En Sıcak Konular

Bekaroğlu'na göre Erdoğan...

22 Haziran 2011 09:32 tsi
Bekaroğlu'na göre Erdoğan... " 'Başkanlık' sistemi, kriz oluşturabilecek bir imkan...(Başbakan Erdoğan) bundan vazgeçti bence. Cumhurbaşkanlığı seçiminin de 2014'te olmasını sağlayacak...Yerine bir sürü isim geçiyor. Ahmet Davutoğlu mesela. Hazırlandığına dair işaretler mevcut."

Akşam gazetesinden Süreyya Üstünel Akbalık'ın  HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu ile yaptığı röportajdan ilgili kısım:

HER MİNDERE GİTTİ, DAYAK YEDİ
- 12 Haziran'dan çıkan fotoğrafı nasıl okuyorsunuz?
2007 ve 2009 seçimleriyle karşılaştırdığınızda tablonun değişmediği görülüyor. O dönem yayımlanan renkli Türkiye haritaları vardı. Renkler AK Parti lehine biraz değişti. Seçimden çok sayıma benziyor... Yeni CHP tutmadı. Yüzde 26'lık oy oranını 2007 seçimiyle karşılaştırıyorlar (Yüzde 21). Ama 2009 seçimiyle karşılaştırdığınızda aradaki fark üç puan. Baykal'a gıcık kapanlar oy verse yine bu sonuç çıkardı. Bu kadar gürültüye rağmen CHP'nin yeni lideri, yeni söylemi kitleler için bir şey ifade etmedi. Neye yaradı bu? AK Parti'nin 'düşman' ihtiyacını Baykal'dan daha çok karşıladı. Öyle bir hava verildi ki sanki Kılıçdaroğlu yüksek bir oy alacak. Bu korku, muhafazakar sağ oyların derlenip toparlanmasına yardımcı oldu. Kılıçdaroğlu, seçim taktikleri olarak da yanlışlar yaptı. Yeni CHP'yi, sosyal demokrat sol bir partiyi düşündürecek söylemler baştan olmasına rağmen Erdoğan'ın çağırdığı her mindere gitti ve dayak yedi. Yani esas oğlanın dövdüğü bir figüranın ötesine gidemedi.

- AK Parti'nin oylarındaki artışı neye bağlıyorsunuz?
Bana göre üç tane temel şey var burada;

1- Vesayetçi, milleti adam yerine koymayan, değerleriyle uğraşan CHP ya da CHP'nin temsil ettiği zihniyete millet karşı. CHP ya da işte vesayet korkusu.

2- Bundan çok daha önemlisi şu; en aşağıdakiler yani on milyonun üzerindeki insan Türkiye'de yardımlarla ayakta duruyor. En azından ek bir yardım almadan geçinemiyor. İşte '600 TL vereceğim, '300 TL vereceğim'...  AK Parti'de bütün bunlar zaten var. Dolayısıyla o kesim mevcut durumun bozulmasını istemiyor.

3- Türkiye'de orta sınıf, kredi kartlarıyla, tüketici kredileriyle istikrar dediğimiz o sihirli cümleye bağlanmış durumda. Müthiş borçlular. İstikrarın bozulacağından, kriz geleceğinden endişe ediyorlar ve durumun değişmesini istemiyorlar.

Bir de psikolojik bir şey var. Son on yıldır, insanlar acayip şekilde statü değişikliği yaşıyor. Gözlerimizin önünde oluyor bunlar. Bakıyorsunuz hiçbir şeyi olmayan biri cipe binmiş, bilmem nereye taşınmış... Bu nedenle durumu ne olursa olsun insan daha yukarıya çıkabileceği beklentisi içerisinde.

'STOCKHOLM' ZORLAMA YORUM
- 'Yaşam tarzına müdahale korkusu'na ne oldu?  
Yaşam tarzına müdahale bir tarafa, bu yeni gelen iktidar seçkinlerinin ya da sahiplerinin yaşam tarzı, 'yaşam tarzımıza müdahale edilir mi' diye korkanların yaşam tarzlarına benzemeye başladı. Aynı yerlerde oturuyorlar, aynı yerlerde yemek yiyorlar, aynı otellerde kalıyorlar. Dolayısıyla o korkular kalktı, yerine daha reel beklentiler geldi.

- CHP liderinin 'Stockholm sendromu' yorumu peki, sizce halkın tercihleriyle örtüşüyor mu?
Zorlama bir yorum. Kılıçdaroğlu'nun ifadesinde, 'Kötü bir şey var ama bu kötülük algılanamıyor gibi' bir şey var. Bana göre de kötü birşey var ama halk, muhalefetin ortaya koyduğunun daha iyi olacağına inanmıyor. Kim ne derse desin AK Parti, gerek demokrasi, gerek ekonomik zenginlik açısından milletin önüne bir şey koyuyor. Halk da yakın zamanda hatırladıklarıyla bugünü karşılaştırarak karar veriyor.

Hem cemaatlerin hem de aşiretlerin otoritesi sarsıldı
- Her dönem siyasilerin oy kapma yarışına girdiği cemaatler ve aşiretlerin rolü neydi sizce son seçimde?

Doğu'da, Güneydoğu'da Cumhuriyet'in 80 senede yapamadığını PKK bu 20-30 senede yaptı. Yani aşiret yapılarını ciddi şekilde kırdı. Düşünebiliyor musunuz bir erkekle karşılaştığında kadınlar arkalarını döner ya da çömelir falan, böyle bir gelenek! Şimdi dağa çıkıyor o kadınlar.

Bir de insanlar oralarda olaylara küsüp Erbil'e Süleymaniye'ye gitmediler. Ankara ve İstanbul'a geldiler. Çocukları okudu, beklentiler farklılaştı. Daha bireyselleştiler. Artık aşiret reisinin değdiği kanun değil. Başka bir şey daha var AK Parti'nin yaptığı, bakanları ifade etmiş, 'Aracıları kaldırdık' diyor. Yani aşiretlerde sürekli temsilciler olur. Lider, ağa işte onun onay verdiği, her dönem vekil yaptığı insanlar... Bunların yerine 'Direkt ilişki kurduk' diyor. Bu da çok önemli. Ağanın aracılığıyla yapılan şeyleri devlet, AK Parti yönetimi ve kurumları aracılığıyla yapmaya başladı.

Nasıl ağanın otoritesi sarsıldıysa cemaat liderinin de otoritesi sarsıldı. Kaldı ki eski cemaat yok artık. Elbette istisnaları var ama çoğunluğu eskisi gibi değil. Önceden Anadolu'dan gelen insanlar daha çok orada bulunurdu. Aidiyetlerini, şehirde tutunmalarını sağlardı. Mütevazı yaşayan şeyhler vardı. Cemaatler, üyelerinin desteğiyle ayakta dururdu. Şimdi değişti. Cemaatlerin büyük bölümü şirketler kurdu, yatırımlar yaptı. Bugün havuzlu villalarda yaşayan cemaat liderleri var. Tuhaftır, bunlar devletten ihale alıp taşerona satıyor. Herkes AK Parti'nin bir yere taşıdıkları gruba yazılmış yani. Cemaat bildiğimiz cemaat değil, aşiret varsa bile bildiğimiz aşiret değil.

'Helalleşme'nin hudutlarını da kendi çiziyor
- Başbakan'ın balkon konuşmasındaki 'helalleşme' vurgusunu nasıl karşıladınız?
Ayıp bunlar. Kaybettiğimiz şey ne biliyor musunuz ahlak. Yani siz bütün değerleri kullanıp, yasaların bile suç  saydığı işte 'Alevi değil misin', 'Kız mıdır kadın mıdır', 'Özel değil genel' aklınıza gelebilen her şeyi kullanın üç tane fazla oy için. O üç oyu da aldınız, gel helalleşelim. Bu Müslümanlık'taki helalleşmeye de uymaz. Burada din istismarı görüyorum. Özür dile o zaman. Balkon konuşmasını ahlaken ayıp karşılıyorum ama siyasetçi olarak Türkiye'nin geleceğini düşünen bir insan olarak da buradan umutlanmak istiyorum.

Erdoğan kendisini Allah'ın lütfu olarak görüyor. Yani seçilmişim ben ve her şeyi hak ediyorum. Helalleşmenin hudutunu da ben koyarım, vermeyi-almayı da ben tayin ederim. Bu çok tehlikeli bir psikoloji. Bize sürekli sordular ya 'Firavunlaşmayacağız' derken kimi kast ediyorsunuz diye. Numan Bey hiç cevap vermedi bu soruya, ben de cevap vermiyorum. Ama bu psikoloji tam da böyle bir psikolojidir.

Bütün şartlar oluştu, Erdoğan Köşk'e çıkacak
- Başbakan'ın Köşk'e çıkacağını düşünüyor musunuz?
Bence çıkacak. Bütün şartlar da oluştu. Bir defa şu yok; işte 'başkanlık' sistemi, kriz oluşturabilecek bir imkan... Bundan vazgeçti bence. Cumhurbaşkanlığı seçiminin de 2014'te olmasını sağlayacak...Yerine bir sürü isim geçiyor. Ahmet Davutoğlu mesela. Hazırlandığına dair işaretler mevcut. Ali Babacan, Bülent Arınç... Abdullah Gül'ün geri dönmesinden bile söz ediliyor. Eğer 2015'te genel seçim, 2014'te cumhurbaşkanlığı seçimi olacaksa 'Rusya modeli' deniyor. Muhafazakar kesimin kafasında, Erdoğan sonrası başbakan Numan Kurtulmuş. Böyle bir beklenti var. Seçim boyunca bize bunu söylediler... Ben, Mehmet Bekaroğlu olarak Tayyip Erdoğan'ı ve AK Parti'yi ikame edecek bir Numan Kurtulmuş'la hiç ilgilenmiyorum. AK Parti'ye alternatif politikalar sunan Numan Kurtulmuş ve HAS Parti'nin verdiği mesajlarsa tamam.



Bu haber 1,774 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,697 µs