En Sıcak Konular

Günay, Özdalga ve Çağlayan AKP'de

0 0 0000 00:00 tsi
Günay, Özdalga ve Çağlayan AKP'de CHP eski Genel Sekreteri Ertuğrul Günay, AK Parti'nin adaylık teklifine evet dedi. Günay, Zafer Çağlayan ve Haluk Özdalga'ya haftaya salı günü AK Parti rozeti takılacak.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün yapılması gereken TBMM Grup toplantısını geniş bir katılım için gelecek haftaya erteledi.

Sosyal demokrat isimleri kadrosuna katmak için kolları sıvayan AK Parti yönetimi, CHP eski Genel Sekreteri Ertuğrul Günay, Ankara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan ve Haluk Özdalga ile anlaştı.

Erdoğan’ın haftaya salı yapılacak grup toplantısında Günay, Özdalga ve Çağlayan’ın yanı sıra bağımsız milletvekili Ülkü Güney’e de rozet takması bekleniyor.

Törende AK Parti’nin vitrini olacak isimler de kamuoyuna açıklanacak. Bu arada dün gece yapılan MYK’da Başbakan Erdoğan aday adaylarının eğitim düzeyinin yüksek olmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti. 63 hemşirenin başvurusundan da ayrıca memnun olduğunu sözlerine ekledi.

AK Parti’nin 3 bin 923 aday adayı içinde 398 avukat, 363 mühendis, 275 sendikacı, 213 doktor, 183 hakim ve savcı, 43 gazeteci, 43 mimar, 42 de bürokrat yer aldı.

Erdoğan yarın TÜSİAD üyeleriyle görüşecek

TÜSİAD, Türkiye’deki siyasi, ekonomik ve sosyal istikrar ile AB’ye tam üyelik sürecinin sürdürülmesi için siyasi parti liderleriyle tek tek toplantı yapma kararı aldı. İlk toplantı yarın İstanbul’da Başbakan Erdoğan ile. TÜSİAD’ın davet ettiği partiler arasında CHP, MHP ve DP de var. TÜSİAD’ın parti genel başkanlarını tek tek dinleyeceği toplantılarda, belirlenen konulara ilişkin önce davetli siyasi parti genel başkanı sunum yapacak, sonra da TÜSİAD’ın sorularını yanıtlayacak. HASAN ÖYMEZ

‘Sınır tanımayan’ aday adayları

Milletvekili aday adayları liderlerin ilgisini çekmek için her yolu deniyor. AK Parti Genel Merkezi’nin karşısındaki apartman, Ankara 2’nci bölge aday adayı İsmail Karadeniz’in dev afişine evsahipliği yapıyor. Afişte Başbakan Erdoğan’ın ‘Biz bu halka sevdalıyız’ sözünün altında ‘Bu halk da sana sevdalı-İsmail Karadeniz’ yazısı yer aldı. Karadeniz 3 Kasım’da Genç Parti’den aday olmuştu. (Star gazetesi)

Günay: Konuşursam CHP yanar!

CHP'nin eski genel sekreteri ve genel başkan adaylarından Ertuğrul Günay, AKP'den siyasete mi giriyor? Günay, kendisine böyle bir teklif geldiğini ve bunu da ciddi olarak düşündüğünü söylüyor. İyi de bu nasıl oluyor? Sağcılar sol partilere, solcular sağ partilere nasıl bu kadar rahat geçiyor?

Günay, kendisini 34 yıllık partisine ihanet etmiş gibi hissetmiyor mu? Bunları ismi, 1973'te bir yazı yarışmasını kazanarak girdiği CHP'yle özdeşleşen ama pek yakında AKP'den aday olması beklenen Günay'a sorduk.

* Sizin gözünüzü milletvekili olma hırsı mı bürüdü? Yani "hangi partiden olursam olayım, milletvekili olayım" mı diyorsunuz, yoksa siz bir cesur yürek misiniz?

Ben milletvekilliğini hiç meslek olarak görmedim. Yıllardır bana gelen teklifleri de hiç kabul etmedim. Yaklaşık üç yıldır hiçbir partiyle bir fikri ve hukuki ilişki içinde değilim. CHP ile artık bir düşünsel bağım yok. AKP'nin teklifi söz konusu. Elbette bu cesur bir karar olur. Bu anlamda cesur yürek mi diyecekler başka bir şey mi diyecekler birlikte göreceğiz. Beni eleştirenler olacaktır. Çünkü bazı insanlar siyaseti bir futbol takımı aşkıyla yapıyorlar. Bazıları da ülke için sorunlara çözüm arayışı olarak bakıyorlar. Burada yargılanacak biri varsa o ben değilim. CHP'den koparılmama neden olan insanlardır.

* Tayyip Erdoğan'ın vatandaşı Deniz Baykal'a göre daha mutlu edeceğini mi düşünüyorsunuz?

Herhangi bir liderin tılsımlı olacağına inanmıyorum. Birkaç gün içinde kararım netleşecek ve açıklayacağım. Çevreme danışıyorum. Genelde "parlamentoya gir" diyenler var. Ama farklı kaygıları olanlar da var. Onları da önemsiyorum. AKP yöneticileri de marjinalleşmediklerini göstermek için sanırım benim gibi pek çok kişiye teklif götürüyorlar. Ben samimi olduklarını düşünüyorum. Ama vitrin olarak algılandığımı düşünürsem kabul etmem. Yüzde 40 oyu olan bir partinin dışlanması, ötekileştirilmesi Türkiye demokrasisinde çok büyük bir kırılma yaratır. Bu yapının marjinalleştirilmesi, rejim karşıtı gibi gösterilmesi demokrasiye katkı yapmaz.

* Tayyip Erdoğan mı aradı sizi?

Evet. Kendisi iki kez konuştu benimle. Zaten partiyi kurdukları dönemde de kurucu olmam için bir teklifleri olmuştu. Ama ben o zaman CHP ile bağlarım kopmuş olmadığından uygun görmemiştim. Şimdi bağımsız konumdayım. Toplumun değerleriyle kavga eden, yukarıdan, seçkinci, jakoben değil halkın içinden bir tavırla siyaset yapılmasını önemsiyorum. CHP uzun süredir sadece isminde halkın. Halkın sorunlarından da asıl dertlerinden de kopuk. Bu nedenlerle farklı bir siyasal kurumdan arkadaşların görüşünü değerlendiriyorum.

* Ordu'dan mı aday olacaksınız?

 Sanmıyorum. Her yer olabilir.

* Parti değiştirenler için ne diyorsunuz?

Hoş karşılamam. Eğer siyaset çizginizle partiniz arasında ayrılıklar yoksa doğru değil.

* Son günlerde çok tanıdık isimlerden sağcılar sol partilere, solcular sağ partilere geçip duruyor. İyi de bu nasıl oluyor?

 Belli bir siyasi fikri savunmadıkları, milletvekilliğini meslek edindikleri için oluyor. Ama benim CHP'yle tüm bağım koptu.

BİRBİRİNE BENZİYORLAR

* Partilerin birbirlerinden farkları yok mu yani? Geçişler nasıl bu kadar rahat olabiliyor?

Türkiye'de sağ parti, sol parti yok. Birbirine çok benzeyen partiler var. Solumuz sağdır bizim. O yüzden zaten CHP ile MHP arasında bir fark yok. CHP'den MHP'ye, DSP'den MHP'ye geçiyor insanlar, ama tartışılmıyor. İki küme olmaya başladı Türkiye. Bir halk iradesi ülkeyi yönetecek mi, iki devlet mi güdümleyecek bütün siyasi hayatımızı? Bir de Türkiye'de şizofren bir siyasi yapı var. Özgürlük, eşitlik, adalet anlayışını AKP daha temsil ediyor gibi görünüyor Türkiye'de. Dar gelirliler, yoksul kitleler neden AKP'ye oy veriyor? Halbuki yoksulların oylarını sözde sosyal demokrat partiye vermeleri lazım. Ama sosyal demokrat parti meseleyi sosyal yaşamın korunmasına indirgemiş sadece. Onlara kalsa tek sorun içkiyi nerede içeceğiz, ne giyeceğiz, hatta şu Anadolu'dan gelenlerde bu kılıkla Beyoğlu'nda gezmeseler iyi olur, bunu önlesek, durumundalar. Bu bir sol bakış değil. Bu bir liberal, batılı, sağcı parti bakışı. Bunun adı Türkiye'de sol parti. Yoksullar, mağdurlar Anadolu'dan gelenler oy verecek parti arıyorlar. CHP'nin bu insanların oyunu alması lazım. Bunun için de kıyafetleriyle değil, bu insanların ekmeğiyle uğraşmamız lazım. Şimdi bunu AKP yapmaya çalışıyor. Atatürk'ün "kimsesizlerin kimsesi" sözünü benim dışımda bir tek Erdoğan'ın ağzından duydum.

CHP DÜZENİ SAVUNUYOR

* Neredeyse Erdoğan'a solcu diyeceksiniz!

Öyle bir şey demiyorum. Desem bundan AKP rahatsızlık duyar. Ama şunu söylüyorum. Dünyada sol partiler özgürlük, eşitlik, adalet yaratmak içindir; sağ daha muhafazakârdır, düzeni savunur. Bugün Türkiye'de düzenin savunulması safında CHP, düzenin değiştirilmesi safında AKP duruyor. Olay bu. Sol sağ terimleri bizim dünyamızda hak ettiği değeri bulamadı.

KONUŞURSAM CHP YANAR

* AKP'ye geçme fikrinizde CHP'ye olan kırgınlığınızın payı nedir?
 
Öyle bir duyguyla hareket ettiğimi sanmıyorum. Elbette kırgınım. Yaralarım var. Genel sekreterlikten bana kalan kolumda bir platin. Ben hayatım boyunca verdim CHP'ye. Karşılık aldığım üç yıldır sadece. Deniz Baykal "Bir yılbaşı gecesi Bosna'ya, bir yılbaşı gecesi de Hakkâri'ye gittik" diye övünerek anlatır. Bunlar benim genel sekreterliğimdir. Benden sonra yılbaşı gecelerini ziyafet masalarında geçirdiler. Bunca emek verdiğim bir partiden düzmece gerekçelerle ihraç edildim. Ben ihraç edilince, genel merkez "bizimle ilişkisi kalmamıştır" diye bülten dağıttı.

* Aşağılanmış mı hissettiniz kendinizi?
 
Onurunu önemseyen bir insan ne hissederse ben de onu hissettim. CHP'de yaşadıklarımı anlatsam televizyonlarda, barajın altında kalır. Hâlâ tabanına saygım olduğu için günlerce TV tekliflerini reddettim.

"Çoçuklarımdan biri Tandoğan'daydı"

* CHP-DSP işbirliği için ne düşünüyorsunuz?
 
Ben pek umutlu bakmıyorum bu işbirliğine. Ama seçimlerde oy oranlarına bir nebze katkı sağlayacaktır. 1994'te Ecevit'in liderliğinde sosyal demokrat hareketin toplanması için büyük çaba gösterdim. Ecevit'le ve Baykal'la görüştüm. Yüzü kâğıt gibi oldu. Birkaç gün sonra Ecevit'in solu toparlayamayacağına ilişkin açıklama yaptı. Ecevit de o açıklamayı önüme koydu. O birleşmeyi Baykal dinamitledi. Baykal, Ecevit varken lider olamazdı. Ve ben solu birleştirme gayretim yüzünden genel başkanlıktan düşürüldüm.

* Cumhuriyet mitinglerine katıldınız mı?
 
Şiddete başvurmayan her tür demokratik hareketi Türkiye'yi geliştirecek bir unsur olarak görüyorum. İktidarda bu konuda ders almalı. Benim çocuklarımdan biri de Tandoğan'daki mitinge katıldı.

"Beni imam hatipli sanıyorlar"

* Sizi AKP'yle birleştiren din mi?
 
Ben yıllardır halkın değerlerine saygı duyan ama halkın değerlerini suiistimal etmeyen bir siyaseti savunuyorum. Tabii benim burada sosyal devlet ve sosyal adalet kaygılarım var. Bunlara AKP ne kadar cevap verebilir bunları göreceğiz. Umarım olur.

* İmam Hatip'te mi okudunuz?
 
Birkaç TV programında Refah Partililer'e cevap verecek düzeyde din bilgim olduğu görülünce İmam Hatip'li olduğum sanıldı. Çünkü insanlara göre bir solcu din bilmez. Bir siyaset adamının din bilmesi gerektiğine de inanıyorum. Ben Ordu Cumhuriyet İlkokulu, İsmet Paşa Ortaokulu, Ordu Lisesi ve İstanbul Hukuk Fakültesi mezunuyum.

* Namaz kılar mısınız?
 
Zaman zaman cuma namazı ve cenaze namazı kılarım ama öyle düzenli bir namaz kılma alışkanlığım yok. Ortalama bir Türk vatandaşı gibiyim.

Gel sana ihtiyacımız var

* Erdoğan'ın "Gel sana ihtiyacımız var" demesi yara-larınıza merhem mi oldu?
 
Birileri sizin kıymetini bilmezken bir başkasının değer vermesi güzel bir şey.Şimdi bir kez daha umut-landım Türkiye'ye gerçek-ten katkım olabilir mi diye.Bu seçime girmezsem her-halde bundan sonra bir da-ha siyasete girmem.

SABAH 



Bu haber 206 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,783 µs