En Sıcak Konular

Suriye ve Mısır, Tunus olur mu?

21 Ocak 2011 12:43 tsi
Suriye ve Mısır, Tunus olur mu?
Tunus'ta meydana gelen halk hareketini değerlendiren Osman Atalay, halk hareketinin Suriye ve Mısır'a sıçrayıp sıçrayamayacağını değerlendirdi.

Osman Atalay*

Tunus’da 23 yıl iktidarı elinde tutan Zeynel Abidin bin Ali üniversiteli bir pazarcı olan Muhammed Buazzi’nin, zabıtalar tarafından tezgâhının kaldırılmasını kendisini yakarak protesto etmesi ile başlayan kıvılcım bir devlet başkanının saltanatını devirdi. Bin Ali kendisine sığınacak bir ülke ararken Malta ve Fransa’dan yanıt alamadı, sonunda Suudi Arabistan’a misafir oldu. Tüm dünya bu olayı sessiz bir şekilde yumuşak demeçler ile değerlendirdi. ABD, Fransa ve diğer batı ülkeleri olayı sakin karşılarken, Arap ülkeleri de çok temkinli ve sessiz bir şekilde geçiştirdi. Siyasi analizciler şimdi acaba Arap dünyasında “Tunus olayları domino etkisi yapar mı?” tezini araştırıyor.

Tunus’ta 23 yıldır adaletsizlik, hukuksuzluk, yolsuzluk, işsizlik, Müslümanların ibadet özgürlüğü, insan hakları ihlalleri ve siyasi sürgünler, insanları nefes alamaz duruma getirmiş idi. Bir ara Zeynel Abidin batıyı İslamcı muhalefetle savaşıyorum yalanları ile kandırmayı başardı. Fakat 17 Ocak’ta başlayan halk ayaklanması, solcu, laik, demokrat, İslamcı ve sivil tüm unsurların hep beraber diktatör Bin Ali’nin 23 yıllık baskı ve zorba yönetimine dur ve yeter isyanıydı.

Arap ülkelerinde Tunus örneği telaşı var hiç şüphesiz… Bu ülkelerin başında Mısır, Ürdün, Yemen, Cezayir ve Suriye Tunus’a en çok benzeyen siyasi ve sosyolojik iklime sahip ülkelerdir. Bu beş ülke Arap İslam dünyasında ses getirme özelliğine sahiptir. Siyasi ve kültürel potansiyeli en yoğun ülkelerdir. Özellikle Mısır’da 30 yıldır iktidarı elinde bulunduran Hüsnü Mübarek tüm muhalefete adeta kan kusturmaktadır. Ülkede siyasi ve ekonomik yolsuzluklar baskılar halkı isyan etme noktasına getirmiştir. Çanak antenler, sosyal paylaşım siteleri, twitter ve facebook ile kitleler birbirleri ile örgütlenip siyasi ağlar oluşturuyorlar.

Mısır’da Tunus gibi baskıcı ve tahammülsüz bir yönetim tarzı ile Mısır halkının sabır sınırlarını zorlarken, Tunus Mısır halkına bir umut ve heyecan vermiştir. Ürdün ve Yemen’deki siyasi ve ekonomik şartlara asla Tunus ve Mısır’dan aşağı kalır tarafı yok. Diğer Arap ülkelerine baktığımızda baskı ve totaliter ülkelerin sıra ile Cezayir, Fas, Libya ve en önemlisi beklide sürprizlere en açık olanı Suriye’de de durum farklı değil. Bu ülkelerde insan hakları, siyasi muhalif partiler ve STK’ların her türlü örgütlenme ve fikir beyan etme hakkı maalesef hiç olmamıştır.

Arap dünyasının yeni jenerasyonu bilgisayar, cep telefonu ve uydu iletişim imkânları ile yoğrulup şekillenmekte. Dünyadaki özgürlük mücadelelerinden cesaret ve heyecan almaktadırlar. Suriye’de 40 yıldır baba Hafız Esad’ın kurduğu tek partili Baas yönetimi maalesef halen devam etmektedir. %90 Sünni nüfusu, %10 Nusayri Baas yönetmeğe devam ediyor. Suriye’de, internet iletişimi devlet kontrolündedir, hükümetin hiçbir kurumunu eleştiremezsiniz.

1982 Hama katliamının üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen 40 000 insan kayıptır. Toplu mezarları hala bulunmamıştır. Bir milyonu aşkın Suriyeli ülkesine gelememektedir. Suriye’de Baas partisinin dışında bir partinin seçime girmesi mümkün değildir. Beşşar Esad’ın 2000 yılında babasının yerine geçmesi ile beklenen Ümitler boşa çıkmıştır. Suriye hapishanelerine hiçbir uluslararası gözlemci ve insan hakları örgütleri bugüne kadar girememiştir. Suriye Baas yönetimi azınlığın çoğunluğa hükmettiği ve Ortadoğu’da Saddam Baas yönetimi ile eş değer bir istihbarat devleti özelliğini sürdürmeye devam etmektedir. Batıya karşı yumuşak laik bir görüntü veren Suriye  rejimi, içerde tam bir baskı ve insan hakları ihlallerinde nefes aldırmayan bir yönetim hüküm sürmektedir. Tabiî ki batı ve ABD’nin her zaman Suriye’de % 10’luk Nusayri azınlığı, % 90 Müslüman kardeşlere tercih ettiği ve derin muhafaza altında tutuğu da ayrı bir gerçek.

Fakat Suriye, Mısır ve Ürdün kendi halkının siyasi ve insani haklarına saygı göstermekten başka çarelerinin kalmadığını da artık görme zamanı gelmiştir. Filistin ve Gazze intifadaları, Irak direnişi, Afganistan’da Taliban’ın dünyanın en modern ve güçlü NATO ordusuna karşı 11 yıldır direnişi Mısır, Tunus, Cezayir, Ürdün, Suriye ve Libya gibi baskıcı aile, aşiret yönetimlerine karşı halkları cesaretlendirmektedir.

Modern dünyada insanlar yaşamaya değer bir ortam bulamadıklarında, ölmeye kendilerini çok rahat adaya biliyorlar. Modern İslam topraklarında kendini feda etme eğilimleri çok kolay bir tercih haline gelebiliyor. Aslında yaşadığımız yüzyıl İslam dünyasında yeni, psiko-sosyolojik tahlillerin masaya yatırılması gerekiyor. İslam dünyası 2015’lere çok sürpriz değişimlerle girecektir.

Son olarak Suriye ve Mısır Tunus olur mu? soruna şu cevabı verebilir; Suriye, Mısır ve Ürdün yönetimi halklarına zeytin dalı uzatıp onların isteklerine kulak verip, haklarını verdiği sürece Tunus olma şansı yoktur. Aksi halde. Arap baskıcı liderlerinin sonu Saddam ve Bin Ali gibi olacaktır...

*Gezgin-İnsan Hakları Uzmanı
 

 

 



Bu haber 1,892 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,526 µs