendi dili oldu.

Seçimlerde partinin rotasını hızla merkez sağa kırma planı yapan Erdoğan için Arınç, kurtulunması gereken acil bir safra olmasa da, aday gösterilip milletvekili seçilecek dahi olsa TBMM Başkanlığı gibi önemli bir mevkiyi muhtemelen bir daha göremeyecek.

Oyun kurucu kısa olur

Dördüncü atlı Abdüllatif Şener ise bu hengameden muhtemelen en az yarayı alan oldu. Piyonunun oyun dışına atılmasına izin vermeden, atına atlayıp, “geleceğe” doğru mahmuzladı.

AKP tabanından gelen bilgiler gösteriyor ki, bu yarım ayrılış, yani “hükümete elveda partiye yeniden merhaba” adımı, destekleyenlerini bilediği gibi, mesafeli duranları da Şener’in yanına sürdü. 
 
22 Temmuz sandığı ne gösterir bilinmez ama Şener büyük olasıkla elbette aktif siyaset içinde yeniden yer alacak. Bu konuda spekülasyon çok. Şener’in sadece kriz nedeniyle değil hükümet icraatları ve yolsuzluklar yüzünden ayrıldığından, seçim sonrası Cuhurbaşkanı adayı olacağına kadar.

Yalnızlık kime mahsus?

Sonuç olarak AKP lideri ve Başbakan Erdoğan artık ‘tek’ ama ‘yalnız’ adam! Bu iyi mi kötü mü çok tartışılır. Üstelik her iki tanımı etkileyecek derin ve çok sayıda olay da kapının önünde.

Örneğin AKP’nin seçimlerde hezimet sayılabilecek büyük bir kayba uğraması ihtimali şimdilik az görünüyor ama çok sayıda milletvekili kaybedeceği aşikar. Bu durumda ‘tek’ adam olmak iyi.

Yenilgi halinde ‘kopmaları’ sınırlayacak bir durum bu. Öte taraftan hükümet icraatları açısından bağlamında avantaj sağlayabilir. Tek seçici ve karar odağı olmak-eğer yanlış karar vermiyorsanız-yönetim kalitesi artıracak bir durum.

Bunların tersine Türkiye şartlarında artık tüm eleştirilerin odağında da o bulunacak. Bu da yanlızlık demek. Evet, bir yandan hükümetle ilgili işlerde karar verirken parti içi majör dengeleri hesap etmek zorunda kalmayacak. Ama AKP’den, muhalefetten ve konjonktürden gelen tüm saldırılara kendi göğsünü siper etmek zorunda kalacak.

Daha açık söylemek gerekirse taviz verilmesi gereken durumlarda, kalkanları olmayacak. Türkiye’yi de AKP’yi de yönetirken kimseye hesap verme zorunluluğu olmaması Erdoğan’ı belki güçlü ama aynı zamanda yalnız kılacak.

Ve bu hal şimdiden söylemek için erken olsa da AKP ve kendi siyasi hayatı açısından tehlikeli. Çünkü modern zamanlar artık tek lider söylemini pek demokratik bulmuyor.
www.iyibilgi.com



Bu haber 1,007 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,967 µs