dört şartı | " /> dört şartı | "/>

En Sıcak Konular

Türkiye'nin kalkan için dört şartı

15 Ekim 2010 09:08 tsi
Türkiye'nin kalkan için dört şartı Füze kalkanı sistemini Türkiye’ye kurma isteğine Ankara’nın 4 çekincesi var:

ABD değil NATO kontrolü, sıkı savunma güvencesi, hiç bir komşuya tehdit olmadığı ve barış amaçlı olduğu anlatılsın...

Füze kalkanı sistemi, bir Amerikan projesi olarak dünyanın gündemine geldi. Amerika, Polonya veya Çek Cumhuriyeti gibi, tek başına kendisine “hayır” diyemeyecek ülkeler ile yürüttüğü ikili temaslar sonucunda bu iki ülke üzerinden projesini yaşama geçirme şansı yakaladı. Anlaşmalara göre sistemin füzeleri Polonya, radarları da Çek Cumhuriyeti’nden kurulacak. Rusya, bu yapılanmanın kendisine dönük olduğunu açıklayarak, nükleer füzelerinin ilk hedefinin Polonya’daki kalkan füzeleri olduğunu duyurdu. Polonya, bu tehdit üzerine geri adım atmaya çalıştı ama, bu arada, eski cumhurbaşkanını Rusya üzerindeki şaibeli bir uçak kazasında kaybetti!..

Sistemin Ortadoğu’ya dönük yüzünde ise bir tek ülke var: Türkiye. Ülkemizin doğu-batı eksenindeki derinliği, topraklarımıza hem radarların hem de füzelerin konulmasına, böylece İran başta bölgeden kaynaklanacak füze tehdidine karşı bir kalkan oluşmasını sağlıyor. Türkiye’nin onayı olmadan İran füzelerine karşı herhangi bir kalkan kurulması da mümkün değil. Türkiye’nin bu konudaki son durumunu sorduğumuz Ankara’daki kaynağımız bize şunları aktardı:

TÜRKİYE’NİN KALKAN İÇİN DÖRT ŞARTI

 Türkiye, bu sistemin ABD projesi olarak topraklarına gelmesine izin vermeyecek. Sistem, ancak bir NATO projesi olarak ve ittifaka üye tüm devletlerin ortak kararı çerçevesinde değerlendirilebilir.

Söz konusu sistemin topraklarımıza yerleştirilmesi, bizi, beklenmedik riskler ile karşı karşıya bırakacak. Bu nedenle, riskin ittifak tarafından ortaklaşa üstlenilmesi ve mutlaka çok sağlam teknik savunma güvencesi verilmesi gerekiyor.

Söz konusu sistemin, NATO’nun “genel güvenlik anlayışı”nın bir ürünü olduğu, Türkiye’nin hiçbir komşusunu hedef almadığı net olarak anlatılmalı. Son altı yıldır politikasını askeri gerilim stratejisine dayandırmayan Türkiye, Rusya ve İran’ı hedef alan bir yapılanmanın zemini olmayı kabul etmiyor. Çünkü Türkiye, hiçbir komşusundan askeri tehdit algılamadığını defalarca açıklamış bir ülke.

Daha da önemlisi, bu sistemin, “dünya barışı ve istikrarına dönük olduğunun” ispatlanması. Türkiye bir savaş örgütlenmesine yardımcı olabilecek hiçbir adımda adını yazdırmayacak.

Türkiye’nin bu kararlılığını çok iyi bilen Amerika, 2005 yılında Karadeniz’e kıyısı olmayan ülkelerin savaş gemilerini bu denizde kısıtlayan Montrö Anlaşması’nı rafa kaldırmak ve Karadeniz’e, Japon Denizi’ndeki füze savar sistemlere sahip savaş gemilerini sokmak için çok çaba göstermişti. Amerika’nın bu çabalarını da önleyen güç Türkiye oldu.

Siber tartışma

NATO’nun yeni stratejik konsept taslağında, siber saldırılara karşı saldırıyı da içeren aktif savunma önerisine yer verilmesi, bazı üyeleri rahatsız ediyor. Estonya’da Nisan 2007’de Rus kaynaklı olduğuna inanılan ve birçok banka ve kamu kuruluşlarının internet sitelerinin günlerce devre dışı kalmasına neden olan siber saldırılar ve son olarak İran’ın sanayi ve nükleer tesislerinde üretim aksamalarına neden olan, ABD ve İsrail kaynaklı olduğu sanılan Stuxnet adlı virüs saldırısı, sanal sistemlerin güvenliğini ön plana çıkardı.

NATO 900 milyon kişiye modern koruma arıyor

• NATO dışişleri ve savunma bakanları, 19-20 Kasım’daki Lizbon zirvesinde, NATO devlet ve hükümet başkanlarının onayına sunulacak yeni stratejik konsepti tartışmak için toplandı. NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, NATO’nun temel görevinin 28 üye ülkedeki 900 milyon vatandaşı muhtemel saldırılardan korumak olduğunu vurgulayarak, değişen tehdit yapısına karşı modern savunmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Rasmussen, “NATO’nun tüm Avrupa’yı füze saldırısı tehdidine karşı korumasını isteyip istemediğimize karar vermeliyiz. Tehdit açıktır, bu kapasite (füze kalkanı) mevcut ve maliyeti üstlenilebilir. Tüm Avrupa’yı kapsayacak füze savunmasını bir NATO kapasitesi yapmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.  ürkiye’yi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün temsil ettiği toplantılarda yeni stratejik konsept taslak belgesi üzerinde uzlaşma aranıyor.

TÜRKİYE TEMKİNLİ YAKLAŞIYOR

Füze kalkanı için bir süredir Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Romanya’yla müzakereler yürüten ABD, “haydut devlet” olarak gördüğü İran ve Kuzey Kore’den gelebilecek muhtemel saldırılara karşı güvence sunacağını savunduğu projeyi, NATO şemsiyesi altında gerçekleştirmek istiyor. Türkiye ise komşularına kuşatılmışlık hissi vererek rahatsız edecek bir füze kalkanına sıcak bakmıyor. Türkiye ayrıca füze kalkanının ABD değil NATO tarafından yönetilmesi gerektiğini düşünüyor.


Ardan Zentürk / Star



Bu haber 1,206 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,175 µs