'Türk ekonomisinde aşırı ısınma yok'

18 Haziran 2011 15:48 tsi
Financial Times'ta önceki gün Türkiye aleyhine yayımlanan yazıya ekonomist Dr. Saruhan Özel'den cevap geldi.

Türkiye'de finans çevrelerinin yakından takip ettiği Zaman Gazetesi yazarı ve Denizbank Baş Ekonomisti Dr. Saruhan Özel, Financial Times gazetesinde Türkiye aleyhine yayımlanan makaleye cevap yazdı. FT'nin dünkü sayısında yayımlanan Özel'in yazısında, doğrudan yabancı yatırımların TL'de aşırı değerlenmeye sebep olmadığı, aksine yatırım kanallarına gittiğine dikkat çekti.

12 Haziran seçimleri öncesi İngiliz The Economist, Türk seçmenin kafasını karıştırmak için ilginç bir makale yayımladı. Türk halkından oylarını AK Parti'den ziyade Cumhuriyet Halk Partisi'ne vermelerini isteyen dergi, buna gerekçe olarak da AK Parti'nin güçlenmesinin bazı sorunları beraberinde getireceğini öne sürmüştü. Bu yazının ardından da Amerikan kaynaklı Financial Times (FT) Türkiye ekonomisini eleştiren bir makale yayımladı. Bu metnin yayımlanmasının ardından Zaman Gazetesi yazarı ve Denizbank Baş Ekonomisti Dr. Saruhan Özel, makalenin gerçeği yansıtmadığına ilişkin gazetede bir yazı kaleme aldı.

Financial Times'ta önceki gün Türkiye aleyhine yayımlanan yazıda, "Fazla ısınma işaretlerini veren bir ekonomide Merkez Bankası'nın faiz oranlarını enflasyon altında tutması tehlikelidir." ifadeleri kullanılarak faiz artırımı istenmişti. Türkiye'de ekonomi ve finans çevrelerinin yakından takip ettiği ünlü Baş Ekonomist Saruhan Özel, "Türk ekonomisine geçiş, daha hızlı büyümeyle gelemez" başlıklı yazısında, gazetede ele alınan Türk ekonomisinin aşırı ısınmasına ilişkin iddialara cevap verdi. Özel, doğrudan yabancı yatırımların dünya piyasalarının aksine yerel parada yani TL'de aşırı değerlenmeye sebep olmadığı, aksine doğrudan akması gereken yatırım kanallarına gittiğine dikkat çekiyor. Türkiye'ye giriş yapan cari finansman girişlerinin dövizin aşırı değerlenmesine gerekçe olamayacağını belirten Saruhan Özel, ülkemizin kriz sonrasında nadir büyüyen ülkelerden biri olduğunu ifade etti. Kâr arayan özel sektörle birlikte yatırımların Türkiye'de arttığını belirten Baş Ekonomist, özellikle gazetede dile getirilen cari açığın bir risk taşıdığına ilişkin iddialara da açıklık getirerek, Türkiye'nin dış borcunun 2002 yılından beri kademeli olarak düştüğüne dikkat çekiyor. Türkiye'de özellikle finansmanın sağlam bankacılık sektörünün kontrolü altında yönlendirildiğini aktaran Zaman yazarı, ülkenin ortalama yüzde 6 büyüme gösterirken, banka kredilerinin de GSYİH'nın sadece yüzde 48'ine tekabül ettiğini vurguladı. Mayıs ayında enflasyonun yüzde 7,2 olarak gerçekleşmesinin bir defaya mahsus olduğunun da altını çizen Saruhan Özel, 2011 sonuna kadar enflasyon hedefinin yakalanacağını dile getirdi. Özel ayrıca mevcut durumda politika faizlerinin enflasyonun altında seyrettiğine dikkat çekerken, bunun yanı sıra uzun dönem faiz oranlarının enflasyondan yüksek çıkacağına vurgu yaptı.

Yapısal sorunların halledilmesi durumunda Türk ekonomisinin daha hızlı bir büyüme gerçekleştireceğini de belirten ünlü ekonomist, bunun bir aşırılık oluşturmadığını kaydetti. Özel, yapısal problemlerden uzak Türk ekonomisinin gelişmiş ekonomiler düzeyine geçişte nispeten daha hızlı bir gelişme kaydedebileceğini vurguladı. Bunun için Türkiye'de cari açığın bir risk taşımadığını kaydetti. Özel, bir aşırılık varsa da bunun endişe tarafında olduğunu söyledi. FT'de Türkiye aleyhine yayımlanan makalede cari işlemler açığının altı çizilerek, "Türkiye'de cari işlemler açığı, bu yıl GSYH'nin yüzde 9'unun üzerine çıkacak gibi. Bu da Yunanistan ve Portekiz'deki krizlere katkıda bulunan düzeylere yakındır. Merkez Bankası'nın alışılmamış para politikaları, sanki pek yardımcı olmuyor." gibi peş peşe kuşkulu cümlelere yer verilmiş, Yunanistan'ın yüzde 9,6 ve Portekiz'in yüzde 8,6'lık kamu bütçe açıklarını dikkatlerden kaçırmıştı.

Bu haber 1,182 defa okundu.