En Sıcak Konular

BM zirvesinden önemli uyarılar

10 Mayıs 2011 08:21 tsi
BM zirvesinden önemli uyarılar

Birleşmiş Milletler'in (BM) genel kuruldan sonra en büyük ikinci toplantısı olan 'En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı' dün İstanbul'da başladı.

Zirveye başkanlık eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, zengin ülkelere, fakirlerle dayanışma çağrısı yaptı. Açlık ve hastalık gibi yapısal problemlerle ciddi şekilde mücadele edilmesi gerektiğine dikkat çeken Gül, 10 yıl içinde fakir ülkelerin sayısı azaltılmaz ve buralarda yaşayan insanların hayat standardı yükseltilmezse dünyanın büyük bir güvenlik tehlikesi ile karşı karşıya kalacağı uyarısında bulundu. Çözüm için şu öneriyi dile getirdi: "Silah ve savunmaya yapılan yatırımların yüzde 1'i bile büyük rakamlara tekabül ediyor." BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon da, krizlerin gelişmiş ülkelerde ortaya çıktığını, ancak onlar ekonomilerini tekrar canlandırabilirken, az gelişmiş ülkelerin bu kapasiteye sahip olmadığını anlattı. Başbakan Tayyip Erdoğan ise çevre, terör ve yoksulluk gibi sorunların sadece belli bölgeleri değil tüm dünyayı tehdit ettiğine dikkat çekti. Sınırsız kazanma ve hırsla tüketme çılgınlığının durdurulmasını istedi.

Türkiye'nin Doğu ile Batı arasında köprü olma fonksiyonunu kuzeyde fakir ülkelerin sözcüsü olarak genişletmeyi amaçladığı konferansa 197 ülke, 41 devlet ve hükümet başkanı, 47 uluslararası örgüt başkanı ve 10 bine yakın delege katılıyor. On yılda bir düzenlenen konferansta bugün nüfusu 1 milyara ulaşan 48 yoksul ülkenin kalkınmasına yardımcı olacak kalkınma haritası tartışılıyor. Konferansa başkanlık eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, açılış oturumunda zengin ülkelere, fakirlerle dayanışma çağrısı yaptı. Az gelişmiş ve fakir ülke sayısının 1971'de 25'ken şimdi 48'e yükseldiğini kaydeden Gül, bu ülkelerde yaşayan insanların günlük 1 doların altında geliri olduğuna dikkat çekti. Bu miktarın normal standartların çok altında olduğunu dile getirirken küreleşmenin, en az gelişmiş ülkelerin sayısını artırdığını kaydetti. Cumhurbaşkanı, gelişmiş ülkelere şu uyarıyı yaptı: Bu, şunu göstermektedir; dünyada büyük bir tehlike vardır. Bu yapısal bir meseledir. Siyasi problemler gelip geçicidir, halledilebilir ama böyle yapısal bir problem, açlık, hastalık, bu yapısal problemdir ve bunlarla ciddi şekilde mücadele edilmezse ve önümüzdeki 10 yıl içinde bu ülkelerin sayısı azaltılmazsa, buralarda yaşayan insanların hayat standardı yükseltilmezse dünya siyasi ve güvenlik açılarından ve başka alanlarda çok büyük tehlike ile karşı karşıya kalacak demektir.

Cumhurbaşkanı mevcut durumun hem ahlaki açıdan çok büyük bir yanlış olduğunu hem de siyasi ve güvenlik açısından da devam ettirilmesinin mümkün olmadığını belirterek, bu konuda somut adımlar atılmasını istedi. Gül konuşmasında yoksullukla küresel mücadelede Türkiye'nin son yıllarda yaptığı faaliyetleri de anlattı.

100 MİLYONLARIN GÖZÜ İSTANBUL'DA

Türk sivil toplum örgütleriyle Türkiye'nin insanî yardımı, yıllık 2 milyar dolara ulaştığını anlatırken, "Asya ve Afrika'nın bazı ülkelerindeki açılımlarımızın bir boyutu da budur. En az gelişmiş ülkelerin kalkınması sadece onlara yardım yapmakla, donör ülkelerin yapacağı sadece kalkınma yardımları ile olmaz, onlarla ticaret yapmak, yatırım yapmak, teknoloji transfer etmek ve o ülkelerde meslek eğitimi ile ilgili okullar açmak da önemlidir. Türkiye olarak bunlara da önem veriyoruz. Onun için bu ülkelere balık yemekten ziyade balık tutmayı öğretmek zorundayız.'' dedi.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon da 100 milyonlarca insanın kulağının bu konferansta olduğuna dikkat çekti. Az gelişmiş ülkelerin, gelecekteki kalkınma ve başarının "en önemli'' dalgasını oluşturacağını kaydederek, "Biz İstanbul'dan bir köprü kurup, dünyanın fakir ülkerine yardım eli uzatmak istiyoruz." diye konuştu. Konferans kapsamında hem Abdullah Gül hem de Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşen BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, konferansın Türkiye'de yapılıyor olmasından ve Türkiye'nin bölge siyasetindeki olumlu katkılarından dolayı memnuniyetini iletti. Ankara'nın Türkiye'nin Libya konusundaki yol haritasını "uygulanabilir tek proje" olarak gördüklerini aktardı.

Konferansın özel sektör ayağını organize eden kuruluşlardan biri olan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nun (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral de toplantıda yaptığı konuşmada, en az gelişmiş 48 ülkenin 42'si için özel temsilci atadıklarını bildirdi. Kalan 6 ülke için de çevre ülkelerin temsilcilerini görevlendirdiklerini ifade etti. Konferansa bu ülkelerden 605 işadamı getirdikleri bilgisini veren Meral, "TUSKON, en az gelişmiş ülkelerin refaha ve zenginliğe giden yolculuklarında güçlü bir ortağı olmaya devam edecektir." diye konuştu.

Son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmediğini anlayacak

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sınırsız kazanma ve hırsla tüketme çılgınlığının, zenginle fakir arasında büyüyen uçurumun, tüm dünya ülkelerinin ekonomilerini sarsan bir sonuç doğurduğunu söyledi. Son küresel finans krizinden gereken mesajlar çıkarılmazsa, tahribatın çok daha büyük olacağı uyarısında bulundu. En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nda yaptığı konuşmada yoksulluğun azalması ve gelir dağılımındaki eşitsizliğin kapanması gerektiğini ifade eden Erdoğan, zengin Batılı ve Kuzeyli ülkeleri bir Kızılderili sözü ile uyardı: "Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak."

Konferansa özellikle gelişmiş, zengin ülkelerin, yeterli ilgiyi göstermemesini eleştiren Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin ise küresel ölçekte sesini duyurmakta güçlük çeken birçok yoksul ülkenin sesi olmayı görev edindiğini belirterek, bu konuda Ankara'nın atacağı adımları şöyle sıraladı: En az gelişmiş 48 ülkenin kalkınmasına yönelik kullanılmak üzere, 2012 yılından itibaren, yılda toplam 200 milyon dolarlık bir kaynak tahsis edilecek. Türkiye'de kurulması gündemde olan "Uluslararası Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Merkezi'' ile "Uluslararası Tarım Merkezi''nin finansmanı da bu çerçevede karşılanacak. Önümüzdeki 10 yılda 48 en az gelişmiş ülkeye toplam bin lisans, lisansüstü, doktora ve tıp ihtisas bursu sağlanacak. Özel sektörün 2015'e kadar yoksul ülkelerdeki yatırım miktarı kümülatif olarak 5 milyar dolara, 2020'ye kadar ise 10 milyar dolara çıkarılacak. Bu hedefin gerçekleştirilmesini teminen, özel sektöre her türlü kolaylık sağlanacak. Söz konusu hedef doğrultusunda, bu ülkelerle bağlantılı proje ve programlar için Eximbank kredi tavanları artırılacak. Erdoğan, Türkiye'nin, 30 Nisan-31 Ekim 2020 tarihlerinde Dünya Sergisi'ne (Expo) ev sahipliği yapmak üzere aday olan İzmir için de katılımcı ülkelerden destek istedi.

Türk derneklerine vefa teşekkürü

-Konferansa katılan Türk yardım derneklerine katılımcıların ilgisi yoğun oldu. Birçok ülkeden programa gelen katılımcılar, ülkelerinde faaliyet gösteren yardım derneklerinin standına uğrayarak yardımlarından dolayı teşekkür etti. Bazı ülke temsilcileri, Türk yardım derneklerini, ülkelerinde çalışmaları için davet etti. 100'e yakın yardım kuruluşunun yer aldığı stantta en çok ilgiyi Kimse Yok mu ile Yeryüzü Doktorları Derneği gördü. Ahmet Davutoğlu da, Kimse Yok mu Derneği standını ziyaret ederek, derneğin yurtiçi ve yurtdışında önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini söyledi. Kimse Yok mu Derneği Uluslararası İlişkiler ve Yurtdışı Yardımlar sorumlusu Yusuf Yıldırım, derneğin standının yoğun ilgi görmesini, yurtdışında yaptıkları çalışmalara vefa örneği olarak gördüğünü ifade etti. Yeryüzü Doktorları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İhsan Karaman da, "Dünyanın her ülkesinden Türkiye'ye gösterilen yoğun bir ilgi, yaptığımız özverili çalışmalardan dolayı" dedi.

Türkiye'nin ev sahipliğine övgü

4. En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı katılımcıları, Türkiye'nin böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmasından övgü ile bahsederken, Tükiye'nin bu ülkelere verdiği destek için teşekkür etti. Benin Cumhurbaşkanı Boni Yayi, açılış toplantısında yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmasında dolayı, Türk halkına ise, ülkesine verdiği destek ve taahhütlerden dolayı teşekkür etti. Nepal Başbakanı Jhala Nath Khanal ise İstanbul'da bu tür zirveler gerçekleştirmenin "Türkiye'nin geleneğinin bir parçası" olduğunu söyledi. Türkiye'nin dünyadaki konumunu son yıllarda ekonomik gelişmeyle de ortaya koyduğunu belirten Nepal Başbakanı, Türkiye'nin köprü karakterine sahip olan bir ülke olduğunu kaydetti. Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barrosso da konuşmasının başında Cumhurbaşkanı Gül'e ve Türkiye'ye "olağanüstü ev sahipliği ve kalkınmaya verdikleri önem için" teşekkür etti.

zaman



Bu haber 1,138 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,191 µs