Türkler sağduyusunu koruyor!
0 0 0000 00:00 tsi
Bir Amerikan araştırma merkezinin 15 ülkede yaptığı anket, ABDnin Türkiyedeki imajının ciddi bir kayba uğradığını gösteriyor. Ebu Gureyb, Hadisa ve Gazze plajında yaşananlar düşünüldüğünde bu anormal değil. iyibilgi yorum
Geçtiğimiz yaz Taksim Hill Otelde yapılan Türkiye-İsrail ilişkilerinin geleceği ile ilgili bir konferansa katılmıştım. İsrailin İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Moshe Kanfi iki ülke arasındaki göreli soğukluğun başlıca sebebini konuşmasının büyük bir kısmını ayırdığı Türkiyede artan anti-Semitizme bağlamış ve bunun ne kadar tehlikeli bir süreç olduğunu anlatmaya çalışmıştı. Kanfinin analizinde birkaç nokta dikkatimi çekti. Kanfi, arttığını iddia ettiği anti-Semitizmi tamamıyla Türkiyede yayınlanan kitaplara, Hitlerin Kavgam kitabının yakaladığı popülariteye bağlıyordu.
Fakat genç diplomat yanılıyordu. Türk-İsrail ilişkilerinde özlenen gelişmenin sağlanamamasının nedeni Türkiyede artan anti-Semitizm değil, Ortadoğudaki gelişmelerdi. Şunu iyice ayırt etmek gerekiyordu. Türklerin İsrail vatandaşları ile bir problemi olmasa gerekti. Problem her akşam, evimize dolan Filistinli çocukların ölüm görüntüleriydi.
Elbette toplantıya katılan kimse bu gerçeği dile getirmedi. Hâlbuki gerçek açıktı: Türkiye-İsrail ilişkilerinin uzun dönemli sağlıklı gelişimi, devletlerarası siyasi ilişkilerden ziyade toplumlar arası dinamik bir diyaloga dayanıyordu. Bu diyalogun sağlanması, ön yargıların aşılmasına, ön yargıların aşılması ise Ortadoğuda sergilenmekte olan insanlık ayıbının sona ermesine bağlıydı. Bu yüzden Türk toplumu İsrailden uzak durmakta haklıydı. Türk toplumu sağduyusunu koruyor ve bir haksızlığa karşı çıkıyordu.
Diğer yandan Türk toplumu İsrail vatandaşları arasında bir genellemeye gitmeyerek yeniden sağduyusuna kulak veriyordu. Örneğin Türkiyeye gelen İsrail vatandaşları diledikleri gibi Anadoluda tatil günlerini geçirebiliyordu. Çünkü Türk toplumu İsraillilerin tümünün bu insanlık ayıbını desteklediğine inanmıyordu. Türk toplumunun bu inancını İsrail Başbakanı Ehud Olmertin kızı, Gazze plajına yapılan ve çocuk ve kadınların öldüğü saldırıdan sonra İsrail genelkurmay Başkanının evinin önünde katil diye bağırark ispatlamış oldu.
Dolayısıyla Türk toplumunu incelerken bir gerçeğin altını çizmekte fayda var. Türk toplumu genellikle genellemelerden kaçınır. Bu ABD için de geçerli.
ABD merkezli Pew Araştırma Merkezi tarafından 15 ülkede yapılan ve Türk basınının geniş yer ayırdığı anket, ABDnin Türkiyedeki imajının ciddi bir kayba uğradığını gösteriyor. ABDye olumlu bakan Türklerin oranı 2000 yılında % 52 iken %12ye düşmüş durumda. Ebu Gureyb, Hadisa ve Gazze plajında yaşananlar düşünüldüğünde bu anormal değil. Çünkü Türkler her gece televizyon ekranlarından odalarına akan o çirkin saldırıları izliyorlar. Ebu Gureybler, Hadisalar, öldürülen çocuklar, başına çuval geçirilen erkekler, tecavüz edilen kadınlar, askerlerin yaptığı Hacının Kızı şarkıları
Bunların hepsi Türklerin kanına dokunuyor.
Burada Moshe Kanfinin düştüğü hataya düşmemek lazım. Kanfi yaşının genç olmasına bağlanabilecek bir sebepten olsa gerek Türk toplumunu yeterince tanımıyor. Dolayısıyla Türk toplumunun İsrail politikalarına olan kızgınlığını, Yahudilere yönelik bir nefretmiş gibi algılıyor. Keza aynı şey ABD için de geçerli. Clintonun 18 Ağustos depremi sonraı İzmit Körfezine yaptığı ziyareti anımsayalım. O dönemde ABDnin imajı Türk toplumunda fazlasıyla yerindeydi. O zaman Türk toplumu anti-Amerikancı değildi. Şimdi de değil. Sadece Bushun politikalarını beğenmiyor. İsrail politikalarını beğenmediği gibi.
Anketin ayrıntılı içeriği:
IRAK savaşı ve olası bir İran müdahalesinin belirsizliği sürerken Amerikan Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan anket Türklerin ABDye karşı beslediği olumsuz duyguların giderek tırmandığını ortaya çıkardı. İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinecada güven yüzde 25 olarak gerçekleşirken ABD Başkanı George W.Bushun desteği yüzde 3le dibe vurdu. Ankete katılan Türklerin yüzde 40ı ülkenin genel gidişatından memnun olduğunu söylerken, yüzde 56 memnuniyetsizliğini bildirdi.
"Pew Araştırma Merkezi"nin 15 ülkeyi kapsayan kamuoyu araştırması, Türk halkının düşünceleri ve kaygıları ile ilgili ilginç veriler sundu. Araştırma, 31 Mart ile 14 Mayıs arasında gerçekleştirildi.
ABDye "olumlu" bakan Türklerin oranı yüzde 12 olarak gerçekleşti. Altı yıl önce ise ABDye olumlu bakan Türklerin oranı yüzde 52 idi. Geçen yıldan bu yana ise yüzde 11 oranında bir düşüş gerçekleşti.
Türklerin yüzde 61i, İranın nükleer silah sahibi olmasına karşı olduğunu belirtirken, yüzde 44ü de, Hamas seçim zaferinin "Filistin için iyi" olduğu yolunda görüş ifade etti.
"Dünya barışına yönelik tehlikeler nedir?" sorusuna, Türkler, yüzde 16 "İran", yüzde 60 "Iraktaki ABD", yüzde 6 "Kuzey Kore", yüzde 42 "İsrail-Filistin çatışması" şeklinde cevaplar verdi. Türklerin yüzde 41i global ısınmadan çok kaygı duyuyor.
ABDye yüzde 12 oranında "olumlu" bakan Türkler, Almanyaya yüzde 43, Fransaya yüzde 18, Japonyaya yüzde 46 ve Çine de yüzde 33 oranında olumlu bakıyor. Araştırma, 15 ülke arasında, ABD ve Fransaya en olumsuz bakanların Türkler olduğunu da ortaya koydu.
Türkler, Amerikalılara Bushtan biraz daha farklı bakıyor. Amerikalılara olumlu bakanların oranı yüzde 17 olarak ortaya çıktı. ABD öncülüğündeki terörle mücadeleye Türk desteği ise yüzde 14. Türkler, 15 ülke içinde terörizmle mücadeleye "en az destek" verenler oldu.
Türklerin yüzde 70i ise, Saddamı deviren savaşın dünyayı "çok daha tehlikeli" hale getirdiğini düşünüyor. Türklerin yüzde 64ü de, Irakta demokrasinin fiyaskoyla sonuçlanacağı görüşünde.
Türklerin yüzde 58i, ülkelerin nükleer silah geliştirmesinin engellenmesi gerektiğini söyledi. Ancak, İrana "olumlu" bakan Türklerin oranı yüzde 53 olarak ortaya çıktı.
Yüzde 16 oranında "İran hükümeti büyük tehlike" diyen Türkler, yüzde 19 oranında "ılımlı tehlike" yüzde 38 oranında da "küçük tehlike ya da tehlike değil" yanıtını verdi. Yüzde 27 oranında ise "bilmiyorum" yanıtı alındı.
Irak savaşı ve İran meselesi konusunda Avrupa ile Batı arasında büyük bir uçurumun yaşandığını ortaya koyan Pew araştırması, İngiltere, Çin, Mısır, Fransa, Almanya, Hindistan, Endonezya, Japonya, Ürdün, Nijerya, Pakistan, Rusya, İspanya, Türkiye ve ABDde 16710 denek ile gerçekleştirildi.
iyibilgi haber merkezi
Bu haber 290 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle