35. madde darbe için çıkarılmış

8 Haziran 2011 08:23 tsi
TSK İç Hizmet Kanunu 35. Madde'nin darbeye gerekçe olması için konulduğu ortaya çıktı.

Bugün, tarihe ışık tutan tutanaklara ulaştı. 27 Mayıs darbecileri, "Maddenin bu şekliyle kabul edilmesi, müdahale imkanını orduya bağışlamış olur" diyor

Anayasa'da yapılan değişikliğin ardından, 12 Eylül Darbesini yapanlara yargı yolu açılırken darbenin lideri Kenan Evren, TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesine sığındı. TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi yapılırken askeri darbeye zemin hazırlama amacının açık açık ifade edildiği ortaya çıktı.  1935 yılında Dahili Hizmetler Kanunu'nda 34. madde olarak yer alan hüküm Milli Birlik Komitesi tarafından 35. madde olarak yeniden yazıldı.  TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi son şeklini 27 Mayıs Darbesi'nin ardından aldı.

KALDIRIRSAK İNKAR EDERİZ

TSK İç Hizmet Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin görüşmeler 25 Aralık 1960'da Milli Birlik Komitesi'nde yapıldı. Milli Birlik Komitesi'nin tutanaklarında 35. maddenin askeri darbeye zemin hazırlamak için getirildiği açık açık konuşuluyor. İşte tarihe ışık tutacak o konuşmalar:

Kurmay Binbaşı Mehmet Özgüneş: "Efendim, 35'inci maddeyi kaldırmak, dayandığımız birçok mesnetlerden birinin inkarı manasına gelir."

ORDUYA MÜDAHALE İMKANI VERİR

Kurmay Yüzbaşı Kamil Karavelioğlu: "Bu tarihi bir maddedir, aynen girmesi lazımdır. Bendeniz temenni ederim ki, ordumuz bir daha bu maddeyi kullanmak lüzumunu hissetmesin, Allah bir daha bu milleti bu duruma düşürmesin. İç ve dış tehlikelerden kasıt nedir? Bunun tayini gayet hassas bir mevzudur. Maddenin bu şekliyle kabul edilmesi, icabında müdahale imkanını orduya bağışlamış olur. Aksi halde münasip olmaz" 

Kurmay Yarbay Kadri Kaplan: "Eğer ordunun bu müdahalesi olmasaydı, nereye gidecektik, demokrasimiz ne olacaktı? Bu bellidir. Ordunun bitaraf olması, bekçilik vazifesine devam etmesi lazımdır."     

İHTİLALI MEŞRU KILAR

Kurmay Albay Mucip Ataklı: "Türk yurdundan sonra 'İç ve dış tehlikelere karşı' tabirinin konmasını teklif ediyorum." 

Kurmay Albay Muzaffer Yurdakuler: "Anayasa ile tayin edilmiş olan müesseselerin ne zaman tehlikeye gireceği belirtilmiştir. Demokrasi de anayasa ile düzenlenmiş olduğuna göre hepsi bunun içine girer. Malumu ilama lüzum yoktur.

Hava Kuvvetleri Temsilcisi Muammer Vural: İhtilalin meşruiyetini de tamamen ifade etmektedir. Kalması bizce de uygundur.

TARTIŞILAN MADDE

Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi şöyle: "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni kollamak ve korumaktır."

Değiştirilmemesi büyük eksiklik

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin: Ben Anayasa maddelerinin herhangi bir askeri müdahaleye imkan tanıdığı kanaatinde değilim. Böyle bir yetki yok. 35. iç hizmet maddesinin şimdiye kadar değiştirilmesi gerekirdi. Değiştirilmemiş olmasını da eksiklik  olarak değerlendiriyorum. En kısa sürede değiştirmek gerekir.

Tutanaklar tarihi nitelikte

Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem: Yasal düzenlemenin orduya darbe yapma yetkisi tanıması yasal düzenlemenin hukuku hiçe sayması demektir. Hiçbir hukuki düzenleme askere meşru hükümeti devirme yetkisi veremez. TSK geleneği açısından düşünülecek olursa TSK Mayıs Darbesi sonrasında kendi vesayetçi sistemini tahkim etmek amacıyla çeşitli hukuki mekanizmalar üretti. Bir kısmı Anayasa'da düzenlendi bir kısmı yasalara serpiştirildi.  Vesayetçi sistemine hukuki kılıf uydurmaya çalıştı. Yasalar yasama organının iradesini ortaya koyan metinlerdir. Bu maddeyi getirenlerin amacının darbeye hukuki meşruiyet kazandırmak olduğu tutanakların okunmasından anlaşılmaktadır. Bu tutanaklar tarihi niteliktedir. Ama esas olan yasa metinleridir. Hukuk mantığı içinde gerekçeler ile tutanakların önemi yoktur. Hukuki uygulamada yasa metinleri esas alınır. Bu madde yanlış anlaşılmaya müsaitse mutlaka kaldırılmalıdır.

Hukuk darbeye zemin hazırlamaz

Prof. Dr. Burhan Kuzu: 1960 yılında yapılan görüşmelerin tutanakları bu maddenin darbeye meşruiyet kazandırmak için getirildiğini gösteriyor. Ancak 35. maddedeki bu düzenlemeden hiçbir darbeye gerekçe çıkartılamaz.  TSK'ya Anayasal düzeni koruma görevi vermektedir. Ancak bunun darbe yapılmadan, sivil iktidarın emrinde yapılması zorunluluğu vardır. Sivil hükümetin emrinde ve talimatları doğrultusunda TSK bu görevini yerine getirecektir. Eğer 35. madde darbe yapma yetkisi veriyorsa TSK darbeleri neden gece yarısı veya sabaha karşı yapmıştır? Bu maddenin görüşmelerinde tutanaklarda darbeye meşruiyet kazandıramaz. Milli Birlik Komitesi'nin de 27 Mayıs Darbesinin ürünü olan anti demokratik bir kurum olduğu unutulmamalıdır.

Keyfi ve denetim dışı

Doç. Dr. Recep Gülşen: Darbe olduğunda sivil irade bertaraf ediliyor. Askeri idare geliyor. Normal demokratik rejimlerde bu kabul edilemez. Askerin görevi kışladadır. Bunu aşıp yönetime el koymak hukuken kabul edilemez. Hukuka aykırıdır. Keyfi ve denetim dışıdır.

Bilal Çetin - Bugün

Bu haber 773 defa okundu.