En Sıcak Konular

Arınç: 163 giyotin gibi çalıştı

3 Ekim 2010 18:11 tsi
Arınç: 163 giyotin gibi çalıştı Türkiye'den ve dünyadan çok sayıda bilim adamı ve akademisyenin katıldığı '9. Uluslararası Risale-i Nur Sempozyumu', Ataköy Sinan Erdem Spor Salonu'nda başladı.

Sempozyuma Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Devlet Bakanı Hüseyin Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş ve çok sayıda milletvekili katıldı. Törende konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bediüzzaman'ın sahabe hayatını kendine örnek almış çok önemli bir islam alimi olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:

"12 Eylül darbesi diye konuşurken karşımdaki 18 yaşındaki gencin suratıma anlaşılmaz bir ifade ile baktığını görüyorum. 30 sene önce yoktu. Sizler o yılları yaşamadınız. Aramızda gençler var onun için diyorum. Ama ben 70'li yıllarda avukatlık hayatıma başladım ve 163. madde ile karşılaştım. Rahmetli Turgut Özal'ın 1991'de Türk Ceza Kanunu'ndan çıkardığı güne kadar 49 ile 91 arasında bu madde, yıllarca bir giyotin gibi çalıştı. Zulmetti, şikayet ettirdi, sıkıntı verdirdi. Masum insanların, dindar insanların talepleri o zamanlar laikliğe aykırı bir eylem gibi gözüküyordu"

12 Eylül döneminde "Nurcular basıldı, suç aleti olarak tespih takke ve risale müsadere edildi" şeklinde haberler yapıldığını anımsatan Arınç, "Gözaltına alınan suç aletleriydi bunlar. Bir başkasının kasaturası, tabancası bıçağı kaması suç aleti sayılırken, Risale-i Nur talebesinin evlerinde okuduğu kitaplar ve o sırada namaz kılıyorlarsa başlarındaki takkeler, seccadeler suç unsuru olarak görülüyordu" ifadesini kullandı.

Diyanetişleri Başkanığı'na sorulduğunda ise risalelerle ilgili olarak 'Dini selametlerinin gereği bu eserlerde suç yoktur' denildiğini ifade eden Arınç, "Bunlar imanı ve Kur'an'ı anlatan eserlerdir ve herkesin istifade etmesi gerekir, diyorlardı. Bazen bilirkişiler değişiyordu. İstanbul Üniversitesi'nin ceza hukuku profesörleri, uydurdukları raporlarla kafalarından geçirdikleri korkuları mahkemelere gönderiyorlardı. Beraatlar yüzlerce binlerce oldu. Mahkumiyetler onlar yüzler oldu. Ama Bedüzzaman Hazretleri davasını mahkemesinde anlatırken, bunun da bir hikmeti ilahi olduğunu düşünüyordu. Hakimlere savcılara bu hakikati göstermek ve dinletmek istiyordu. O vesile ile hakimleri, savcıların avukatların onu dinleyenlerin hakikati bulmalarına katkı sağlayacağını düşünüyorlardı. Bir hakim verdiği karar kitap haline getirildi. 'Türkiye'de hakimler var' diyerek kitaba başlık koymuşlar. Müsadere edilen eserlerde suç unsuru olmadığını, sadece Kur'an'ı değil, İncil'i de Tevrat'ı okuyarak beraat kararı veren o güzel hakimi tekrar rahmetle anıyorum" diye konuştu.

milliyet



Bu haber 663 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,792 µs