iyibilgi zoom iyibilgi zoom

En Sıcak Konular

Niyetiniz diyetse, dikkat!

0 0 0000 00:00 tsi
Niyetiniz diyetse, dikkat! 39 bin kişi incelenerek yapılan geniş kapsamlı bir araştırma, diyetlerin insana büyük zararlar verdiğini açıkça ortaya koydu. Bu zararlar neler? Diyet yapmak neden zararlı? iyibilgi, sizin için araştırdı. iyibilgi zoom

California Üniversitesi, bugüne kadar diyetler konusunda yapılmış en geniş kapsamlı araştırmayı yayınladı. Araştırma 4 yılda tamamlandı. 39 bin kişi incelendi...

Bu araştırmaya göre

* İster karbonhidrat ve ister protein olsun, diyet yapanların vücut ağırlıklarının yüzde 5’i ila yüzde 10’unun kaybediyor.

* Ancak 3’te 2’si kısa sürede verdikleri kiloya yeniden ulaşıyorlar. Bu kişilerin yüzde 30’u ise ilk kilo seviyelerini dahi aşıyor.

* Diyet yapmak bağışıklık sisteminin dengesini bozuyor ve vücudu hastalıklara daha duyarlı hale getiriyor.

* Aniden kilo verip almak tansiyonu ve kalbi olumsuz etkiliyor. Kalp krizi yüzde 30 artıyor... Felç riski de yüzde 20 seviyesinde yükseliyor.


Hayykitap tarafından okuyucularla buluşturulan Serkan Yimsel imzalı  "Doğru Beslenme ile İlgili Yanlış Bildiklerimiz" isimli kitapta yer alan "Standart diyet yanlışı" başlıklı yazıda, diyetin neden zararlı olduğu bakın nasıl anlatılıyor...


“Standart”, “ortalama”, “genellikle” ya da “normal koşullarda” gibi sözcükler, hayatı basitleştirdiği için insanoğlu tarafından çok sevilir. Son zamanlarda ne yazık ki sağlık ve diyet sektörü de bu durumdan nasibini almış bulunmaktadır. Bunun en güzel örneği, standart besin piramitleridir. Uzmanlar, bu besin piramitlerindeki makro besin dengesini ve toplam kalori miktarlarını örnek alırsak sağlıklı olacağımızı ve istediğimiz vücut kompozisyonuna (yağ yüzdesine) kavuşacağımızı vaat etmektedirler. Çözüm gerçekten de bu kadar kolay mı?

Egzersiz ve beslenme uzmanı Craig Burris ve Texas Üniversitesi öğretim üyesi Geoffrey Grant, besin piramitlerinin tarafsız bilim ve tüketici sağlığından çok ekonomik çıkarlara dayanılarak geliştirildiklerini öne sürmektedirler. Her ne kadar bu piramitler egzersiz oranının artırılması ve tıkıntı ‘fast food’ gıdalarının azaltılması gerektiği gibi yararlı önerilerde bulunsa da, yapısal olarak tamamen tarım ekonomisini geliştirme ve tahıl satışını artırma amacıyla tasarlanmışlardır.

Bu nedenle en modern besin piramitlerinin bile ilk basamağı, yani bizlerin en çok tüketmesi gereken besin gruplarının bulunduğu basamak, tahıllı besinlerle doludur. Bazı besin piramitleri günlük yenilen toplam besin miktarının neredeyse yüzde 70’inin tahıllardan gelmesi gerektiğini öne sürmektedirler ki bu oran bırakın dengeli olmayı, birçoklarına göre aşırıdır.

Bu aşırılığın nedenlerinden birisi, insanoğlunun evriminin basamakları göz önüne alındığında tahılların oldukça küçük bir dönemde tüketiliyor olmasıdır.

Kaynaklar ilk memeli türlerinin 60 milyon yıl, ilk insan türlerinin ise 2,5-3 milyon yıl kadar önce yeryüzünde bulunduğunu, sistemli tarımın ise son 5.500-6.000 yıl önce başladığını belirtmektedir. Bu nedenle sindirim fizyolojisi ve genleri, tarımın başlamasından çok daha önce gelişmiş olan, doğal besinlerinin çoğunluğunu et, balık, sebzeler, kök sebzeleri, meyveler ve yemişlerin oluşturduğu biz insanların bu kadar kısa sürede tahıllara adapte olup besin piramitlerinin öğütlediği gibi günde 6-11 porsiyon tahıl tüketmeye başlaması sizce normal midir?

Tahıl ağırlıklı bir diyet ile ilgili olarak diğer husus, günümüz modern teknolojisinin tahıllara yaptıklarıdır. Dr. Joseph Mercola’ya göre tezgâhlarda satılmakta olan tahıllı gıdaların yüzde 95’inden fazlası aşırı derecede işlemlerden geçirilmiştir. Bu da onların un ve şeker içeriklerini yükseltirken, zaten limitli durumda bulunan besleyiciliklerini daha da düşürmektedir.

Metabolizmamızın işlenmiş tahıl ve şekere verdiği ilk cevap, kan şekerimizin ani olarak yükselmesidir. Kan şekerindeki bu yükselme, pankreasın insülin hormonunu salgılayarak onu düşürmeye çalışmasına yol açar. Aniden yükselen ve sonra aniden düşen kan şekeri, en fazla iki saat içerisinde yeniden acıkmamıza neden olur. Özellikle hızlı bir metabolizmaya sahip bireylerde bu durum metabolizmayı daha da hızlandıracağı için şişmanlık, diyabet ve benzeri kronik hastalıklara zemin hazırlayabilecektir.

Tıpkı tek bir beden elbisenin, her vücuda uymayacağı gibi, tek bir beslenme programı da her bireye uyamaz. Modern diyet endüstrisine ait çok satan diyet kitaplarının ve beslenme uzmanlarının okullar, öğrenci yurtları, hastaneler ya da cezaevleri için hazırladığı diyet programlarının ortak hatası, bu önemli gerçeği göz ardı etmeleridir.


Genetik, coğrafi, iklimsel ve kültürel nedenlerden dolayı bir birey başka bir bireyden biyokimyasal ya da metabolik düzeyde farklıdır. Bu farklı faktörlerden ötürü her bir insanın farklı makro besinlere (karbonhidrat, protein ve yağlar) karşı salgıladığı enzimlerin, mide asitlerinin, safra sularının ya da bağırsak bakterilerinin miktarı, dolayısıyla sindirim sisteminin işleyiş biçimi farklı farklıdır.

Bu nedenle aynı diyet protokolü bir insanda uzun ve sağlıklı bir yaşamın tohumlarını atarken, başka bir insanda ciddi bir hastalığa neden olabilir. Tıpkı Romalı filozof Lucretius’un zamanında dediği gibi: “Bir insanın besini, bir başka insanın zehirdir.”

www.iyibilgi.com



Bu haber 500 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    2,955 µs