Topçu: Toplum vicdanında şüpheli her olay aydınlatılmalı

26 Eylül 2010 13:49 tsi
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Yalçın Topçu, toplum vicdanında şüpheli olan her olayın devletin yetkili organları tarafından araştırılıp aydınlatılması gerektiğini söyledi. Topçu, Meclisin güvenlik, özgürlük ve refah olmak üzere üç gündemle topl

Parti genel merkezinde Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı öncesi gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Topçu, referandum sonuçlarının doğru okunması halinde daha iyi sonuç çıkacağını dile getirdi.

Topçu, Meclisin güvenlik, özgürlük ve refah olmak üzere üç gündemle toplanması gerektiğini belirtti. Bölücü terörün sonuçlandırılması için çalışılmasını isteyen Topçu, referandumda geçen maddelerle alakalı bölücü terör örgütünün, siyasi yandaşlarının işin içine katılmadan millet genelinin iradesine uygun uyum yasaları çıkartılması gerektiğini vurguladı.

Özgürlüklerin önünü açacak, devleti ebet milleti esas alan sivil bir anayasa hazırlıklarının derhal başlanması gerektiğinin altını çizen Topçu, cunta anayasalarının ülkemizde dövmediği kesimin kalmadığını dile getirdi. Hazırlık Komisyonu'nun kurulması gerektiğini ifade eden Topçu, sayının 200 olabileceğini belirterek bu komisyonun sivil anayasasını anlaşılır, net, bir devlet, bir millet, bir bayrak, bir dil olacak şekilde sivil, katılımcı, mutabakatla bir anayasa çalışmasına mutlaka başlanması gerektiğine vurgu yaptı.

"HAYVANCILIKLA ANILAN ÜLKEMİZ, ET İTHAL EDER DURUMA GELDİ"

Hükümetin ekonomik politikalarını eleştiren Topçu, hayvancılıkla anılan bir ülkenin et ithal eder duruma geldiğini belirtti. Kandil söndürülmeden, İmralı susturulmadan bu işin takipçisi olacaklarını dile getiren Topçu, Başbakan'ın Türk milletinin altını çizmesinin sevindirici olduğunu BDP ile yapılan görüşmeyi ise kınadı. BDP'nin bölge insanının temsilcisi olamayacağını kaydeden Topçu, milletin bunun hesabını soracağını söyledi. Bölge insanına sahip çıkılmasını isteyen Topçu, eşkiyanın bu insanların temsilcisi olamayacağını ve bu yanlış hesaptan dönülmesi, terör ile fakirlik arasına sıkışmış bölge insanına biran önce el uzatmaları gerektiğine değindi.

OHAL gibi bir düşünceleri varsa bu kubbeyi başlarına yıkacaklarını vurgulayan Topçu, insan hakları ve özgürlüklerinin önünün açılması gerektiğini belirtti.

Ülkede lokal gündemler oluşturulmaya çalışıldığını dile getiren Topçu, Mardin'de yaşananları tasvip etmediklerini, ibadethanelerde defile yapmanın uluslar arası bir alanda başarı sağlanamayacağını kaydetti. Mardin halkının olaydan rahatsız olduğunu ifade eden Topçu, "Sanat barışı bozuyorsa yerin dibine geçsin denmez mi?" diye sordu.

İstanbul'daki Tophane'de yaşananları da eleştiren Topçu, hainlerin buradan beklediklerini elde edemeyeceğini vurguladı. Birbirini ötekileştirmeden, hassasiyetleri kaşımaktan herkesin uzak durmasını isteyen Topçu, milletin ferasetine güvendiğini söyledi. Aksi davranışların kargaşa çıkarmak isteyenlerin ekmeğine yağ süreceğinin altını çizen Topçu, herkesin hukuk içerisinde kalması gerektiğini vurguladı.

"TOPLUM VİCDANINDA ŞÜPHELİ OLAN HER OLAY İÇİN İLGİLİ KURUMLAR GEREĞİNİ YAPMALI"

Eşref Bitlis, Turgut Özal, Recep Yazıcıoğlu, Adnan Kahveci ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümleriyle ilgili olarak ağzı olanın konuştuğunu dile getiren Topçu, toplum vicdanında şüpheli olan her olay için devlet denetleme kurulu başta olmak üzere tüm kurumların ve adaletin harekete geçmesi gerektiğini kaydetti.

Dink tanığının mahkemeye verdiği ifadede Başbakan, Fethullah Gülen ve Muhsin Yazıcıoğlu başta olmak üzere bazı isimlere yönelik suikast düzenleneceğine ilişkin bilgi verdiğini aktaran Topçu, bu isimler konusunda devlet denetleme kurulu, Meclis Araştırma Komisyonunun harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.

"Biz gerekeni yaptık hukukun içinde kaldık. Sizde millete karşı görevlerinizi yerine getirin." diyen Topçu, 2002 yılından bu yana bu ifadelerle ilgili şimdiye kadar ne yapıldığını sordu.

12 Eylül ülkücü mağdurları için bir komisyon oluşturulduğunu anlatan Topçu, Adalet Bakanlığı başta olmak üzere birçok komisyondan randevu talep ettiklerini ifade ettiler. Yurt dışında sürgün olan ülkücüler başta olmak üzere tüm mağdurların haklarını savunacaklarını açıklayan Topçu, kamuoyunun desteğini beklediklerini vurguladı.

1980 döneminin sağ sol çatışması olmadığını ülke üzerindeki emelleri olanlarının oyunu olduğunu vurgulayan Topçu, önlerinin açık ve aydınlık olduğunu sözlerine ekledi.

(CİHAN)

Bu haber 660 defa okundu.