En Sıcak Konular

Hiçbir AB ülkesi nükleer tesisini kapatmıyor

3 Nisan 2011 17:10 tsi
Hiçbir AB ülkesi nükleer tesisini kapatmıyor
"AB ülkelerinin en önemli nükleer enerji üreticileri, nükleer santrallarını kısa zamanı bırakın orta vadede bile kapatmayı düşünmüyorlar."

Zaman gazetesinden Nuriye Akman'ın, UAEA Nükleer Güvenlik Eski Uzman Müfettişi Dr. Necmi Dayday'la röportajından ilgili kısım: 

Nükleer Santraller olmadan Türkiye enerji sorununu çözemez mi?

Başarılı bir çözüm, sorunun tarif ediliş şekline sıkı sıkıya bağlıdır. Ben, Türkiye'nin 'enerji sorunu'nu şöyle tarif ediyorum: sürekli güvenilir birincil kaynakları kısıtlı olan, buna karşılık nüfusu hızla artan, çağdaş yaşamın maddi olanaklarını kazanmak ve bunu da "sürdürülebilir kalkınma" anlayışı içinde yapmak isteyen, milli bağımsızlığına değer veren bir halkın çok uzun (en az 50 yıl) süreler için ihtiyaç duyacağı enerjiyi, mümkün olan en üst düzeyde, güvenli ve güvenilir bir biçimde, sağlamak Bu önkabul altında ve sürdürülebilir kalkınma anlayışı içinde, nükleer enerji santralı, nükleer elektrik üretimi ve enerji temin güvenliği açısından bir seçenek olmaktan da öte bir zorunluluk haline gelmektedir. Bilimsel ve teknolojik gerçeklere dayanan akılcı bir plan uyarınca ve uzman kadrolar tarafından yapılması gereken nükleer santrallar, enerjide başka ülkelere bağlılığımızı azaltır. Nükleer enerji üretiminde, birincil kaynaklar açısından pek zengin olmayan, bu bakımdan bize benzeyen, ancak buna rağmen gelişmiş olan ülkeleri örnek almak gerekir."Amerikayı yeniden kaşfetmeye" gerek yok! Bu durumdaki ülkelerden Fransa, Japonya ve Güney Kore'nin büyük ölçekteki elektrik ihtiyaçlarını karşılamada nükleer santrallarıi seçtiklerini görüyoruz. Fransa, elektriğinin yaklaşık yüzde 80'ini nükleer enerji ile karşıladığı gibi dünyanın en çok elektrik ihraç eden ülkesidir de. 80'lerin başında İtalya nükleer reaktörlerden vazgeçti (moratorium ilan etmişlerdi): Ama yanı başındaki Fransa'dan nükleer elektrik alıyor. Aynı şekilde Almanya da alıyor. 2008 yılında Fransa'nın nükleer elektrik satımı yaklaşık 5 milyon Avro idi. 54 reaktör ile elektrik enerjisi ihtiyacının yüzde 30'unu karşılayan Japonya'da 2, 21 reaktörü ile elektrik ihtiyacının yüzde 35'ini sağlayan Güney Kore'de ise 5 reaktörün inşası sürmektedir.

Japonya'da deprem sonrasında Fukushima Daiiçi nükleer santrallarında yaşanan kazadan sonra özellikle AB ülkelerinde nükleerden kaçış yaşandığı doğru değil mi?

Bakınız, 27 AB ülkesi, birincil enerji tüketiminin yüzde 14,6'sını, elektrik ihtiyacının ise yüzde 31'ini nükleer santrallardan temin ediyor. Son on yıl içinde de, AB'nin nükleer enerji kapasitesinin arttırılması yönünde büyük ivme oluşturuldu. Öyle ki, yeni reaktörlerin yapımını durdurma kararı almış olan Almanya ve İsveç, nükleer enerjiden tamamen vazgeçmiş olan İtalya ve Polanya dahi, eski kararlarını, gözden geçirerek, değiştirme yönüne gittiler.

Avrupa ülkelerinin nükleer rönesansa geçme kararı almasında üç etken önemli rol oynadı: Birincisi Çernobil kazasından bu yana geçen 25 yılda hiç bir önemli reaktör kazasının yaşanmış olmaması, ikincisi reaktör tasarımında ve yapımında gerçekleştirilen önemli gelişmeler ve son olarak Rusya'nın yarattığı, siyasi amaçlara yönelik, doğal gaz krizleri. Bunun yanında, 450 milyon nüfuslu AB pazarını en son nesil reaktörlerinin şatışına açmak isteyen, AB'nin nükleer enerji firmalarının topluca bastırması da etkili oldu.

Ancak, 11 Mart 2011'deta meydana gelen Fukishima Daiiçi Nükleer Santral kazası, reaktörlere için duyulan isteği oldukça yavaşlattı, hatta bazı ülkelerde soğuttu. Avrupa'da reaktörlerin kapatılacağı hakkındaki abartılı haberleri değerlendirmek için, AB'nin önemli ülkelerinin nükleer enerji açısından durumlarını gösteren şöyle bir tablo sunacağım size:



Bu tablodan anlaşılacağı gibi AB ülkelerinin en önemli nükleer enerji üreticileri olanlardan , Almanya dahi, Nükleer santrallarını kısa zamanı bırakın orta vadede bile kapatmayı düşünmüyorlar.

 



Bu haber 1,542 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,551 µs