En Sıcak Konular

Irak’ta Şii savaşları

0 0 0000 00:00 tsi
Irak’ta Şii savaşları Irak’ın petrol zengini güney eyaletinin kontrolü için verilen savaş kızışırken, Irak yönetimindeki Şii koalisyonu içindeki çatlaklar da su yüzüne çıkıyor. Merkezi hükümetin en büyük gelir kaynağı olan bu kritik bölgede şiddetin daha da artması kaçın

Protestocular eyalet merkezi Basra’da gösteri yaparken, Şii lider Mukteda El-Sadr da hükümetin ABD birliklerinin çekilmesi için bir takvim hazırlamayı reddetmesini protesto etmek amacıyla bakanlarını Irak ulusal hükümetinden çekti.

Basra ve Bağdat’taki Şiiler arasındaki bölünme baş gösterirken, Şii siyasi partilerin kurduğu hassas birlik de dağılıyor. Bu durum Washington için mühim sonuçlar doğuruyor. ABD öncülüğündeki işgalin gerçekleştiği 2003’ten bu yana Şiiler, önemli gruplar arasındaki tansiyonun nüksetmesine rağmen birliği korumayı amaçladılar. Böylece nüfusun %60’ını oluşturan Şiiler hükümeti kontrol altına aldılar.

Ancak Şii siyasi partiler hem merkezi hükümette, hem de güneydeki merkez bölgelerindeki bazı kilit konularda giderek ayrılmaya başlıyorlar. ABD içinse tehlike yüksek; çünkü kırılgan Şii ittifakındaki ihtilafın artması Bağdat’taki tansiyonu düşürmeyi amaçlayan güvenlik planının uygulanmasını iyice güçleştirecek. Aynı zamanda bu ihtilaf, kargaşanın tırmandığı güney eyaletlerinde İngiliz kuvvetlerinin giderek çözülmesine yol açıyor.

Sadr’ın hükümetten çekilmesi, Washington’un güvenlik planına destek vermek için daha da güçlenmesi gereken Nuri El-Maliki hükümetinin elini zayıflattı.

Sadr’ın güçlü askeri kuvveti Mehdi Ordusu şimdiye kadar sessiz kalmayı, güvenlik harekatında ABD ve Irak güçleriyle çatışmamayı tercih etti. Ancak Sünni isyancılar Şii hedeflerini vurmaya devam ettiği sürece Mehdi Ordusu’nun bu saldırılara daha ne kadar cevap vermeyeceği de belirsiz; ki böyle bir intikam hareketi ABD öncülüğünde yatıştırılmak istenen mezhep çatışmasını iyice körükleyecektir.

Öte yandan Sadr’a sadık hizipler ülke petrolünün büyük kısmının gemilerle dünya pazarına gönderildiği Irak’ın tek liman kenti olan Basra’nın kontrolü için de aktif biçimde mücadele ediyor. Dün Basra’daki eyalet konseyi binasına yürüyen bini aşkın kişi, yolsuzluk ve temel hizmetleri sağlayamamakla suçladıkları eyalet valisinin istifasını istedi.

Gözlemcilere göre bu talebin altında yatan sebep, bölgenin zengin petrol endüstrisini ve stratejik konumunu kontol altına almak isteyen birkaç güçlü Şii grubun tırmanan mücadelesi idi. Protestolar önümüzdeki günlerde de sürecek, gösterileri organize edenler hükümet binasının önüne çadır kurdular ve vali görevinden istifa etmedikçe bina önünden ayrılmayacaklarını söylediler.

Basra üzerindeki bu mücadele, birkaç Şii grubunun su, elektrik, sağlık gibi temel hizmetlerin sağlanmasını bir kenara bırakıp neden güç ve menfaat peşinde olduğunu mühim bir örnekle anlamamızı sağlıyor. “Yüzyıllardır -2003 işgaline kadar- Şiilik Irak’ta hiçbir güce sahip olmadı; ihtilallerin ve ayaklanmaların halkı oldu Şiiler” diyor parlamentonun güçlü Şii üyesi Humam Hamoudi. Bağlı bulunduğu mezhebin nüfusça azınlıkta kalan Sünnilerin yönetimine karşı giriştiği mücadelenin uzun hikâyesine atıfta bulunuyor ve ekliyor: “Basra, Şiiliğin etkili bir yönetim kurup kuramayacağının test edildiği yer.”

Bu eyaleti kimin yöneteceği üzerinde yoğunlaşan rekabet, 2003’te İngiliz kuvvetlerinin güney bölgesine girmesinin hemen ardından başladı, 2005 yerel seçimleri sırasında iyiden iyiye kızıştı. Büyük Şii partiler Bağdat’ta birleşirken, burada başa baş bir mücadeleye girdiler. İslami Devrim Yüksek Konseyi (İDYK) -Saddam döneminde faaliyet gösteren İran merkezli güçlü ve silahlı bir parti- mecliste en çok sandalye kazanan parti oldu. Sadr hareketiyse yabancı işgali altında yapılan seçimleri boykot etti ve dolayısıyla meclise giremedi. Fakat buna rağmen Sadr eyalet meclisi içerisinde önemli sayıda destekçiye sahip. Fadhila adındaki bir başka Şii parti, seçimlerden ikinci çıktı. Fadhila küçük gruplarla birleşerek İDYK’yı devre dışı bıraktı ve kendi adamı olan Muhammed El-Waeli’yi Basra valiliğine tayin etti.

Meclis ve vali arasındaki güçler dengesi Basra’daki güvenlik güçlerine de yansıyor. Güvenlik kuvvetleri rakip Şii grupların emirlerini yerine getiren militanlarla dolu hale geldi. Suikast ve işkence o kadar yaygınlaştı ki, Maliki geçen yıl Basra’yı olağanüstü hal statüsüne aldı. Bağdat tarafından hazırlanan bir düzenleme ile hükümet özel bir komite aracılığıyla Waeli’nin yetkilerini sınırlandırmak istedi.

Şiddetin ve güç mücadelesinin büyük bölümü burada, petrol kaçakçılığının merkezinde cereyan ediyor. Petrol ürünlerinin kaymağını yemek isteyenler Basra’nın yeraltı dünyasında dolaşıyor. Zengin bir tüccar aileden gelen Waeli, kendisine bağlı Petrol Koruma Kuvvetleri ve petrol ticaretinde aktif olarak çalışan kardeşi aracılığıyla petrol endüstrisinde söz sahibi olmak istiyor. Bu da Waeli’ye, petrol endüstrisine kendi adamlarını sokmak isteyen Sadr’ın Mehdi Ordusu da dahil pek çok düşman kazandırıyor.

Fadhila partisinden Bağdat Parlamentosu üyesi Bassem Şerif ise Waeli’nin petrol güvenliğini geliştirdiğini ve Fadhila’yı zayıflatmak isteyen partiler tarafından haksızca eleştirildiğini söylüyor. Geçtiğimiz yıl federal Petrol Bakanlığı üzerindeki kontrolünü kaybeden Fadhila, temsil adaletsizliği gerekçesiyle üyelerini parlamentodaki Şii koalisyonundan çekti. Şerif diğer Şii partiler için, “Bize eşit davranmıyorlar” dedi.

Geçtiğimiz ay -gittikçe bölünen ve Sadr’ın başında bulunduğu emir-komuta zincirinden kopmaya başlayan- Mehdi Ordusu’nun yerel kuvvetleri Fadhila’nın Basra’daki merkez binasını kuşattı ve valilik konutuna saldırı girişiminde bulundu, Fadhila’ya bağlı militanlarla çatışmaya girdi. Bu çatışmanın en önemli sebebiyse Fadhila’nın kendisine bağlı bir bürokratı yerel elektrik departmanına tayin etmek istemesiydi.

Sadr’ın partisi eyalet meclisinde asndalye sahibi olmasa da yerel emniyet teşkilatı ve hükümette önemli bir temsil gücüne sahip. Sadr hareketi yeni bir yerel seçim yapılmasını istiyor, böylece sokaktaki kuvvetini eyalet meclisine de yansıtmayı bekliyor. Seçimlerin yenilenmesi halindeyse -ki bu sonbahar yapılması ihtimali yüksek- Fadhila meclisteki sandalyesinin bir kısmını Sadr hareketine, bir kısmını da halihazırda en güçlü parti olan İDYK’ya kaptıracak gibi gözüküyor. Basra üzerindeki kontrolün kaybedilmesi Fadhila’nın ulusal düzeydeki gücünü de zayıflatıyor.

Beyaz sarıklı Şii din adamlarıyla birlikte yapılan ve valiye duyulan öfkeyi seslendiren dünkü yürüyüş gibi protestolar seçimler yapılmadığı sürece devam edeceğe benziyor.

Waeli geri adım atmaya niyetli olmadığını, meclise kendisini düşürmeye yetecek çoğunluğun bulunmadığını belirtiyor. Sadr hareketinin bir üyesi olan Akil El-Bahadli ise bu “barışçıl öfkenin” talepleri yerine getirilene kadar devam edeceğini söylüyor.

Şimdiye dek Basra’nın petrol altyapısı Irak’ın kuzeyinde sıkça rastlandığı gibi ciddi bir sabotaja maruz kalmadı. Petrol üzerindeki büyük rekabete kilitlenen tüm Şii gruplar düzenli petrol akışında pay sahibi olduğunu, dolayısıyla da pay almaları gerektiğini iddia ediyor. Üst düzey bir İngiliz askeri yetkilisi, “Bu da bir pastadan pay kapma savaşı” diyor: “Ve herkes rasyonel davranıyor. Tüm gruplar en büyük payı kapmak istiyor.”

ADAM Çeviri grubu iyibilgi.com için çevirdi
(WSJ, 17 Nisan 2007, Philip Shishkin)



Bu haber 308 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,533 µs