En Sıcak Konular

En pahalı askerlik: zorunlu askerlik

19 Ekim 2010 10:21 tsi
En pahalı askerlik: zorunlu askerlik "Bizim tercihimiz hangi yönde olacak? Profesyonel, iyi donatılmış ve müdahale gücü yüksek bir ordu mu, yoksa yüzbinlerce acemi eğitmekle boğuşan eski nesil bir ordu mu?"

Zorunlu askerlik ilk bakışta profesyonel ordudan daha ucuz gelse de uzun vadede en pahalı askerlik şeklidir: İlk olarak yüzbinlerce acemiyi eğitmek sanılanın aksine oldukça masraflı bir iştir.

 Çok sayıda subayı, altyapıyı, enerji ve zamanı acemilerin eğitimine ayırmanız gerekir. Bu süreç oldukça yıpratıcıdır, çünkü askere alınanlar genelde bu işe psikolojik olarak da hazır değillerdir. Buna bir de eğitimsizlik ve diğer sorunlar eklendiğinde karşınıza 3 ayda sadece aynı hizada yürümeyi öğrenebilen insanlar çıkar. Verilen emekler tam hedefine ulaşacakken terhis zamanı gelir ve yüzbinlerce asker yerini yüzbinlerce acemiye bırakır ve süreç yeni baştan başlar. Böylece ordu her seferinde pahalı ve yıpratıcı bir süreci tekrar tekrar yaşamak zorunda kalır.

Milyarlarca dolarlık israf

İkinci olarak askere alınan her bir kişi, en verimli çağında en verimsiz olabileceği bir iş için ekonomiden çekilen bir girişimci veya çalışan demektir. Askerlik çağı gelen genç 6-15 ay işinden ayrılmak zorunda bırakılmakta, geri döndüğünde ise askerlikte yaşadıklarından kurtulabilmesi bazı durumlarda 1 yılı bulabilmekte, bazen ise hiçbir şey eskisi gibi olamamaktadır. Böylece ekonomiden çekilme süresi 19-27 ay arasına kadar çıkmaktadır. Ayrım yapılmaksızın askere alma olduğundan ülkenin en iyi girişimcileri, mühendisleri, doktorları, hukukçuları vs. en verimli zamanlarını, nispeten en verimsiz işlerde geçirmek durumunda kalmaktadırlar. Zorunlu askerliğin bu açıdan ekonomiye verdiği zararı ölçmek zor olmakla birlikte, buna motivasyon kaybı da eklendiğinde ekonomiye maliyetin her yıl 10 milyar doların çok üzerine çıkabileceği görülür. Ekonominin yavaşlamasına ek olarak iş gücünü 15 aya kadar tecrübe veya eğitimden uzak tutmak ekonomide uzmanlaşmaya darbe vurmaktadır. Bilimsel araştırmalar göstermiştir ki pek çok kişi zorunlu askerlik nedeniyle mesleki veya diğer eğitimlerine ara vermekte, daha sonra ise beklenilen oranda eğitimine geri dönememektedir. Başka bir deyişle zorunlu askerlik olan ülkelerde aşçılar da mühendisler de hem daha az eğitimli, hem daha az tecrübelidir.

Zorunlu askerlik ekonomiden eksilttiği her bir kişi ile ekonomik canlılığı da azaltmaktadır. Profesyonelleşmede ise bir yandan iş sahipleri ekonomiye katkı sağlamaya devam ederek ordunun profesyonel asker ihtiyacını finanse etmektedir, hem de iş bulma ihtimali azalmış kişiler orduda iş bulmaktadırlar. Bundan bir de ordunun her seferinde acemileri eğitmek için harcadığı kaynakları çıkardığınızda kazanç her açıdan büyük artmaktadır. Kısacası zorunlu askerliği ekonomik gerekçelerle sürdürmenin hiçbir anlamı yoktur. Çünkü zorunlu askerlik dünyanın en pahalı askerliğidir. Zorunlu askerlikte asıl önemli kayıp ise askerlik mesleğinin etkili bir şekilde icra edilememesi, yani ordunun fonksiyonlarını yeterince icra edememesidir. Ordunun yarıdan fazlası mesleği askerlik olmayanlardan oluşunca etkili bir savunma yapılamamaktadır. Aklı evinde veya işinde olan, en tehlikeli görev yerlerinde dahi tezkere günü sayan kişiler kendilerini işlerine verememekte, uzmanlık gerektiren noktalarda kendilerinin ve arkadaşlarının hayatını tehlikeye atmaktadırlar. Günümüz dünyasında her meslekte uzmanlık ve profesyonellik aranırken insan hayatının en çok riske edildiği askerlikte bu özellikleri aramamak izah edilemez.

‘Amatörlerle’ terör mücadelesi vermek

Türkiye özeline bakıldığında zorunlu askerliğin gerekli olduğunu savunanların daha çok terörü gerekçe gösterdiğini görüyoruz. Oysa ki terör, savaşlardan çok daha karmaşık bir sorundur ve bu mücadele acemiler ile yapılamaz. Terörle mücadelede güvenlik güçlerinin teknik ve psikolojik hazırlıklarının tam olması gerekir. Böyle bir hazırlığı geçicilik hissi içindeki zorunlu askerlere sadece 3 ayda verebilmeniz mümkün değildir. Terörle mücadelede verdiğimiz kayıpların büyük bir kısmı ne yazık ki bu nedenle, yani yeterli hazırlıkların olmaması nedeniyle yaşanmaktadır. Acemiliklerinde çok az talim yapabilmiş askerler, bazen hiç bilmedikleri silahlarla en tehlikeli bölgelere sevk edilmekte, dünyanın en azılı ve en tecrübeli teröristlerine karşı, üstelik sürekli olarak vur-kaç saldırıları yiyen noktalarda askerlik yapmak zorunda kalmaktadırlar. Bu zorlu süreci ‘başarıyla’ atlatabilen, yabancı olduğu coğrafyaya ve şartlara alışabilen askerler ise terhislerini alarak sivil hayata geri dönmektedirler. Bugün Türkiye sokaklarında Cudi, Gabar ve hatta Kandil Dağı gibi yerleri avucunun içi gibi bilen taksi şoförleri, işçiler vs. dolaşıyor. Bu süreçteki israfı ve yanlışları daha da uzatmak mümkün. Ancak şurası kesin ki zorunlu askerlerle çağın gerektirdiği askerliği dahi yapamazken bu insanları bir de terör bölgelerine sürmek kayıpları arttırmaktan başka bir işe yaramaz. Zorunlu askerliğin sadece 6 ay olduğu Almanya’da bunu da kısa zamanda kaldıracaklarını söyleyen Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Guttenberg bakın ne diyor: “Son derece profesyonel, en iyi silahlarla donanmış ve esnek müdahale gücü olan bir orduda acemileri eğitmek için ne zaman bulabilirsiniz, ne de enerji”.

Ya bizim tercihimiz hangi yönde olacak? Profesyonel, iyi donatılmış ve müdahale gücü yüksek bir ordu mu, yoksa yüzbinlerce acemi eğitmekle boğuşan eski nesil bir ordu mu?

Sedar Laçiner / Star



Bu haber 710 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,688 µs