Rahşan Ecevitin partilerle dansı
0 0 0000 00:00 tsi
ELİ kulağında, hemen önümüzdeki günlerde Rahşan Ecevit, Deniz Baykaldan randevu isteyecek.
CHP ziyaretinden sonra, Rahşan Hanım Erkan Mumcu (ANAVATAN), Mehmet Ağar (DYP), Devlet Bahçeli (MHP) ve Yaşar Okuyan (Hür Parti) ile görüşmek üzere yola çıkacak.
Görüşmelerinde üç noktayı vurgulaması bekleniyor. AKPnin önünü kesmek üzere, sağ-sol ayrımı yapmadan, ulusal mutabakat hükümeti oluşturmak.
İkincisi, bu mutabakatın Başbakan adayı olarak Yılmaz Büyükerşeni önermek.
Üçüncüsü de, ulusal mutabakatın bölücülüğe ve laiklik tehdidine karşı bir tavır olduğunu anlatmak. Partilerle bu çerçevede bir araya gelmek.
Bunun Bülent Ecevitin projesi olduğunu belirterek.
20 MİLYON KARARSIZ
Aldıkları oylarla, ne kadar perişan olsalar da, her parti başkanı kendisini eşsiz lider gördüğü için, bu girişimden sonuç alınır mı, bilmiyorum. Ama, bilinen bir şey var.
Türkiye şu anda tarihinin en büyük kararsız kitlesine sahip. Sağ-sol ayrımı olmadan, kararsızların oranı yüzde 50lerde. Yirmi milyon seçmen nereye oy vereceğini bilmiyor.
Bu durumun Türkçesi şu. AKPnin karşısına çıkacak ciddi bir alternatif, ortalığı silip süpürür. Tek başına iktidar olur. Ama, şu anda o alternatif yok. O alternatif şu anda ne CHP, ne de merkez sağ partiler. Bırakın iktidar alternatifi olmayı, çoğu barajı aşma derdinde. Yerlerde sürünüyor.
İKİ FARKLI ÖRNEK
Türkiyede daha önce böyle bir deney yok. Sağ ile solun bir araya gelmesi bir yana, solun sol ile sağın sağ ile bir araya gelmesi bile hayal. Bizde böyle bir siyasal özveri yok.
İki farklı örnek var. Erdal İnönü başkanlığında SHPnin DEPe el uzatması, Murat Karayalçın başkanlığında yine SHPnin DEHAPa el uzatması. Ama, bu iki örnek, şimdi Rahşan Ecevitin deneyinden farklı.
Seçimden önce herkes kendini dev aynasında görüyor, seçimde halktan dayağı yiyip, yerine oturuyor. Sonra büyük bir pişkinlikle, eski palavralarla ortaya çıkabiliyor.
Bu geçmişten hareketle, Rahşan Ecevitin işi zor.
ASIL SORUN EVDE
Rahşan Ecevit diğer partilere gidiyor, ancak asıl sorun evin içinde, DSPde.
DSPnin resmi açıklamalarına aldanmak yanlış. Daha başta DSPnin bugünkü yönetimi ulusal mutabakata uzak bakıyor.
Bu bir yana, DSP yönetimi daha ne dediğini bilmiyor. Genel Başkan Zeki Sezer, "baraj sorunu kalmayan tek partiyiz" derken, Genel Sekreter Ahmet Tan, "oy oranımız yüzde 7.1" diyor. Geçelim aradaki çelişkiyi, bu rakamlara kargalar gülüyor.
Para vererek TVlerden canlı yayınlanan mitinglerinde Zeki Sezer hálá 1950lerin muhalefet anlayışında:
"Bu başbakan değil, boşbakandır".
İçi boş laflar.
Ayrıntıya inince, insanın nefesi daralıyor. Oysa, temel sorun çözüm bekliyor. Yirmi milyon kararsız seçmen ne yapacak?
İsenin koltuğu sallanıyor
KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı sık sık manşetlerde. Her manşet bu bakanlığın yeni bir yetersizliğini sergiliyor.
Müze soygunları, soygunlar karşısında bakanlığın tutarsız tavrı, turizmde gerçekle taban tabana çelişen açıklamalar, verilip iptal edilen ruhsatlar, Bakan Atilla Koça yönelik uyku eleştirilerini geride bırakıyor. Bakanlık kötü yönetiliyor. Şikayet diz boyu. Faturayı birileri ödeyecek.
Ankara kulislerinde Müsteşar Mustafa İsenin görevden alınacağına ilişkin rivayet gün geçtikçe artıyor.
Bu haber 235 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle