En Sıcak Konular

Örtü kavgası: Neden düğümlendi?

20 Ekim 2010 16:02 tsi
Örtü kavgası: Neden düğümlendi? Başörtüsüyle ilgili uzlaşı turları duvara çarptı. CHP, Kılıçdaroğlu’yla başlayan değişim söylemini bir kenara bırakarak “karartma operasyonu” suçlaması yaptı. Konuya kapatma davalarıyla ünlü Yargıtay da müdahil. Üniversitelerde neredeyse

Evet, Türkiye değişiyor. Ancak bu kadar da kolay değil. Yıllanmış sorunlar çözüme doğru giderken tüm ülkeyi sancı kaplıyor. Aslında sorun olmayan konular büyük siyasi krizlere evrilebiliyor.

12 Eylül referandumu Türkiye’ye yeni bir soluk getirdi, buna şüphe yok.

Örneğin yaklaşık 30 yıldır Türkiye’nin başını ağrıtan, genç kızları üniversite kapılarından çeviren başörtüsü sorunu tılsımlı bir değnek dokunmuş gibi aniden çözülüverdi. En azından pratikte… Artık daha çok üniversitede başörtülü genç kızların eğitim haklarından yararlanabildiğini biliyoruz. Bir süredir bilinen bu gerçek YÖK’ün İstanbul Üniversite’sine gönderdiği “öğrencileri dersten çıkarmayın, tutanak tutun” yazısıyla da resmiyete dökülmüş oldu.
 
Sorun böylece çözüldü derken devreye yeniden siyasiler girdi. Hem de ne giriş.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun referandum öncesinde “bu sorunu biz çözeriz” sözleri siyasette olumlu bir hava yaratmıştı. 12 Eylül sonrasında CHP, YÖK’ün yukarıda belirtilen kararına verdiği olumlu tepkiyle “değişiyoruz” mesajını güçlendirdi.

CHP’nin bu tavrına Erdoğan da kayıtsız kalmadı. Erdoğan, “madem öyle, gelin hep birlikte çözelim” dedi.

Ancak AK Parti yönetimi başörtüsüyle ilgili “öncü” rolü oynamak istemedi. Çünkü partiyle ilgili açılan kapatma davasında tam da bu olmuştu. AK Parti’yle MHP başörtüsüyle ilgili bir düzenleme yapmış, kapatma davası Ak Parti’ye açılmıştı.

Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın, tartışmaların ilk başladığı günlerde, “o tuzağa düşmeyiz” şeklinde dile getirdiği endişe, bu gerçeğe dayanıyordu.

Ancak CHP’nin başörtüsüyle ilgili hamleleri, Erdoğan’ı tavır almaya itti. CHP’nin dönüştüğü, uzlaşı içerisinde davranacağı düşüncesiyle “partiler arası görüşmeler yapalım” önerisi ortaya çıktı. CHP’nin önünde iki seçenek vardı. Ya görüşmelere olumlu yaklaşarak çözüme ortak olacak, ya da sürece karşı çıkacaktı. Böylece ya bu sorun uzlaşıyla çözülecek ya da CHP’nin özgürlükler konusunda samimi olmadığı ortaya konacaktı.

Bugün bu görüşmeler başladı. Ve sonuçlar ilk toplantıda alındı. CHP, AK Parti heyetiyle görüşmede “YÖK değişmeden, barajlar düşmeden, başörtüsü kamusal alanın dışına itilmeden uzlaşma olmaz” mesajı verdi. Yani görüşmeler kilitlendi.

Erdoğan bu süreçte risk aldı. Yargıtay’dan yapılan açıklamada olduğu gibi bu risk Anayasa Mahkemesi ve HSYK’da yapılan değişikliklerle de körüklenen yargının öfkesini partisinin üzerine çekmek, kapatma davası için gün sayanların ekmeğine yağ sürmekti. Bu riskin gerçekliğe dönüşüp dönüşmeyeceğini yakında göreceğiz.

CHP lideri Kılıçdaroğlu ise bu süreçte giderek liderliği sorgulanan isim haline geldi. Çünkü CHP yönetimi adına açıklamayı Kemal Anadol yaptı. Anadol, Baykal döneminde sık sık sahne alarak sert açıklama yapmasıyla meşhur bir isim. Başörtüsü konusunda söyledi “karartma operasyonu” değişim geçirmeye çalışan CHP’nin söyleminde bile henüz bir değişiklik olmadığı yorumlarına yol açıyor.

Cumhurbaşkanı Gül’ün resepsiyonuna katılıp katılmama tartışmaları sürerken CHP’den Kılıçdaroğlu’nun üslubuna ters açıklamaların artarak gelmesi, partide bazı şeylerin yanlış gittiği gerçeğini ortaya çıkarıyor.

Siyasiler karışmasaydı, aslında bu sorun çözülmüş vaziyetteydi… Siyasiler, bu süreci daha da karmaşık hale getiriyor. Ancak, “bu sorunu biz çözeriz” diyerek yola çıkanların en kritik noktada geri dönüş yapmaması gerekiyor. Çünkü seçmen samimiyet sınav sonuçlarını bir bir not ediyor.

www.iyibilgi.com özel



Bu haber 1,003 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,602 µs