En Sıcak Konular

Baran tekrar sahnede

8 Aralık 2010 14:40 tsi
Baran tekrar sahnede Darbe planları çerçevesinde adından sık sık bahsedilen Amerikan düşünce kuruluşu Hudson Enstitüsü'nden Zeyno Baran, hem WikiLeaks belgelerini, hem eksen kayma iddialarını yorumladı.

Baran'ın Akşam gazetesinde yayınlanan söyleşisinden ilgili kısım:

- Türkiye, WikiLeaks belgelerini nasıl değerlendirmeli? ABD-Türkiye ilişkisi etkilenir mi?

Dünya bu belgeleri konuşuyor ve daha aylarca konuşacak. Çünkü sürekli yeni belgeler çıkıyor. En problemli nokta, ABD'li diplomatlarla konuşup bazı özel bilgi ya da düşüncelerini paylaşan kişilerin isimlerinin ortaya çıkması. Belgelerin yanlış ve yalan olduğunu söylemek durumundalar. ABD'den farklı bir açıklama gelmeyecektir çünkü bu kişilerin kendilerini savunma ihtiyacını anlayışla karşılarlar. Elçilik elemanlarının yaptıkları yorumlarla hükümet içinden bir kaynağın verdiği bilgi, yorum arasında önemli farklar var. WikiLeaks, ABD yönetimini daha önce Irak ve Afganistan'la ilgili belgelerle zora sokmuştu. O nedenle ABD yönetimi tarafından sızdırıldığını söyleyenler herhalde belgelerin içeriğini, ABD'nin ve WikiLeaks'in nasıl, ne amaçla hareket ettiğini sanki pek bilmiyor.

- Bazı eski Türk diplomatlar belgelerin çok önemli olduğunu söylerken, bazıları ise içini boş bulup, ilişkilerimizi etkilememesi gerektiğini belirtiyor.

Belgeler Amerikan diplomasisine büyük zarar verdi, vermeye devam edecek. Belgelerde Amerikan yönetimlerinin hangi konulara nasıl baktığını görebiliyorsunuz. ABD'nin diplomatik kartları masaya açık olarak koyulmuş durumda. Diğer ülkelerinki hala kapalı. ABD'nin düşmanları ya da rekabet içindeki ülkeler için avantajlı durum ortaya çıktı. Ancak bu belgeler Amerika'nın sanıldığı gibi komplo teorileri üzerine politikalar yaptığı ya da art niyetli siyaset ürettiği tezlerini çökertiyor. ABD'nin genelde dünya barışı için çalıştığını, demokratik yollarla seçilmiş hükümetlerle işbirliğini temelde tuttuğunu gösteriyor.

BATI, 'TÜRKİYE NEREYE GİDİYOR' DİYE SORUYOR

- Türkiye'nin eksen kayması yaşadığı, Doğu'ya daha yakın bir strateji izlediği düşünülüyor?

Eksen kayması lafı Türk hükümetini çok kızdırıyor, bunun asla olmadığını birçok kez belirttiler. Ancak dışarıdan görünen öyle değil. Batı ve özellikle Washington'ın önem verdiği konularda, Ankara farklı bir noktada duruyor gibi göründüğünden, Türkiye'nin nereye gittiği sorusu gündeme geliyor. Bazı konularda Ankara'nın tutumunu anlamak için 'eksen Doğu'ya kayıyor' demek yetersiz, İslami ideoloji de var işin içinde.

- Nasıl bir ideolojiden bahsediyoruz?

Türk hükümeti insan hakları konusunda çok hassas olduğunu, masumların öldürülmesi gibi konularda haklının yanında olduğunun altını çiziyor. Bunu genelde İsrail, Filistinlileri öldürdüğü zaman dile getiriyor. Ancak aynı hassasiyeti Sudan için göstermiyor. Tüm dünya bir katliam olduğunu söylerken Türk hükümeti aksini söylüyor. Orada da masum insanlar var ki çoğu Müslüman, 'Türkiye İslamcı bir yönetim olduğu için mi susuyor' diye soruluyor. İran'da rejim muhalifleri işkence görürken neden Ankara'dan ses çıkmıyor? Bunlar Ankara'nın izlediği pek çok olumlu politikalarla bir arada ele alındığında kafa karıştırıyor.

'BAĞLANTISIZLARLA YAKINLAŞMA' İDDİASI
- Washington'da bunlar mı konuşuluyor?

Gittikçe daha çok konuşulmaya başlayan, Türkiye'nin giderek sadece trans-Atlantik konsensüsün içinde olmak yerine, Rusya, Brezilya, Çin, İran gibi Batı normlarının dışında hareket eden, yükselen güçlerin yanında yer almaya çalışması. BM'de oluşan yeni 'bağlantısız hareket' içinde kendine önemli bir yer bulmaya başlaması. Tabii Türkiye yıllardır Batı'nın parçası ve dönüşüm bir-iki yılda olacak şey değil. Ama 10 yıl sonrasını düşünürseniz, Türkiye'nin hem Batı'nın tam parçası hem de bağımsız hareket eden ülkelerle ilerlemesi zor görünüyor. Türkiye hangi tarafta yer alacağına karar vermeli.

-İran'la ilişki nedeniyle ABD sert denebilecek bir uyarıda bulundu. İran gerçekten bir tehlike mi?

İran şu andaki yönetimi nedeniyle bölge ülkeleri ve ABD'nin de gördüğü üzere ciddi tehlike. Hamas ve Hizbullah'ı silahlandırıyor, radikal İslamcılığı yayıyor. Elinde nükleer güç de olursa, o zaman baş edilmesi çok zor bir ülke olacak. Şimdiye kadar Türk basınında çıkan yazılarda, sanki İran'la tek problem yaşayan İsrail'miş gibi bir hava vardı. Oysa WikiLeaks'te çıkan belgelerde, pek çok bölge ülkesinin de İsrail, ABD ve Avrupa ülkelerinin endişelerini paylaştığını görüyoruz. Hatta Suudilerin neredeyse İsrail kadar ABD yönetimine İran'a karşı gerekirse güç kullanılması telkininde bulunduğu ortaya çıktı.

Devamı için tıklayın



Bu haber 1,182 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,766 µs