En Sıcak Konular

Danıştay reddetti!

7 Nisan 2011 14:21 tsi
Danıştay 5. Dairesi, önemli bir karara imza attı.

Danıştay 5. Dairesi, Sağlık Bakanlığının ''Tam Gün Kanunu'' ile ilgili işleminin, ''Kamuda görevli hekimlerin muayenehane açamayacaklarına'' ilişkin bölümünü iptal etti. Daire işlemin, ''Kamuda görevli hekimlerin özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığına'' ilişkin bölümünün iptal istemini ise reddetti.

Türk Tabipleri Birliği, Sağlık Bakanlığı'nın internet sitesinde 16 Temmuz 2010'da yayımlanan ''Tam Gün Kanunu ile İlgili Basın Açıklaması'' ile, 5947 sayılı Yasa ve bu Yasa hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararına göre, üniversite öğretim üyeleri dışında kamuda çalışan tüm doktorların muayenehane açmaları ve özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığı ve bu uygulamanın 30 Temmuz 2010 tarihinden itibaren başlayacağının duyurulmasına ilişkin işlemin iptalini ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştayda dava açmıştı.

Davayla ilgili ilk incelemesini yapan Danıştay Nöbetçi 5. Dairesi, işlemin yürütmesini durdurmuştu.

Davalı Sağlık Bakanlığı, bu karar itiraz ederek kararın kaldırılmasını istemiş, itirazı görüşen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Sağlık Bakanlığının itirazını kabul etmiş ve üniversite öğretim üyeleri dışında kamuda çalışan tüm doktorların muayenehane açamayacakları ve özel sağlık kuruluşlarında çalışamayacaklarına ilişkin işlemi, hukuka uygun bulmuştu.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, davayı esastan görüşen Danıştay 5. Dairesi, Sağlık Bakanlığının ilgili işleminin, ''Kamuda görevli hekimlerin muayenehane açamayacaklarına'' ilişkin bölümünü iptal etti. Daire işlemin, ''Kamuda görevli hekimlerin özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığına'' ilişkin bölümünün iptal istemini ise reddetti.

"DAVA KONUSU İŞLEMDEKİ ANAYASA MAHKEMESİNİN ANILAN KARARINDAN SONRA ÜNİVERSİTE ÖĞRETİM ÜYELERİ DIŞINDA KAMUDA ÇALIŞAN DOKTORLARIN 'MUAYENEHANE AÇMALARININ MÜMKÜN OLMADIĞI'NA İLİŞKİN TESPİTİN HUKUKA UYGUN OLMADIĞI SONUCUNA VARILMIŞTIR"

Danıştay 5. Dairesi, Sağlık Bakanlığının "Tam Gün Kanunu" ile ilgili işleminin, "Kamuda görevli hekimlerin muayenehane açamayacaklarına" ilişkin bölümünü iptal etti. Daire işlemin, "Kamuda görevli hekimlerin özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığına" ilişkin bölümünün iptal istemini ise reddetti. Türk Tabipleri Birliği, Sağlık Bakanlığının internet sitesinde 16 Temmuz 2010'da yayımlanan "Tam Gün Kanunu ile İlgili Basın Açıklaması" ile 5947 sayılı Yasa ve bu Yasa hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararına göre, üniversite öğretim üyeleri dışında kamuda çalışan tüm doktorların muayenehane açmaları, özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığı ve bu uygulamanın 30 Temmuz 2010 tarihinden itibaren başlayacağının duyurulmasına ilişkin işlemin iptalini ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştayda dava açmıştı.

Danıştay 5. Dairenin kararında, Anayasa Mahkemesinin, "5947 sayılı Üniversite ve Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 7. maddesiyle değişik 12. maddesinin ikinci fıkrasındaki bentlerden yalnızca birinde sayılan kurum ve kuruluşlarda çalışmaları ve serbest mesleklerini de yapabilmeleri konusundaki kısıtlayıcı düzenlemeyi iptal ettiği" belirtildi. Kararda, "Böylece hekimlerin özel muayenehane açabilmelerinin yanı sıra, kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında aynı zamanda çalışabilmeleri olanaklı hale gelmiştir" denildi.

Dairenin kararında, yürürlükten kaldırılan 2368 Sayılı Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair Kanun ile kamuda çalışan hekimlerin mesleklerini serbest olarak icra etmeleri konusunda koşullu olarak imkan sağlanmış iken, 5947 sayılı Yasayla kaldırılan, kamuda çalışan hekimlerin muayenehane açma serbestisini, bu defa 1219 sayılı Yasanın 12. maddesinde yapılan değişiklikle sınırlandırarak yasaklayan ibarenin iptal edildiği anımsatılarak, şu tespitler yapıldı: "Bu madde iptal edildiğinden, maddeyle getirilen kamuda veya SGK ile anlaşması bulunan kurum ve kuruluşlarda çalışan hekimlerin özel muayenehane açmak suretiyle mesleklerini serbest olarak da yapmaları hususuna ilişkin yasak kalkmıştır.

Maddedeki 'bentlerden yalnızca birindeki' ibaresinin iptali ile kamuda çalışan hekimlerin özel muayenehane açmalarını yasaklayan bir hüküm kalmadığı gibi, hekimlerin, maddenin ikinci fıkrasının bentlerinde sayılan kurum ve kuruluşların hepsinde çalışmaları ve özel muayenehane de açmaları hukuken olanaklı hale gelmiştir. Maddenin üçüncü fıkrasında bulunan 'ikinci fıkranın her bir bendi kapsamında olmak kaydıyla birden fazla sağlık kurum ve kuruluşunda çalışabilir' ibaresi ise iptal kararından önce ikinci fıkrada yer alan kısıtlamaya göre, belirtilen kurum ve kuruluşlardan ancak aynı bentte yer alanlarda çalışabilmeleri mümkün olan hekimlerin, bir bent içindeki ve dolayısıyla aynı konumda kabul edilmiş birden fazla kurum ve kuruluşta da çalışabilmelerini amaçlamaktadır.

Bu husus dikkate alındığında, bu hüküm iptal edilen ikinci fıkra ile aynı işlevi görmediği gibi; artık, iptal kararı dikkate alınarak ve kararın ortaya çıkardığı duruma göre anlamlandırılması ve uygulanması zorunlu hale gelmiş bir hükümdür. Hekimlerin mesleklerini serbest olarak icra edebildikleri özel muayenehaneler sağlık kurum ve kuruluşu olmadığı için (c) bendi kapsamında sayılamayacağından, ikinci fıkranın iptalinden sonra özel muayenehane açarak serbest çalışma hakkına sahip bir hekimin, maddenin aldığı bu yeni şekle göre, aynı zamanda, yalnızca (a), yalnızca (b) ya da yalnızca (c) bendindeki sağlık kurum ve kuruluşlarının birden fazlasında da mesleğini icra edebilmesinin olanak dahilinde bulunduğunu kabul etmek gerekmektedir."

"Aksine bir düşüncenin kabulü için Anayasa Mahkemesince maddeye ilişkin olarak verilen iptal kararı ile hangi hükmün iptal edilmiş olduğu ve sonuç doğurmayacak bir iptal kararının neden verilmiş olabileceği sorularının doyurucu gerekçelere dayalı biçimde cevaplandırılması zorunludur" denilen kararda şu ifadelere yer verildi: "Bu duruma göre, dava konusu işlemdeki Anayasa Mahkemesinin anılan kararından sonra üniversite öğretim üyeleri dışında kamuda çalışan doktorların 'muayenehane açmalarının mümkün olmadığı'na ilişkin tespitin hukuka uygun olmadığı, buna karşın, kamuda çalışan hekimlerin aynı zamanda 'özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığı'na ilişkin tespitin ise 1219 sayılı Kanunun 12. maddesinin üçüncü fıkrasındaki kısıtlama nedeniyle hukuka aykırı olmadığı sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin, kamuda görevli hekimlerin muayenehane açamayacaklarına ilişkin bölümünün iptaline, davanın, kamuda görevli hekimlerin özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığına ilişkin bölümünün iptali istemine ilişkin kısmının ise reddine oy çokluğuyla karar verilmiştir."

KARŞI OY GEREKÇELERİ

Karara katılmayan bir üyenin karşı oy gerekçesinde, Anayasa Mahkemesinin kararı ile 1219 sayılı Yasanın 12. maddesinin 5947 sayılı Yasanın 7. maddesi ile değişik ikinci fıkrasında yer alan "bentlerden yalnızca birindeki" ibaresinin iptal edildiği anımsatıldı. Karşı oy gerekçesinde, bu kararla kamuda görev yapan bir hekimin kanunun 12. maddesindeki kurumlarda çalışmasının olanaklı hale geldiği, kamuda sekiz saat çalışma sonrasında muayenehanede mesleğini serbest icra etme imkanının da ortaya çıktığı savunuldu.

Karşı oy gerekçesinde, "Bu nedenlerle davalı idarece kurulan kamu kurum ve kuruluşlarında görevli hekimlerin muayenehane açamayacaklarına ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışmalarının mümkün olmadığına ilişkin işlemin iptali gerektiği görüşü ile karara katılmıyorum" denildi. Karara katılmayan bir başka üye de karşı oy gerekçesinde, Anayasa Mahkemesinin, "5947 sayılı Üniversite ve Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 7. maddesiyle değişik 12. maddesinin ikinci fıkrasındaki 'bentlerden yalnızca birindeki' ibaresi iptal edilmesine rağmen, 12. maddenin üçüncü fıkrasında yer alan 'Tabipler, diş tabipleri ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanlar, ikinci fıkranın her bir bendi kapsamında olmak kaydıyla birden fazla sağlık kurum ve kuruluşunda çalışabilir' hükmünün iptal edilmediği vurgulandı.

Gerekçede, "İlgili Kanunun 12. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan söz konusu hükmün, ikinci fıkrada hekimlerin çalışmasını da düzenlediğinden, ilgili kanunun 12. maddesinin tüm fıkraları ile birlikte değerlendirildiğinde, kamu görevlisi hekimlerin serbest çalışabilmesi hususunda ilgili yasadaki sınırlama halen devam etmektedir. Ayrıca ilgili yasa ve diğer yasalarda da açıkça kamu görevlisi hekimlerin serbest çalışabileceğine dair hüküm de bulunmadığından davanın reddi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum" görüşlerine yer verildi. (AA)



Bu haber 718 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,981 µs