En Sıcak Konular

Yeni bölgesel dengeye doğru

10 Mart 2011 09:34 tsi
Yeni bölgesel dengeye doğru Devrimden sonra Mısır'ı ziyaret eden ilk cumhurbaşkanının Türkiye'den Abdullah Gül olması tesadüf değil. Uzun yıllar iktidarda kalan yöneticileri devirmeyi başaran Arap hareketleri, yeni bölgesel dengeye yol açtı.

Halkların devirdiği Arap otoritelerinin neredeyse ortak bir bölgesel politikası vardı. Bu politika ABD'yle güçlü stratejik koalisyonla ve Washington'un evrensel stratejisini hayata geçirmekle temsil ediliyor. Bu durum Arap halklarınca reddediliyordu ve nihayet bu ülkelerin bölgesel dengesinin gerilemesine yol açtı.

Rejimlerin ABD ile olan stratejik koalisyonları iki noktaya sebebiyet verdi. İlki, İsrail'e bu durumu kullanma fırsatı verdi. İsrail, Filistin halkına esti gürledi ve barış girişimini dondurdu. İkincisi, İran ve Türkiye gibi bölge ülkelerini bu devletlerin gerilemesinin oluşturduğu boşluğu doldurmaya sevk etti. Bu da nihayetinde devrimler öncesinde nihai ve yıkılma sürecinden geçen Arap bölgesel sisteminin mücadele ettiği bir krize yol açtı. Bu rejimlerin değiştirilmesi yeni bir bölgesel dengeye yol açmalı. İsrail bu noktaya dikkat çekti ve birçok yorumcu yazdı. Siyonist araştırma merkezleri bu dengenin eğilimlerini ve dönüşümlerini tartışmaya başladılar.

Türkiye Cumhurbaşkanı'nın Kahire ziyaretinin nabız yoklama amacı taşıdığını düşünüyoruz. Özellikle de Mısır'ın bölgesel ve uluslararası politikaları çizecek ve planlayacak derin kurumları yokken ve bu siyaset eski Başkan Hüsnü Mübarek'le irtibatlıyken. Dış politika önceden başkanlık kurumunda belirleniyordu. Görünen o ki Türkiye Cumhurbaşkanı yeni Mısır yönetimi ile gelecek dönemdeki bölgesel politikanın genel hatları etrafında eşgüdüm kurmak için muhtemel gelişmelerden önce davranmak istiyordu. Doğal olarak Mısır'da yönetimdeki Yüksek Askerî Konsey, iktidarı altı ay zarfında sivil yönetime teslim edeceğini ve halihazırdaki hükümetin sadece işleri yürüttüğünü açıkladı. Yani her iki kurum da stratejik hiçbir adım atmış değil. Gelecek dönemin Mısır bölgesel politikasında dönüşümler yaşayacağı iki sebepten söylenebilir. İlki, Mısır'ın, İran devriminden bu yana iki İran askerî gemisinin Süveyş kanalı'nı geçişine ilk kez izin vermesi. İkincisi Mısır, İsrail'e doğalgazın uluslararası fiyatlara göre ihraç edileceğini açıklaması. Bu durum, İran nükleer dosyası başta olmak üzere başka bölgesel dosyalara uzanabilir. Türkiye, bütün tarafların razı olacağı bir çözüme ulaşmak ve ortamı sakinleştirmek amacıyla uluslararası girişimler öneriyordu. Yeni yönetim gölgesinde Mısır'ın tutumu değişirse İsrail bu konuda bölgesel ve uluslararası alanda yalnız kalacak. Zira bu dosyanın askerî yolla çözülmesini en fazla isteyen ülke kendisi. Mısır'daki olayların gelişimine uygun olarak Atom Enerjisi Kurumu'nun eski Başkanı Dr. Muhammed el Baraday ve Arap Birliği Genel Sekreteri Amır Musa -her ikisi de Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylar- bölgesel politikada başkan Hüsnü Mübarek'ten farklı düşünüyorlardı. Her ikisi de Mısır'ın uluslararası ve bölgesel farklı koalisyonlarının olmasını istiyorlardı. Bu bakış açısı Türkiye'de AK Parti hükümetinin izlediği politikaya açık şekilde yaklaşıyor. Bu da yeni bölgesel eksenin oluşmasına kapıları açıyor. İran bu eksenle eşgüdümlü çalışmak için daha dengeli bir siyaset izlemeye zorlanabilir. Bu eksen, farklı araçlarla Ortadoğu bölgesi politikalarında değişimler gerçekleştirebilir.

İran dosyası etrafında Mısır-Türkiye eşgüdümünün sağlanması halinde Mısır politikası Tahran'la çatışmaktan Tahran'ı kuşatmaya dönüşecektir. Bu politika bazı Arap Doğu ülkelerindeki iç dosyaların sakinleşmesinde yararlı olabilir. Mısır politikasının tatbik edilmesi halinde İsrail'in bölgesel yalnızlığı artacaktır. Bu da İsrail'e Filistin ve Suriye süreçlerinde Arap-İsrail çekişmesi hususunda açık ödünler sunmasını dayatacaktır. İsrail, barış girişimine kendi bakış açısını dayatmaya çalışıyordu. Mısır da maalesef önceki rejimin bölgesel ve uluslararası ilişkileriyle irtibatlı yaklaşımlardan dolayı bu konuda İsrail'e destek oluyordu.

Halid El Sercani / Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi El Beyan 9 Mart 2011 / Zaman



Bu haber 1,186 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,156 µs