En Sıcak Konular

İttifak suya düştü

18 Kasım 2010 17:42 tsi
İttifak suya düştü "CHP ile BDP arasında ittifak olabilir mi?" tartışmasına CHP lideri Kılıçdaroğlu'ndan net bir yanıt geldi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘solda ittifak’ çağrılarını "Bizim herhangi bir ittifak arayışımız da yok bir çağrımız da yok" şeklinde değerlendirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bilkent’teki Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi’ndeki gazilerle bayramlaşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu "Solda ittifak çağrıları var bu çağrıları nasıl değerlendiriyorsunuz?"şeklindeki bir soruya "CHP olarak bizim görüşümüz belli biz tek başına iktidar olmak istiyoruz. Herhangi bir ittifak arayışımız da yok. Bir çağrımız da yok. Siyasi partiler çağrı yapabilirler, bunlara saygı göstereceğiz, onlar kendi düşüncelerini aktarabilir. Ama bizim düşüncemiz, CHP’nin tek başına iktidar olması için halka gitmek, halk ile kucaklaşmak. Söylemlerimizi toplumun kılcal damarlarına aktarmak, bizim amacımız bu" karşılığını verdi.

-ÖZDALGA’YA YANIT-

Kılıçdaroğlu, AKP Ankara Milletvekili Haluk Özdalga’nın CHP’yle ilgili sözlerinin sorulması üzerine "Kişilik sorunu olanlara benim yanıt vermem doğru olmaz" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin türbanla ilgili sözlerinin hatırlatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan’a defalarca çağrı yapıldı ama Başbakan bu konuları gündemine pek almak istemiyor. O, öyle anlaşılıyor ki gündeme seçim sırasında alacak, seçimlerde malzeme olarak kullanacaktır" diye konuştu.

-"BİZ KUVAYI MİLLİYE’DEN GELİYORUZ"-

Kılıçdaroğlu, Ahmet Kaya ve Yılmaz Güney’in mezarlarını ziyaret etmesiyle ilgili bir soruya ise şu karşılığı verdi:

"Bizim çizgimiz bellidir. Biz Kuvayı Milliye’den geliyoruz. Ulusal bağımsızlık savaşını veren kadroların kurduğu bir partiyiz. Biz sanata ve sanatçıya her zaman saygı duymuşuzdur. Onların görüşlerine katılmayabiliriz, görüşlerini benimsemeyebiliriz ama sanatına ve sanatçıya saygı duymak zorundayız. Onlar bizim ülkemizin bir parçası, bizim kültürümüzün bir parçası. Hatırlayın Nazım Hikmet, yıllar yılı, ’vatan haini’ ilan edildi. Türkiye’ye cenazesi bile getirilmedi. Cesaret bile edilemedi. Kimse Nazım Hikmet’in mezarını ziyarete bile gidemiyordu. Korkarak, kaçak olarak gidebiliyordu. Şimdi bakın en sağcısından en solcusuna kadar Moskova’ya her giden Nazım Hikmet’in mezarını ziyaret ediyor. Gidenlerin hepsi Nazım’ın siyasi düşüncesini benimsiyorlar mı? Hayır ama sonuçta, o bizim ülkemizin bir parçası, bizim kültürümüzün bir parçasıdır. Sinema sanatına damga vuran bir sanatçımız var, müziğimize damga vuran bir sanatçımız var. Biz bunları öne çıkarmak istiyoruz. Sanat ve sanatçı dünyanın her tarafında aykırı insanlandır. Aykırı insanların düşüncelerini benimsemesek bile onların ortaya koyduğu eserler, bizim kültürümüzün bir parçasıdır. Biz, bu kültürümüzün bir parçası olan bu eserleri, radyolarda çalıyoruz, televizyonlarda müzik olarak kullanıyoruz. Sinema var, ödüller alınmış. Her ülke benim daha fazla sanatçım olsun diye çaba harcıyor. Bizse ’acaba sanatçıları nasıl yok edebiliriz’ gibi bir düşünce içine girersek bu doğru değil."

-"ONLAR BAŞKA ÜLKENİN İNSANLARI MI?"-

Kılıçdaroğlu Cumartesi günü Diyarbakır’a yapacağı ziyaretle ilgili "Diyarbakır gezisini, özellikle Başbakan’ın eleştirilerinin ardından gerçekleştiriyor olmanızın özel bir anlamı var mı?" sorusuna da şu yanıtı verdi:

"Şanlıurfa’ya gidiyorum. Uçak önce Diyarbakır’a indiği için Diyarbakır’a gidiyorum. Yurttaşlarla beraber olacağız. Bayramlaşacağız onlarla. Yani onlar başka bir ülkenin insanları mı? Bizim insanlarımız. Beraber gideceğiz, bayramlaşacağız. Belki bana sitem edecekler, kızacaklar, hoş geldin diyecekler, belki birisi bana çay, kahve ısmarlayacak. Sayın Başbakan demiyor muydu ’Siz Sivas’ın öte tarafına geçemiyorsunuz’ diye. Her tarafına gidiyoruz. Eğer birileri Sivas’ın öte tarafına geçemiyorsa bu ülkede, önce Sayın Başbakan’ın dönüp kendisine sorması lazım. Neden bu ülke bu hale geldi diye. O yönetmiyor mu? Hem yöneteceksiniz, hem şikayet edeceksiniz? Doğru değil. Bizim şikayet etme hakkımız var. Çünkü biz yönetmiyoruz. Onların yönetme güçleri var, yönetiyorlar. Şikayet etmeye hakları yok. Türkiye’nin her karış toprağına siyasetçinin gitmesi, kendi yurttaşlarıyla seçmen kitlesiyle bir araya gelmesi, konuşması lazım. Bizim yaptığımız da bu."



Bu haber 851 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,106 µs