En Sıcak Konular

'Bundan sonra, altın bir fırsat doğuyor'

24 Mayıs 2011 09:21 tsi
'Bundan sonra, altın bir fırsat doğuyor' "Bu ülkenin sadece bize ait olmadığını, dindar kesim ve Kürtlerle de paylaşmamız gerektiğini hiçbir zaman kabullenemedik. Düşünmedik dahi...Düşünenlerimizi de hapishanelere yolladık."

Gazeteci Mehmet Ali Birand, "özeleştiri" mahiyetindeki yazılarına bir yenisini ekledi. "Askeri hep laik kesim kışkırttı..." başlıklı analizinde şu tespitte bulunuyor, Birand: "Atatürk'ün kurduğu ve askere emanet ettiği, Laik Türkiye Cumhuriyeti’nin yıllar boyunca iki düşmanı oldu: İrtica ve Kürt sorunu".

Birand'ın yazısından ilgili kısım:

Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren, bu iki geleneksel düşmana karşı sürekli aynı sert yaklaşımı gösterdik. Kendi sistemimizin mühendisliğini yaptık. Bu sistemi oluşturken de, bu ülkenin sadece bize ait olmadığını, dindar kesim ve Kürtlerle de paylaşmamız gerektiğini hiçbir zaman kabullenemedik. Düşünmedik dahi...Düşünenlerimizi de hapishanelere yolladık.
Ne Cumhuriyet’in  siyasi sistemini, ne de laik kesimin egemen olduğu ekonomik pastayı paylaştık.
"Hep bana-hep bana..."  dedik.
Böyle bir baskı altında kaldıkça, bu iki düşman da radikalleşti. Başka bir cephe oluşturdular ve siyasi- ekonomik pastayı paylaşmak ister oldular.
İşte o zaman da, hemen askere başvurduk.
Demokrasi adına, darbelerle ince ayar yaptırdık.
Askeri, laik kesim kışkırttı. Onlar da zaten manen hazırdılar. Verilen görevi yerine getirip 3 defa yönetime el koydular. 1950-1990 arasındaki uluslararası konjonktür de, bu tip darbelere öylesine müsaitti ki, asker, her zor duruma düştüğünde,  ülkeyi kurtaran kahraman olarak alkışlandı.
Birgün, Türkiye'nin ve dünyanın değişebileceğini ve sürekli köşeye sıkıştırdığımız bu insanların güçleneceklerini ve bizleri azınlıkta bırakabileceklerini düşünemedik.
Bugünlere gelmemizin başlıca nedeni, şimdiye kadar hazırladığımız anayasaları hep, tek taraflı düşünmemiz ve kendimize göre ayarlamamızdır. Bizlerin hazırladığı tüm anayasaları alıp bakın, sürekli dindarlardan ve Kürtlerden korku ve onlara karşı savunma mekanizmalarıyla doludur.
İşte bundan sonra, altın bir fırsat doğuyor.
Seçimlerden sonraki anayasa hazırlığı eski hastalıklarımızı acaba giderecek, herkesin duygularını ve beklentilerini karşılayacak bir anayasa mı hazırlanacak, yoksa tam tersine, bu defa bugüne kadar ötelediklerimiz mi bizleri aynı duruma sokacak?
Yani, toplumsal barışa kavuşabilecek miyiz, yoksa savaş devam mı edecek?



Bu haber 1,130 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,519 µs