HAS Parti'den 'TSK'ya tepki

7 Nisan 2011 14:54 tsi
HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Genelkurmay'ın 'Balyoz davası'yla ilgili sözlerini değerlendirdi...

Halkın Sesi Partisi (HAS Parti) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Genelkurmay Başkanlığının "Balyoz Davası" kapsamında görevli ve emekli 163 TSK personelinin tutukluluk halinin devamıyla ilgili açıklamasına ilişkin, "Bu bildiri, yargıya verilmiş bir muhtıradır" dedi.

Kurtulmuş, parti genel merkezinde düzenlediği haftalık olağan basın toplantısında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kurtulmuş, Genelkurmay Başkanlığının açıklamasını "antidemokratik bir tavır" olarak değerlendirdi. Söz konusu açıklamanın, 27 Nisan bildirisinden daha sert olduğunu öne süren Kurtulmuş, "Bu bildiri, yargıya verilmiş bir muhtıradır. Bütün siyasi partiler ortak tavır almalıdır. Sessiz kalınırsa ileri de başka müdahalelerin, hatta ihtilallerin önü açılır. TSK'nın sadece vatan savunmasında olmasını istiyorsak, iç siyasete karışmasını istemiyorsak, TSK'nın bu yanlıştan dönmesini sağlayacak kararlılığı ortaya koymamız gerekiyor. Sessiz kalınır, birileri bu açıklamalardan güç alırsa askeri darbelerin önü açılır" diye konuştu. "Ergenekon" ve "Balyoz" davalarının Türkiye'nin gündeminde bulunan en önemli davalar olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, siyaset kurumunun bu sürece karışmaması, avukat ve savcı rolüne soyunmaması gerektiğini ifade etti.

"Balyoz davasında, bazı partiler örgüt üyeliği rolüne, bazıları savcı rolüne, TSK ise avukat rolüne soyundu" diyen kurtulmuş, "Bütün bunları kabul edemeyiz. Sorgulama ve yargılama süreci, hukukun gerektirdiği şekilde yerine getirilmeli. Demokratik bir Türkiye oluşturmak için Genelkurmay, Milli Savunma Bakanlığına bağlanmalıdır. TSK'nın iç hizmet yasası, antidemokratik uygulamalara meydan verecek yapıdan çıkarılmalıdır" dedi.

"İTTİFAK ARAYIŞINDA OLMADIK"

Kurtulmuş, gazetecilerin Saadet Partisi, Demokrat Parti ve Türkiye Partisi'nin ittifak görüşmelerine ilişkin sorusuna, "İttifakları hayırlı olsun, Allah yollarını açık etsin. Biz, hiçbir zaman ittifak arayışında olmadık. Bize gelen bir ittifak teklifi de olmadı" yanıtını verdi. Bir gazetede yer alan referandumda 'evet' diyen partilerin ittifak yapabileceği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Kurtulmuş: "O ifade bana ait değil ama Has Parti, inşallah önümüzdeki dönem parlamentoda olacak. Çünkü önümüzdeki dönem hukuki ve siyasi reformların yapılacağı çok önemli bir süreçtir. Böyle bir irade ve projenin ortaya konulması çok önemlidir. Biz, programlara ve fikirlere önem veriyoruz. Türkiye'de, Tanzimat'tan bu yana kendi anayasasını millet yapmadı. Artık millet, kendi Anayasasını yapmalıdır. HAS parti olarak, elimizi de yüreğimizi de taşın altına koymaya hazırız. Bu sadece bir partinin işi değil, bütün siyasetin işidir. Bütün siyaset, sivil ve demokratik bir Anayasanın yapılması için öncü olmalıdır."

Gelecek dönem Türkiye'nin en önemli gündeminin Anayasa değişikliği olacağına vurgu yapan Kurtulmuş, ülkenin köklü bir reforma ihtiyacının bulunduğunu kaydetti. Kurtulmuş, "12 Eylül ile hesaplaşmada geç bile kalındı. 12 Eylül'le hesaplaşmak, 90 yaşındaki Evren'i yargılamaktan ibaret değildir. 12 Eylül'ün getirdiği bütün mevzuat ve sistemi çöpe atmaktır. Türkiye, 28 Şubat'la da hesaplaşmak zorundadır. Türkiye'nin antidemokratik yapısının bütün vebalını bir Evren'e yıkamayız. 27 Nisan'ın 27 Mayıs'tan, 28 Şubat'ın 12 Eylül'den ne farkı var? Bütün bunlarla hesaplaşmak, Türkiye'nin boynunun borcudur" diye konuştu.

YGS ŞİFRELEME İDDİALARI

Numan Kurtulmuş, YGS'de şifreleme tartışmalarına ilişkin de "Esas konuşulması gereken sınav sistemidir. Sistem, eğitim ve öğretim üzerine değil sınav tekniğini öğretme üzerine kuruludur. Dolayısıyla iflas etmiştir. Türkiye'de Sınav güvenliği yıllardır başörtülülerin sınava sokulmaması üzerine kuruldu. ÖSYM gibi ciddi ve köklü bir kurumda bile bu endişeler ortaya çıkıyorsa sistemin bütünü adına endişe etmeliyiz" dedi. Geçen hafta gerçekleştirdiği Almanya gezisine ilişkin de bilgi veren Kurtulmuş, yurt dışındaki Türk vatandaşlarının birçok sorunun bulunduğunu belirtti. Bu sorunların çözümü için Yurtdışı Vatandaşlar Bakanlığı, Yurtdışı Vatandaşlar Konseyinin kurulması ve yurt dışındaki vatandaşların sorunlarının tespiti için konferans düzenlenmesini önerdi. (AA)

Bu haber 927 defa okundu.