En Sıcak Konular

Erdoğan kimin tezgahını bozdu

3 Haziran 2011 09:24 tsi
Erdoğan kimin tezgahını bozdu

Erdoğan'ın verdiği mesajlar neden bu kadar rahatsız etti?

Nasuhi Güngör / Star

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır mitingi üzerinde konuşmaya devam edelim.

Erdoğan’ın konuşması, özellikle BDP ve CHP’ye yönelik söylemi bir hayli sert bulundu. Hatta verdiği mesajları ‘Sizin için her şeyi yaptık, daha ne istiyorsunuz’ diye okuyanlar da oldu.

Herkes istediği yorumu yapabilir elbette. Ancak öncelikle bir haksızlığı dile getirmekte yarar var. Bugün Kürtleri temsil iddiasında olan ya da kendisini Kürt meselesinin patronu sayanlar, son 8 yılda yapılanları yok sayma eğiliminde. Erdoğan’ın sözleri bir bakıma buna tepkiydi.

Hafıza sorunumuz bir kez daha yakamıza yapışmış görünüyor. 2000’li yıllar. Türkiye’nin Kürt meselesinden ve terörden yorgun düştüğü, ‘güvenlik mi demokrasi mi’ sorusuna cevap bulamadığı günler.

Bugün Türkiye’de olup biteni doğru değerlendirmek için o günleri iyi hatırlamak gerekiyor. Öcalan’ı teslim almış, yargılamış, ama süreci nasıl yöneteceğini bilemeyen, ekonomik krizlerle savrulan bir iktidar. 28 Şubat’ın hala esen rüzgarıyla önemli sorunları ‘ordu’ya havale etmiş bir siyaset anlayışı. Mesela Kuzey Irak’la ilgili politikalarını Özel Kuvvetler eliyle yürüten bir ülke. Zamanın ruhunu okumak bir yana, geçmişin kodlarını daha da ateşli biçimde yorumlayan bir yüksek bürokrasi.

Bunları ne çabuk unuttuk? Bugün konuşabiliyoruz. Bugün en can yakıcı sorunlarımızla yüzleşme cesaretimiz var. Yüksek bürokrasinin insafına terk edilmiş bir ülke olmaktan hızla çıkıyor Türkiye. Karanlık odaklarla cesur bir hesaplaşmanın içindeyiz. Ayağımız sürçüyor, tökezliyoruz, zaman zaman geçmişin hastalıkları nüksediyor. Kurumlar köhne alışkanlıklarını kolayca terk etmiyor. Bunların hepsi doğru.

Ama kimse Türkiye’nin gidişatının yanlış olduğunu söyleyemez. Hele alınan bu kadar mesafeyi yok saymak, ciddi bir haksızlık.

***

Erdoğan’ın İstasyon Meydanı’ndaki mesajlarını sert bulanlar, geçmişe bakıp bir daha düşünmeli.

Kuzey Irak’taki Kürtlere olmadık hakaretlerin yapıldığı, bırakın yeni sınır kapısının açılmasını, Habur’un kapatılmasının teklif edildiği, ‘Keselim elektriği, suyu, görsünler günlerini’ gibi eşsiz fikirlerin kol gezdiği bir Türkiye’den bugünlere nasıl gelindiğini unutmak, hafıza kaybı değilse, en hafif deyimle zalimliktir.

Bu dönemde önce devlet aklını aciz hale getiren unsurların üzerine gidildi. Toplumsal değerlerle ‘devlet aklı’ arasında oluşan uçurumun biraz olsun giderilmesi için adımlar atıldı. Evet, bugün Türkiye’de Kürt meselesi çözülmüş değil, ama çözümü konuşabilmeyi Erdoğan’a ve AK Parti’ye borçluyuz. Evet, bugün Türkiye’de din-devlet ilişkilerindeki temel sorunlar çözülmüş değil. Ama en azından gerginliğin azalmasını yine AK Parti iktidarlarına borçluyuz.

Peki Başbakan neden Diyarbakır’da kimilerinin ifadesiyle bu kadar ‘din merkezli’ mesajlar verdi?

Biz de şu soruyu yöneltelim. Erdoğan’ın verdiği bu mesajlar, ortak değerler üzerinden yapılan hatırlatmalar birilerini neden bu kadar rahatsız etti?

***

Bu coğrafyada birileri, Kürtleri ve herkesi, bir ve bütün kılan değerlere savaş açmış durumda. Birileri de iktidar şehvetiyle, yıllar yılı hayalini kurduğu milletvekili koltuğunun dayanılmaz arzusuyla bu şebekenin kollarında geziyor.

Neden rahatsız olunuyor? Din muazzam bir ortak değer değil mi? Kıbleden bahsetmek, camiden, Diyarbakır’ın medeniyet kodlarından söz etmek bu kadar mı birilerini huzursuz ediyor?

Etnik tüccarların tezgahı, sanıldığı kadar sağlam değil. Başbakan Erdoğan’ın mesajları, bu oyunu bozacak sahiciliğe sahip.

Onların ötesinde bir dünya kurmanın peşinde olanlar, bakalım ne zaman bu yanlıştan dönecekler.

 

 



Bu haber 1,951 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,891 µs