Osmanlı döneminde sağlıklı yaşam | " /> Osmanlı döneminde sağlıklı yaşam | "/>

En Sıcak Konular

Osmanlı döneminde sağlıklı yaşam

29 Haziran 2011 13:23 tsi
Osmanlı döneminde sağlıklı yaşam "Günümüzde de erken teşhisin önemi vurgulanıyor. Ama Osmanlı tıbbında koruyucu hekimliği; sağlıklı yaşamak, bedenin ve nefsin sağlığını korumak, bünyenin- mizacın hastalıklara bağışıklığını artırmak olarak anlamalıyız. Cerrahi girişimler en son çare olar

Başlangıçta ve Horasan kültüründeki tıbbi gelişmede, sağlık; ruh–beden birliği ve dengesi ile oluşur düşüncesi vardı. Zamanla tıp yalnızca bedene yönelen bir araştırma ve uygulama alanı haline geldi. Her ne kadar psikoloji, psikiyatri ve pedagoji bilimleri olgunlaştıysa da, geniş anlamda sonsuz bilgiye ve sonsuz algılamaya açık olan insanın spiritüel imkânları ihmal edildi.

Özellikle 20. yüzyılda tıp bu eksikliklerini fark ederek telâfi yoluna gitti. Bütün bu çabaların ve tarihi gelişimin özetine ulaşmak ve bu bilgileri günümüz şartlarında değerlendirmek için 21-22-23 Haziran 2011 tarihlerinde İstanbul Üniversitesi’nde “Kalpten Tıbba, Tıptan Kalbe – Geleceğe Hazırlık Semineri 8” toplantısı düzenlendi.

Bu seminerin düzenleme kurulunda görev alan ve "Osmanlı döneminde sağlıklı yaşam" başlıklı bir tebliğ sunan, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Tıp Tarihi ve Deontoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nil Sarı iyilikgüzellik’in sorularını cevapladı.

"Kalpten tıbba, tıptan kalbe" sempozyumu bu yıl sekizinci kez düzenleniyor. Siz de düzenleme kurulundasınız. İlk yıllardan itibaren ele aldığımızda, bu anlamlı sempozyumların tıp dünyamıza ne gibi katkıları oldu?
“Ben diğerlerine katılmadım, ama Yrd. Doç. Dr. Rahmi Oruç Güvenç çok eski arkadaşım ve tıp uygulamalarında ‘insan’ boyutunun ne denli önemli olduğunu bir ömür boyunca anlatmaya çalıştığını izledim. Bu toplantının herhalde en önemli iki özelliği var. Birisi, toplantının Türkiye’nin en büyük üniversitesinin çatısı altında düzenlenmiş olması; diğeri ise insan psikolojisinin insan sağlığına olumlu ve olumsuz somut etkilerinin ve de doğal bir takım tedavi yöntemlerinin tedavi edici etkilerinin günümüz bilim yöntemleri ve ölçüleriyle kanıtlarını gösteren bir takım bildirilerin sunulmuş olması.”
 
Osmanlı’da sağlıklı yaşam anlayışı nasıldı?
“Unuttuğumuz sağlıklı yaşam koşullarının tümünü Osmanlı tıbbında buluyoruz. Mesela; sağlıklı ve zamanında beslenme, yaşa ve sağlık durumuna uygun spor yapma, stresten korunma ve tedavisi, beden temizliği, zamanında ve yeterince uyumak ve uyanmak, boşaltım sistemlerinin zamanında ve doğru işlemesi gibi konularda önemli bilgiler ve tavsiyeler vardır.”
 
O dönemdeki hekimler ve hastalıkları tedavi yöntemleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
“Sorunuzu cevaplamak için kitaplar yazılabilir. Osmanlı hekimlerinin ‘hakîm’, yani hikmet sahibi olmaları beklenirdi. Hekim kelimesi de buradan geliyor. Bunun anlamı; günümüz hekimliğinden farklı olarak hastayı beden ve nefs olarak bir bütün olarak ele almak, dolayısıyla tıp bilgisinin yanı sıra diğer bilgi alanlarıyla da aşina olmaktı.
Osmanlı tıbbı temelde insan sağlığını korumaya yönelikti. Hastalandıktan sonra yapılabilecek olan tedaviler daha zor netice vermekte ve çok daha maliyetli olmaktadır. Günümüzde de erken teşhisin önemi vurgulanıyor. Ama Osmanlı tıbbında koruyucu hekimliği; sağlıklı yaşamak, bedenin ve nefsin sağlığını korumak, bünyenin- mizacın hastalıklara bağışıklığını artırmak olarak anlamalıyız. Cerrahi girişimler en son çare olarak uygulanırdı.”
 
Osmanlı döneminde halk, hastalıklardan korunmak adına ne gibi uygulamalar yapıyordu?
 “Halkın uygulamaları hakkında Osmanlı yazarlarınca kaleme alınmış gözleme dayalı eserler 19.uncu asrın sonu ve 20.inci yüzyılın başlarına kadar yok denecek kadar azdır. Bu gibi bilgileri daha çok Avrupalı gezginlerin, özellikle de tabip, eczacı, ya da botanikçi olanların anı kitaplarından öğrenebiliyoruz. Anılar da tabii taraflı olabildiği gibi, yazarların gözleyebildikleri ile sınırlı kalıyor. Belki de en sağlıklı kaynaklar halkın anlayabileceği bir dil ile halk için yazılmış olan el kitabı mahiyetindeki tıp yazmalarıdır. Bu gibi kitapların ön sözünde de hekimin olmadığı yerde kullanılmak üzere kaleme alındıkları bildirilir. Bu kitaplarda daha çok şifalı bitkilerle tedaviye yer verilir. Pek çok ilaç reçetesi bulabilirsiniz. İlaçların hangi hastalıklara, daha çok da hangi hastalık belirtilerine ve şikâyetlere iyi geldiği belirtilir.”

www.iyilikguzellik.com özel Nihal Doğan



Bu haber 1,722 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,710 µs