Cumhurbaşkanını neden halk seçmesin!

0 0 0000 00:00 tsi
AKP ve Anavatan’ın üzerinde mutabık kaldıkları Anayasa değişikliği paketi Meclis’te… Ancak pakete muhalefet karşı çıkıyor. Cumhurbaşkanı’nı neden halk seçmesin? İşte savunanlar ve karşı çıkanlarıyla “halk seçsin mi seçmesin m

AK Parti, Anayasa değişiklik paketini ANAVATAN Partisi'nin de desteğini alarak, Meclis Başkanlığı'na sundu. Bu sabahki Meclis Danışma Kurulu, CHP katılmayınca toplanamadı. AK Parti teklifi grup önerisi olarak Genel Kurul gündemine getirdi. Genel Kurul'da, Anayasa değişikliği paketinin 48 saat geçmeden Anayasa Komisyonu'nda ele alınmasını öngören AK Parti grup önerisi kabul edildi.
 
Pakette ne var?

Anayasa değişiklik paketinde Başbakan Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı ilk tur oylamasını reddettiği gün yaptığı konuşmadaki tüm değişiklikler bulunuyor. AK Parti'nin 7 maddelik Anayasa değişikliği paketinde, cumhurbaşkanının iki turlu seçimle halk tarafından göreve getirilmesi, genel seçimlerin 5 yerine 4 yılda bir yapılması, Meclis'te tüm oylamalar için toplantı yeter sayısının 184 olarak belirtilmesi gibi düzenlemeler yer alıyor. Yapılacak değişiklikle Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği “toplantı yeter sayısı” 184 olarak anayasaya konacak. Düzenlemeye göre ilk oylamada adaylardan biri yüzde 51'i bulursa cumhurbaşkanı seçilecek. Bu olmazsa en çok oy alan iki aday ikinci turda yarışacak.

Kim neden karşı çıkıyor?

Cumhurbaşkanını halkın seçmesine şu nedenlerden karşı çıkılıyor:

Cumhurbaşkanını halkın seçmesine karşı çıkanların ileri sürdüğü tezlerden birisi sistemde önemli bir değişiklik yapacak bu değişimin yeterli oranda toplumda tartışılmadığı şeklinde. Bu itiraza teklif sahiplerinden gelen yanıt ise Türkiye’de Cumhurbaşkanını halkın seçip seçmemesinin uzun bir süredir tartışıldığı şeklinde.

Düzenlemeye karşı çıkanların ikinci sebebi seçim kararı almış bir meclisin anayasal düzenleme yapmaması gerektiği. Aslında bu tezi ileri sürenler haksız değil. Çünkü seçim kararı alan bir meclisin anayasal değişiklik yapmasının önünde kanuni bir engel yok ancak şu ana kadar oluşan teamüller bu yönde. Yani seçim kararı alan meclis şu ana kadar sadece seçimlere odaklanmış. Elbette bunun önünde anayasal bir engel olmadığını belirtelim.

Düzenlemeye karşı çıkanların üçüncü tezi de şu: Cumhurbaşkanını halkın seçmesi yeni bir “padişahlık” anlamına gelir… Aslında bu tehlikeli düşünce özünde topluma olan güvensizliği yansıtıyor. Bu güvensizliğin en basit örneğini dün yazdığı yazıda Bekir Coşkun vermişti. Coşkun Erdoğan’ın güvendiği kitleleri “göbeğini kaşıyan” adam olarak nitelemişti. Coşkun bu yazısı sonrası tepki almıştı.

Tasarıya CHP karşı çıkarken, Anavatan destekliyor. Mehmet Ağar ise düzenlemenin ivedi yapılmasından rahatsız.

Cumhurbaşkanını halk seçecek ne demek?

Cumhurbaşkanı Türkiye’de halk tarafından değil, meclis tarafından seçiliyor. Meclis tarafından seçilen Cumhurbaşkanı ise uzun bir süredir çeşitli tartışmalar eşliğinde Çankaya’ya çıkıyor. Turgut Özal’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi sancılı bir süreçten geçmiş, seksen öncesinde Cumhurbaşkanı seçilemediği için çıkan kaosta darbe olmuştu. Bu yüzden 1982 anayasasını hazırlayanlar kaosu engellemek için Cumhurbaşkanının dört oturumda seçilmesini öngörmüş, olmazsa seçime gidilmesini anayasaya yerleştirmişlerdi. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin aldığı 367 kararı ile Türkiye’nin Cumhurbaşkanını seçmesi tekrar zor hale geldi. Çünkü 184 milletvekiline sahip bir parti oturuma katılmazsa Türkiye’de Cumhurbaşkanı seçilemeyecek, sürekli seçime gidilecek.

İşte Cumhurbaşkanını halkın seçmesi Cumhurbaşkanlığı makamının üzerinde yapılan tartışmaların en azından azalması, meşruluğun artması anlamına geliyor. Çünkü ikinci turda seçilecek Cumhurbaşkanının mutlaka yüzde elliden fazla oy alması gerekiyor.

Elbette Cumhurbaşkanını halkın seçmesinin ikinci bir anlamı daha var. zaten Erdoğan’ın bu “kartı” açması kimi kesimlerce bu şekilde yorumlanıyor. İddia şu: Erdoğan Cumhurbaşkanını halk seçsin dedi, çünkü AKP’nin çoğunlukta olduğu meclise Cumhurbaşkanı seçtirmeyenler bundan sonra halkın isteğine razı olacak. Hatta bundan sonra Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde istediği müdahaleyi yapamayacak. Gazeteci Emre Aköz bu kesimleri bürokratik elit olarak tanımlıyor. CHP’nin bu tasarıya karşı çıkmasının altında yatan gerçeğin de bu olduğu belirtiliyor. Öte yandan Aköz, Cumhurbaşkanını halka seçtirmeyecekler diyor.

www.iyibilgi.com

Bu haber 284 defa okundu.