En Sıcak Konular

Anlaşılan Kandil de bir ''heyet'' istiyor

22 Temmuz 2011 14:28 tsi
Anlaşılan Kandil de bir ''heyet'' istiyor

Öcalan'ın, bağımsız değişken, yani tek adam olmaktan çıkıp bağımlı değişken haline geldiği çok açık değil mi?..

Emre Aköz / Sabah

Abdullah Öcalan ile Kandil'deki (bazı) PKK komutanları arasında herhangi bir çelişki olmadığını düşünenler var. "Bu yönde bir çelişki olduğu varsayımı üzerine bina edilecek bir politika hüsrana uğrayacaktır" diyorlar.
Üzerine politika kurulabilir mi? Siyasetçi olmadığım için bilemem... Ancak İmralı ile Kandil arasında bir çelişki olduğunu düşünüyorum.
Bundan bir buçuk ay kadar önce, ortada henüz çatışma filan yokken, şöyle demiştim:
"Söylem düzeyinde Apo'yu 'Atakürt' mertebesine koyuyorlar ama alttan alta bu işin artık (sadece) Öcalan ile gitmeyeceğini düşünüyorlar.
Apo bağımsız değişken (tek adam) değil, bağımlı değişken haline getiriliyor." (6 Haziran)
Peki, Silvan Saldırısı ertesinde ne gördük? Daha önce ilan ettikleri 15 Temmuz tehdidinin ortadan kalktığını söyleyen... Devlet heyetiyle anlaştıklarını, bir Barış Konseyi kurulacağını kamuoyuna duyuran Öcalan...
14 Temmuz günü gerçekleşen Silvan Saldırısı'ndan sonra ağız değiştirdi ve şöyle dedi:
"Gerilla kayıplarına da, asker-polis kayıplarına da üzülüyorum. Askeri yakan ateş de gerillayı yakan ateş de aynı ateştir. İşte görülüyor Silvan'daki olaylar. Yarın bunun 10 katı gelişebilir. Bir günde çok fazla kayıplar da yaşanabilir. Eskisi gibi sadece kırsalda da olmayabilir, şehirlerde de olabilir..."
Sen kısa bir süre içinde yeniden bir savaşın olmayacağını... Tersine olumlu gelişmeler meydana geldiğini; Barış Konseyi kurma kararı alındığını söylemişsin... Silvan Saldırısı meydana gelince birdenbire olayın büyüyebileceğini, şehirlere de sıçrayabileceğini söylüyorsun...

***

Burada olan nedir?
PKK komutanları, (bilhassa Silvan Saldırısı'nı olumlayan Cemil Bayık), "Bizi satmaya kalkma" mesajı gönderiyor... Öcalan da, eylemi eleştirmeyerek, hatta daha da yoğunlaşabileceğini ima ederek, "Merak etmeyin, öyle bir şey olmayacak" diyor.
Siyasette bu duruma sıkça şahit oluruz: Hoşuna gitmeyen bir gelişme olduğunda ya bunu yapan aktörü eleştirirsin ya da ondan bir adım öteye gidersin. Böylece durumu kontrol altında tutmaya çalışırsın.
Soru: Bu ilişkide, Öcalan'ın, bağımsız değişken, yani tek adam olmaktan çıkıp bağımlı değişken haline geldiği çok açık değil mi?
Bundan böyle Öcalan kendi başına hemen hiçbir şeyi belirleyemez. Bir karar verirken mutlaka Kandil'i de ikna etmek zorunda.
Geçen yıllarda BDP'liler her sıkıştıklarında, "Bize değil, İmralı'ya sorun" derdi...
Önümüzdeki dönemde, "Bize değil, Kandil'e sorun" demeye başlarlarsa, şaşırmayın.
Benim tahminim böyle...



Bu haber 903 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,986 µs