En Sıcak Konular

Derin Wikileaks operasyonu

1 Aralık 2010 09:24 tsi
Derin Wikileaks operasyonu "Video komplosuyla CHP'yi biçimlendiren irade, AK Parti'yi Wikilieaks üzerinden tasfiye veya etkisizleştirme senaryosuna can suyu katabilir."

Ortalığa saçılan yüzlerce sayfalık Wikilieaks belgelerini okuduktan sonra cevap bulmamız gereken en kritik soru, budur. Bunun için daha özel ve ilave bilgilere ihtiyaç olduğunun altını çizmeliyim. Ortalık toz dumanken, hele elimizde ciddi ve sağlam fazlaca veri yokken yapacağımız yorumlar, bizi yanlış kulvara sürükleyebilir.

Zira 251 bin 287 belgenin sadece 226’sı açıklandı. Diğer belgeler ortalığa döküldükten veya bu operasyonun perde gerisine ilişkin ipuçlarına ulaştıktan sonra daha sağlıklı analizler yapma imkanı olacaktır.

Ne var ki, ilk işaretler, Amerika’daki Neoconlar, İsrail lobisi ve küresel sermayenin merkezini oluşturduğu, kişisel olarak “Global Ergenekon” olarak tanımladığım, isteyenin “Derin NATO” gibi farklı isimler verebileceği bu küresel aktörün, Wikilieaks üzerinden kalkıştığı büyük bir operasyonla karşı karşıya olduğumuz izlenimi doğuruyor.

Bu perspektiften bakıldığında, operasyon üç boyutlu algılanabilir. Birincisi Obama’ya istikamet verme ve zaman içinde etkisizleştirme, ikincisi küresel rekabetin oyun sahası Avrupa/Asya/Ortadoğu düzleminde kartları yeniden dağıtma, üçüncüsü bölgesel güç olan ve küresel oyuncu gibi davranan Türkiye’yi hizaya getirme çabası olabilir.

Muhatap tüm ülkelerin yüzlerine doğrudan söylenemeyen ne varsa Wikilieaks aynasından yansıtılmış gibi...

Seçilmiş belgeler

Avrupa’nın güçlü aktörleri Fransa, Almanya ve İtalya’nın liderlerine yönelik çirkin tanımlamalar yapılıyor.

Son dönemde etkilemekte zorlandıkları ve Türkiye ile birlikte hareket etmeye başlayan Suudi Arabistan ile Ürdün, İran’ın önüne atılıyor.

Rusya ile stratejik enerji politikaları geliştirmeye çalışan Azerbaycan, Türkiye’nin hedef tahtasına konuyor.

Türkiye’deki kurumlar (Çankaya-hükümet-ordu) arasında çatışma körüklenerek yeni bir iktidar krizi yaratılması planlanıyor. Bu senaryo, isimsiz kaynaklara dayalı yolsuzluk dedikodularıyla zenginleştiriliyor.

Bu küresel derin yapının hazmedemediği ve Bush gibi tümden kontrol edemediği Obama ise itibarsız bir lider haline getirilmek isteniyor.

Belgeler, daha doğrusu diplomatik dedikoduların yer aldığı metinler öyle seçiliyor ki, her biri birer strateji ürünü. İşin garip tarafı, bu belgeleri Irak’ta görev yapan istihbarat eri Bradley Manning’in siteyi yöneten Julian Assange’a sızdırdığı, bu zatın da tüm engellemelere rağmen bunları yayınladığına inanmamızı bekliyorlar.

Türkiye’deki uzantısı

Bir başka gariplik, Türkiye’deki sazanlar hemen oltaya takılıyor. Daha doğrusu, durumdan vazife çıkarıyorlar. Ya da işareti alıyorlar. Albay Dursun Çiçek’le ilgili çok sayıda bilirkişi raporuna rağmen itiraz edenler, isimsiz iki kaynağın dedikodusu üzerinden üretilen diplomat kriptosuna dört elle sarılıyor.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bile “Bu belgeler çok önemli. Kimse önemsiz diyemez. Bir ekip kurup belgeleri inceleyip tasnif edip kamuoyuna açıklayacağız” diyebiliyor. Ne yazık ki, çok önemli dedikleri diplomat dedikodularında CHP ile ilgili yapılan “bir grup gürültücü” sıfatına dört elle sarılırcasına...

Diğer taraftan bu belgelerin tümden Amerika’ya rağmen yayınlandığı, bu ülkenin karizmasının çizildiği ve mahcup duruma düştüğü yolundaki yorumlar bana çok safça geliyor. “Bu belgeler bize ve müttefiklerimize yönelik saldırıdır” diyen ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un yorumu ve Türkiye’den özrü, bir yerde samimi bulunabilir.

Ancak, tecrübeli bir diplomatın ifadesiyle, ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlığı arasındaki görüş ayrılığının iki düşman ülke arasındaki farklılıklar kadar keskin olduğu hesaba katılırsa, çatışmanın boyutu daha iyi görülebilir.

Pergelin hareketli ayağının açısını daraltıp seçilmiş belgelerdeki Türkiye’ye ilişkin mesajların ortak yönlerini dikkate alırsak, bu yönde yapılacak yorumlar çok abartılı olmaz sanırım. Video komplosuyla CHP’yi biçimlendiren irade, AK Parti’yi Wikilieaks üzerinden tasfiye veya etkisizleştirme senaryosuna can suyu katabilir.

Şamil Tayyar / Star'daki köşesinden ilgili kısım



Bu haber 1,269 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,643 µs