Dink'in kapıcısı: Aylar önce iki kişi geldi, "Hrant'ı öldüreceğiz" dedi

0 0 0000 00:00 tsi
HRANT Dink soruşturması kapsamında verilen ifadeler birbirinden ilginç iddiaları gündeme getirdi.

      Dink'in oturduğu apartmanın kapıcısı, cinayetten aylar önce apartmana gelen ve kendilerini polis olarak tanıtan iki kişinin, Dink'i öldüreceklerini, bunu kendisine söylemesini istediklerini belirtti. Kapıcı bunu Dink'e söylediğini, ancak önemsemediğini bu yüzden olayı o tarihte polise anlatmaya gerek duymadığını kaydetti. Bu ifadelerde, ‘büyük abi’ olarak bilinen Erhan Tuncel'in okulu bitirebilmek için hocaları devreye soktuğu, azmettirici Yasin Hayal'in cinayetle ilgili haberleri Trabzon'da oturduğu kuaförde izlediği, katil zanlısı O.S.'nin otobüsle memleketine giderken cinayet haberlerini gazeteden okuduğu anlaşıldı. Katil zanlısı O.S.'nin psikolojik sorunları olduğu ve zaman zaman annesini tartakladığı ortaya çıktı.
      Dink’in yaşadığı apartmanın kapıcısı Mithat Alkan, cinayetten yaklaşık 3- 4 ay önce kendisini polis olarak tanıtan iki kişinin apartmana geldiklerini söyledi. Alkan, bu iki kişinin siyah bere taktığını belirterek, şunları söyledi:
      “Bana Hrant Dink’in kaç numarada oturduğunu, kaç çocuğu olduğunu, şu an nerede bulunduğu ve ailesi ile ilgili başka kişileri tanıyıp tanımadığımı sordular. Ben de cevapladım. Sonra bunlardan biri bana ‘Müslüman mısın?’ diye sordu. ‘Müslümanım’ deyince ‘Sen onun gazetede yazdığı yazıları okudun mu?’ dedi. Ne yazdığını sorunca ‘Türk kanı Ermeni kanıyla yıkanacak diye yazmış. Hrant Dink’e söyle akıllı olsun, onu fazla yaşatmayacağız, öldüreceğiz’ diyerek ayrıldı. Daha sonra olayı öğrenen Hrant Dink bana ‘Hiç korkma, kaderde ne varsa o olur’ dedi. Ben olayı Hrant Dink’e ve apartman yöneticisine anlattığım için polise gitmeyi hiç düşünmedim.'' Soruşturma kapsamında Trabzon Cumhuriyet Savcılığı’nda 26 Mart’ta ifadesi alınan Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğrenci Derneği eski Başkanı Emre Altuntaş, bu kentteki Mc Donalds'ın bombalanmasının ardından sivil polislerin gelip kendisine Erhan Tuncel’i sorduklarını anlattı. Altuntaş, “Polis memurları Yasin’i bulmaları için Erhan’a ulaşmaları gerektiğini söyledi. Ben de dernek başkanı olarak kendisini tanımadığımı, öğrenci numarası ve bölümünü söylerlerse bulmalarına yardımcı olabileceğimizi söyledim. Polisler ayrıca Orman Fakültesi’nde öğretim görevlisi olan Hüseyin Tan Hoca’yı da sordu. Daha sonra Erhan Tuncel’in ismi ortalıkta dolaşınca duyum olarak, Hüseyin Tan ile Erhan’ın Elazığlı oldukları için samimi olduğunu, hatta Hüseyin Hoca’nın Erhan’ın okulunu bitirebilmesi için bazı hocalarla görüştüğünü duydum'' dedi. Polislerin gitmesinin ardından Tuncel'le ilgili okulda araştırma yaptığını belirten Altuntaş, “Tuncel’in Elazığlı olması sebebiyle Hüseyin Hoca’nın yanına gidip geldiğini, ancak okula fazla uğramadığını, okulla ilişkilerinin zayıf olduğunu tespit ettim'' diye konuştu.
     
     OTOBÜSTE CİNAYET HABERLERİNİ OKUDU
      O.S.’nin cinayetten bir gün sonra otobüsle Trabzon’a giderken arkasındaki koltukta oturan Erhan Şivil’inde polis ifadesini aldı. Şivil, otobüse binmeden önce okumak için gazete aldığını belirterek, şöyle konuştu:
      “Ön koltuğumda cam kenarında oturan adının sonradan O.S. olduğunu öğrendiğim kişi, benden okumak için gazete istedi. Ben de kendisine verdim. Okuduktan sonra bana gazeteyi geri verdi. Teşekkür etti. Otobüs mola verdiğinde bu kişi bana nereli olduğumu sordu. Kendisi de Trabzonlu olduğunu, İstanbul’a akrabası kaza geçirdiği için ziyaret amacıyla gittiğini söyledi.'' O.S.’nin yanındaki koltukta oturan Mehmet Ali Temelocak ise, yayılmış bir vaziyette bacaklarını üst üste attmış bir şeklide oturduğunu ve elinde tespih bulunduğunu söyledi. Otobüste film izledikleri sırada O.S.’nin sol tarafında bulunan gazeteye bakmak için müsade istediğini anlatan Temelocak, “Birkaç sayfasına baktıktan sonra gazeteyi geri verdim. Daha sonra bana nereli olduğumu ve ne iş yaptığımı sordu. Kendisi Trabzon’da amatör bir takımda futbol oynadığını, İstanbul’da dayısını ziyarete gittiğini söyledi. Aramızda geçen konuşma bundan ibarettir'' dedi.
     
     HAYAL, HABERLERİ TRABZON’DA KUAFÖRDE İZLEDİ
      Suikast sonrasında Yasin Hayal’in de olay yerinde olduğuna dair iddiaların ortaya atılmasının ardından Trabzon'da polis inceleme başlattı. Polis, Hayal’i o saatlerde Trabzon’da görenlerin bilgisine başvurdu. Konuyla ilgili bilgi veren kuaför İsa Güneş, Yasin Hayal’in olay günü saat 17.00 sıralarında dükkana geldiğini ve haberleri izlemek istediğini bunun üzerine bir haber kanalını açtıklarını söyledi. Güneş, Hrant Dink cinayetini o sırada verilen haberlerden öğrendiklerini de belirtti.
     
     ‘YASİN, HIRSIZLA DA ARSIZLA DA ARKADAŞ’
      Yasin Hayal’in cinayetten birkaç gün önce 100 YTL borç aldığı mahallede ‘Recep’ olarak tanınan Işık Karahaliloğlu, 29 Mart’ta TEM Şube’de alınan ifadesinde Hayal’in hırsızla da arsızla da arkadaşlık yaptığını söyledi. Karahaliloğlu, Zeynel Abidin Yavuz’un da hırsız olduğunu bir ara Kalamış’ta büfe soyduğunu iddia etti.
     
     O.S.'NİN ANNESİ, ‘OĞLUM BENİ TARTAKLADI’
      O.S.’nin annesi Havva S., TEM Şube’de alınan ifadesinde, “Kişilik olarak tutarsız bir insandı. Oğlumu daha önce babası sinir hastalıkları doktoruna götürmüştü, ama verilen ilaçları kullanmadı. Oğlum haşarı bir çocuk olduğu için zaman zaman babasına çıkışır bazen de beni tartaklardı'' diye konuştu. O.S.'nin yakın arkadaşı Murat Atalar da, onun bir defasında babasına saldırdığını sonra da evin camına yumruk attığını söyledi.
     
     ‘HELAL OLSUN TEYZE’
      Yasin Hayal’in annesi Huri Hayal, TEM Şube’de verdiği ifadede, cinayetten 4 gün sonra evlerini birinin aradığını belirterek şunları söyledi:
      “Ev telefonumuzu bir erkek aradı. ‘Teyze sana helal olsun ne çocuk yetiştirmişsin’ dedi. Ben telefonu hemen kapattım.''

milliyet

Bu haber 502 defa okundu.