Rum kuyularından Türk cesetleri çıkıyor!

0 0 0000 00:00 tsi
Avrupa Birliği Kıbrıs’ta Rum tezlerine savunadursun, GKRY’nin bütün iddiaları bir bir çürüyor. Türkiye’nin müdahalesinin haksız olduğunu ve Adada “bir tek Türkün bile burnunun kanamadığını” iddia eden Rum kesiminde kuyulardan iskelet topluyor.

Bir taraftan Adada barış istediğini söyleyen ve diğer taraftan terör örgütü EOKA’nın eski üyelerine madalya dağıtan Papadopoulos rejimi, Türklere karşı denenen soykırımı artık gizleyemiyor. Kıbrıs'ta yaşanan savaş ve tecrit yıllarında kaybolan Türk ve Rumların tespit edilmesi için kurulan Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi, Güney Kıbrıs'ın Paralimni bölgesinde 1964 yılında kaybolan bir Kıbrıslı Türk ilenin gömülü kemiklerini buldu.

Kıbrıs'ta çalışmalarına yer yer Türk ve Rum tarafında devam eden Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi'nin 6 Türk ve 6 Rum'dan oluşan arkeolog - antropolog kazı ekibi, Güney kesimdeki Paralimni'de yürüttüğü kazı çalışmaları sırasında, 1964 yılında Magosa bölgesinde kaybolan Kıbrıslı Türk bir ailenin, su kuyusunda gömülü olan kemiklerine ulaştı.

Konu ile ilgili olarak bilgi veren Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi Türk Üye Yardımcısı Ahmet Erdengiz, bölgede kuyu mezar açıldığını ve ayrı bir bilgi gerektiren bu kazı için ekibin başında yurt dışından gelen bir uzman olduğunu söyledi.

Protoras sahilinde Greko Burnu güneyinde kayaların içinde oyularak açılmış bir su kuyusunda yaklaşık 3 gündür devam eden çalışmalar sonucunda Türklere ait olduğu tespit edilen kemik kalıntıları bulundu. Yaklaşık 100 metre karelik bir alanda yapılan kazı çalışmaları yoğun güvenlik önlemleri altında devam etti. Türk basını “güvenlik nedeniyle”, kazı yapılan bölgeye fazla yaklaştırılmadı. Titiz bir çalışma sergileyen ekipler, kuyudan kasalarla çıkarılan toprağı elekten geçirdi.

Söz konusu kemiklerin DNA Testi için laboratuara gönderildiğini kaydeden Erdengiz, kemiklerin kimlere ve kaç kişiye ait olduğunun, DNA testinin ardından ortaya çıkacağını vurguladı. Erdengiz, "Kimin gömülü olduğunu tahmin ediyoruz. Şahitlerin verdiği beyanlar doğrultusunda bir mezar yeri olduğunu biliyoruz. Kaç kişi çıkacağını göreceğiz. Daha fazla detay vermek için erken. DNA testleri sonucunda ailelere açıklama yapılacaktır" dedi.

Bu arada kazı çalışmaları Türk basınından daha çok Rum basınında yer aldı. Alithia Gazetesi "Şimdi Kıbrıslı Türk Kayıplar Da Aranıyor" başlığıyla verdiği haberinde, bölgede kazı yapılmasını Kıbrıs Türk tarafının istediğini bildirdi. Mahi Gazetesi de, iki dozerin Kıbrıslı Türk kayıp kemikleri bulmak için önceki gün başlattığı kazılardan “herhangi bir sonuç çıkmadığını”, kazıların birkaç gün daha süreceğini ve 100 metre karelik bir alanda kazılara devam edileceğini iddia etti.

Rumlar basını kuma gömmeye ve ezberledikleri asılsız ve temelsiz iddialarında ısrar etmeyi sürdürüyor. Sivil Türklerin katledildiğinin ortaya çıkmasına rağmen, Mahi Gazetesi’nin gelişmeyi fanatik bir bakış açısı ile duyurması da bunu gösteriyor. Sivilleri öldürüp kuyulara gömen EOKA’nın üyelerine ödüller ve madalyalar dağıtan Papadopoulos rejimi bu konuda suskunluğunu sürdürse de, arkasına aldığı Avrupa Birliği sayesinde Türkiye’ye ve Kıbrıslı Türklere meydan okumaya devâm ediyor.

Kıbrıs’ta yaşanan vahşetin Srebrenica’da yaşanan trajediye göre daha az ölümle yaşanmış olması veya üzerinden daha fazla zaman geçmiş olması, hiçbir şeyi değiştirmez. İnsanlığa karşı işlenen bu suçlarda zaman aşımı kabûl edilemez. Kabûl edilemeyecek bir başka husus ise, “katledilenlerden geriye kalanların”, “katledenlerle” ve “katillere madalya verenlerle” bir arada yaşamasını istemek.

DiplomatikGozlem

Bu haber 318 defa okundu.