İki yazarın hatası: Sağım solum sobe!

31 Mayıs 2007 12:24 tsi
Sol ve sağdan önemli isimler sağ ve sol partilerden siyasete giriyor. Ancak bu noktada en önemli başarıyı AKP yakalamış gibi görünüyor. Çünkü solun güçlü isimleri AKP’den Meclis’e giriyor. Elbette eleştiriler de gelmiyor değil. Ancak eleştiri

Merkeze yönelen AKP önemli bir adım attı ve solun saygın isimlerine partisinin kapısını açtı. O kapıdan şimdilik girenler Ertuğrul Günay ve Haluk Özdalga gibi önemli isimler. Ancak yarın yeni katılımlar da gerçekleşecek. Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Zafer Üskül, Ankara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan ve Eczacılar Birliği Başkanı Mehmet Domaç AKP’ye katılacak.

Peki, AKP’nin yeni yüzlerine tepkiler nasıl? Öncelikle şunu söyleyelim… Demirel ailesinin damadı İlhan Kesici’nin CHP’den aday olmasına karşı çıkmayanların sol kesimin önemli isimlerinin AKP’den aday olmasına tepki göstermesi gazeteciliğin “tarafsızlık” ilkesinin boşluğa düştüğü anlamına gelebilir.

Şöyle açalım… Demirel ailesinin damadı İlhan Kesici CHP’den milletvekili aday adayı oldu ve Baykal’ın ilk mitinginde Baykal’ın ardında yerini aldı. Kesici’nin adaylığı köşe yazarlarının tepkisini çekmedi. En azından bir çoğunun… Kimisi “kesici zaten sağcı değildi” diye bu adaylığı yorumlarken, kimisi Prof. Dr. İdris Küçükömer’in “sağ-sol ayrımı kalmadı, Türkiye’de sağ daha sol, sol ise sağı temsil ediyor” şeklindeki teziyle gelişmeyi açıkladı. Ancak Kesici’nin adaylığında şöyle bir sorun ortaya çıktı: Kesici’nin Demirel’in yakını olması, hatta Demirel’e CHP’nin adaylık teklifi götürdüğü iddiaları, en azından DP’yi zor duruma düşürdü. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında DP’nin aldığı tavır eleştirildi ve CHP ile aynı çizgiye kaydığı suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Kimilerine göre bu yüzden Kesici’nin CHP’ye gitmesi sürpriz sayılmamalı…

Peki, Kesici’yi eleştirmeyen köşe yazarları, özellikle Emin Çölaşan ve Bekir Coşkun, neden Ertuğrul Günay’ı eleştiriyor? Bu sorunun üzerinde durmak gerekiyor. Çünkü her iki isim de Günay’ı eleştirirken şu gerçeği vurgulamadan edemiyor: Günay solun önde gelen ismiydi ve demokrat olduğu için CHP içinde şans bulamadı. Hatta Coşkun daha ileri gidiyor ve Ertuğrul Günay için “bakın bu adam solun lideri olacak, o tam bir sosyal demokrat” dediğini belirtiyor. Şimdi şu soruyu sormak lazım: Ertuğrul Günay bir ay öncesine kadar çok sosyal demokrattı ve solun liderliğine oynayabilecek bir isimdi de… Şimdi neden değil? Sağ sol ayrımının ciddi anlamda ortadan katlığı ülkemizde farklı bir parti çatısı altında meclise girmeye karar verdiği için mi? Şunu da soralım: Günay ve diğer demokrat arkadaşları DP’den aday olsaydı aynı eleştiriyi alacak mıydı? Hadi biraz daha ileri gidelim: Galiba Günay ve arkadaşlarının “sağ” bir partiden aday olması değil asıl sorun. Çünkü iki isim de “sağ-sol” ayrımının Türkiye’de sağlıklı olmadığını biliyor. Bu yüzden DP’den aday olmaları onlar için de sorun olmazdı. Kesici’nin CHP adaylığına karşı çıkmadıkları gibi… Asıl sorun Günay ve arkadaşlarının demokrat fikirlerini AKP’de yaşatabileceklerine inanması. Bu AKP’ye oy kazandıracaktır. Sorunun kaynağı bu olmalı…

İyibilgi.com

Bu haber 571 defa okundu.