Öcalan'ın 11 yıllık sırrı

28 Haziran 2011 08:04 tsi
Verdiği kararla KCK’nın “terör örgütü” olduğunu tescilleyen mahkeme, gerekçesini Öz Savunma Güçleri adı verilen yapıya dayandırdı.

Örgütün silahlı kanadı ÖSG’nin hedefini ise şöyle anlattı: Şehir merkezlerinde ses getirici eylemler gerçekleştirmek. Terör örgütü PKK’nın üst yapısı olarak kurulan KCK’nın bir terör oluşumu olmasına karşı çıkan kesimlere Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi, son noktayı koydu. Tutuklu sanık Ferhat Ertunç’a “KCK terör örgütü üyesi olmak” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Gerekçeli kararda KCK oluşumu detaylarıyla anlatılarak Öz Savunma Gücü (ÖSG) altında oluşturulan terörist yapılanmaya geniş yer verildi. Kararda ÖSG’nin amacı şöyle anlatıldı: “Sözde ateşkes süreçlerinde veya HPG’nin eylem kapasitesinin düşük olduğu, örgüt tarafından ani eylem kararı alındığı durumlarda şehirmerkezlerinde ses getirici eylemler gerçekleştirmek.”

SİLAHLI FAALİYET

Mahkeme kararında, ÖSG’nin amaç ve hedefleri tüm detaylarıyla yer aldı. ÖSG’lerin sabotaj, suikast ve vurup yıpratma gibi görevleri olduğu vurgulanan kararda şöyle denildi: “Sözde ateşkes dönemlerinde ve HPG’nin çeşitli nedenlerle ulaşamadığı yerlerde eylem yapma amacıyla kurulan ÖSB’nin ses getirici eylemler gerçekleştirme kapasitesine sahip olan silahlı faaliyet yürüten bir yapılanma olduğu değerlendirilmektedir.”

TERÖRİST İFADELERİNDE ÖSG

Mahkeme kararına, teröristlerin ÖSG ile ilgili ifadeleri de yansıdı. Hezil kod adlı Nuray Aydın adlı terörist 20 Ekim 2006’daki ifadesinde ÖSG’nin yapısını şöyle anlattı: “ÖSG, örgüt içinde HPG’den sonra yurtsever halk içinde örgütlenen ikinci ordu olarak adlandırılır. Metropollere eğitilip gönderilenmilis adı verilen işbirlikçiler vasıtasıyla bombalı eylem yapmak amacıyla örgütlenmişlerdir.” Ferhat kod adlı Hilmi Borak isimli örgütmensubu da 26 Eylül 2006’daki ifadesinde şunları söyledi: “Şehir merkezleri ve metropollerde askeri birlikler, polis karakolları, kamu kurum ve kuruluşları, turizm alanları ve ekonomik sahalara yönelik sabotaj, saldırı ve suikast türü eylem yaptırılmak üzere oluşturulan bir güçtür.”

ÖZ SAVUNMA iMRALI TALiMATLARINDA

Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın 2000 yılından başlayarak 11 yıl boyunca temelini oluşturduğu Öz Savunma Güçleri’ne ilişkin 30 adet talimatı da kararda yer aldı.

İşte Öcalan’ın dikkat çeken söylemlerinden bazıları:

8 Kasım 2000: Şiddet ancak öz savunma temelinde olabilir. Öz savunma ancak şiddeti kaldırmaya yöneliktir. Öz savunma olmazsa 75 Cezayir, 88 Halepçe gibi şeyler olabilir.

31 Mart 2007: Bir çözüm gelişirse bu öz savunma güçleri, Türkiye’nin de güvenliğini sağlayabilir. Bunlar halkın güvenliğini korurlar. Silahlar Kürt kimliğinin, Kürt ültürünün korunmasında, gelişmesinde bir teminattır.

26 Ağustos 2009: Söylediğim şehirde, mahalle sakinlerinin seçtiği zabıta tarzında olabilir. Köylerde de köy halkının seçtiği, milis tarzında, milis diyebileceğimiz güvenilir kişilerden oluşan bir güvenlik birimi, bir güvenlik sistemi de diyebiliriz.

18 Ağustos 2010: Öz savunma KCK, PKK tarzı silahlı yapılanmayı değil halkın kendi güvenliğini sağlamasını ifade eder.

25 Ağustos 2010: Diyarbakır için öz savunma güçlerini önermiştim. Bir tehlike durumunda Diyarbakır’ı, Diyarbakır merkezindeki halkı kim koruyacak? Soruyorum, gerilla mı koruyacak? Mümkün değil.

8 Aralık 2010: Bu sadece demokratik özerkliğin bir ayağıdır. Kırsalda-köyde kendini koruyabilirsin ama şehirlerde nasıl koruyacaksın!

7 Ocak 2011: Bunlar halkımızla savaşacaklar. Bu durumda tabii ki Kürt halkı da öz savunmasını yapacaktır, meşru savunmasını yapacaktır.

bugün

Bu haber 1,158 defa okundu.