En Sıcak Konular

Çiçek-böcek elden gidiyor

0 0 0000 00:00 tsi
Çiçek-böcek elden gidiyor Türkiye’ye özgü bitki ve hayvan türleri yurtdışına kaçırılıyor. Kaçırılmakla kalmıyor, genleri değiştiriliyor, patentleniyor ve o ülkelerin, o şirketlerin “malı” haline geliyor. Sonra da bize satılıyor… İşte ürkütücü hikaye…

Senelerdir duyarız, çiçek soğanlarımız ormanlardan toplanıyor, yurtdışına kaçırılıyor diye. Tavşan kulağı (sıklamen) denen çiçeklerimiz, kardelenler, çiğdemler, zambaklar yurtdışına kaçırılan çiçeklerimizden. Hatta iki senedir bütün İstanbul’a ekilen laleleri gördükçe içi sızlayanlar var. “Bir zamanlar bu laleler bizim topraklardan toplandı, Hollanda’da üretildi, çoğaltıldı, şimdi bize satıyorlar” diye düşünenler var. (İstanbul’un laleleri artık Konya’da üretiliyormuş, biraz rahatlayabiliriz).

İşin aslı, bu çiçek, tohum, börtü böcek işi çok can sıkıcı… Sadece Türkiye’de yetişen (endemik) türler yurtdışına kaçırılıyor… Orada belki içinden bir gen değiştiriliyor, belki olduğu gibi bırakılıyor. Bu yeni genle (veya olduğu haliyle) patenti alınıyor; yani bu bitki-kaçırma, gen-değiştirme sahtekârlığını yapan ülkenin veya şirketin “malı” oluyor… Şirket, bu “malı” fabrikasyon metotlarla üretmeye başlıyor. Sonra da dünyaya ve tabii ki, bitkinin ana vatanına ürettiği “malı” satıyor.

Peki, bitkiler “mallaşırken”, bizlere neler oluyor? Kendi güzelliklerimizi, zenginliğimizi kaybetmekle kalsak iyi… Malı üretenler bizi kendilerine “bağımlı” hale getiriyorlar. Bu kadar da olmaz diyorsanız herhangi bir çiftçiye sorun. Tohumlarını nereden alıyor? Acı ama gerçek, domates tohumunu bir sene önce ektiği domatesten çıkaran çiftçi artık kalmadı. Sebze tohumlarımız İsrail, Hollanda ve Fransa’dan geliyor. Hem de öyle bir geliyor ki, çiftçi ektiği üründen tohum elde edemiyor. Çünkü sattıkları tohumlar “kısır”. Mesela, domates ekiyorsunuz, domateslerin içinde çekirdeğe benzer şeyler de var. Ama ertesi sene bu çekirdekleri ekerseniz hiçbir şey çıkmıyor. Çünkü, dediğimiz gibi, başta İsrail olmak üzere bu ülkelerin bize sattığı tohumlar “kısır”.

Sadece domates mi? Parklardaki laleler de, menekşeler de kısır. Bundan 20 sene önce menekşeler daha küçümen olurdu, tohum yapardı. Şimdikiler kocaman kocaman ama “kısır”. Bir sonraki sene tekrar para verip alasınız diye… Ya laleler? Normal koşullarda lale çiçek açtıktan sonra soğanını saklar, bir sonraki sene bu soğanı yeniden ekerdiniz. “Mallaşmadan sonra” lale soğanlarını tek ekimlik hale getirdiler. Bir sonraki sene soğan kendi kendini yok ediyor. Para, para, para… Her sene çiçeğe, tohuma biraz daha para veresiniz diye…

Sadece para mı?

Sadece para için olsa iyi… Mallaşma süreci içinde bütün bu saydığımız “kısırlaştırma”, “gen değiştirme” gibi kavramlar size neyi ifade ediyor? Bu canlıların doğasıyla oynuyorlar. Bu canlıların doğasını değiştirdikçe onlarla beslenen böceklerin, kuşların, hayvan ve insanların da doğasını değiştiriyorlar.

Kısır tohumların çoğalmasıyla insanların kısırlaşması arasında ilişki gören bilim adamları ve bununla ilgili yazılmış çok sayıda yazı var. Genleriyle oynanmış yiyecekler yemekle alerji, MS, hatta kanser gibi hastalıkların artışı arasında bir paralellik olduğunu düşünenler de var. Bir düşünün…

İnsan kendi çıkarları için tek bir şeyi bozduğunda bunun nelere mal olabileceğini düşünün…

www.iyibilgi.com



Bu haber 773 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,889 µs