En Sıcak Konular

Muhalefet partilerinin sorunu ne?

15 Eylül 2010 17:56 tsi
Muhalefet partilerinin sorunu ne? Referandum sonrası, herkesin aklında aynı soru: Ne oldu da, muhalefet partileri toplumun bu kadar gerisinde kalabildiler?

Dün akşam TRT Haber ekranlarında yayınlanan, gazeteci Faruk Bilgin'in sunduğu Açı programında, Türkiye siyaseti konusunda uzman isimler, referandum sonuçları detaylı şekilde masaya yatırdı. Muhalefetin durumunu, referandum sonrası geldikleri noktayı değerlendiren Prof. Dr. Sedat Laçiner ile bir dönem Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin danışmanlığını yapmış Prof. Dr. Vedat Bilgin, bu iki partinin referandum sonrası anatomisini incelediler. Her iki akademisyenin de dikkat çektiği nokta, her iki partinin de nasıl toplumdan gelen değişim taleplerini duymazlıktan gelebildikleri oldu.

Prof. Dr. Sedat Laçiner, MHP ve CHP hakkında şu tespitlerde bulundu:

"MHP ve CHP cephesine baktığımız zaman bu iki partinin ne yapacağını söylemediğini görüyoruz.

"Sayın Kılıçdaroğlu, partiyi sola doğru çekmeye çalışıyor. Yeni bir şekil vermeye çalışıyor. Yalnız kalıyor. Doğru yolda. Ekip kurabilirse bunu yapabileceğini düşünüyorum. Çok çalışkan bir insan. İçine düştüğü durum, kendi şansından ziyade partinin onu içine düşürdüğü bir durum."

Fakat şuna bakınız ki kendisine sorulduğu zaman diyor ki, mesela, türban meselesini ben çözerim. Nasıl çözeceksin? Bir şey diyemem? Nasıl yapacaksın? Bir şey diyemem. Gelince görürsünüz. Mesela Kürt sorununu nasıl çözeceksin? Biz gelince çözeceğiz, gelince görürsünüz. İşsizliği biz çözeceğiz diyor. Nasıl çözeceksiniz? Gelince görürseniz...Şimdi MHP'de gelince görürsünüz de yok! MHP inanılmaz bir agresiflik içersinde yapılanın yanlışlığını anlatıyor bize. Habur'un ne kadar yanlış olduğunu, şehit vermemizin ne kadar yıkıcı, kahredici olduğunu...Bunların bir çoğunu zaten biliyoruz. Ama insanlar şunu soruyor: Peki bunu nasıl halledeceksiniz? Orada bir şey duyamıyorsunuz.

Prof. Dr. Vedat Bilgin ise milliyetçi kesimin içinde bulunduğu çıkmazın sebeplerini şu sözlerle vurguladı:

Milliyetçilik modern bir ideoloji, muhafazakarlık ise bir tutumdur, tavırdır. Dolayısıyla milliyetçilerin, muhafazakar bir tutum içersine girdikleri tarihsel dönemler, yapılar vardır. Bizim yapımız da buna tekabül eder. Türkiye'de milliyetçilik ve muhafazakarlığı bir paranın iki yüzü gibi algılamak lazım. Muhafazakarlık boyutunu kaybeden bir milliyetçilik, giderek neye vurgu yapar? Etnik kimliğe vurgu yapar. Oysa Türk milliyetçiliği - ideolojik olarak bütün kurucu kadrosuna bakalım- hiç bir zaman etnik bir yapıya sahip olmamıştır. Türk milliyetçiliğine katkı yapmış tüm isimleri ele aldığımız zaman, etnik vurgunun olmadığı bir milliyetçilik anlayışıdır. Dolayısıyla bu milliyetçiliğin önemli bir siyasal paydası emperyal geleneğe sahip çıkmalarıdır. Hafızamıza sahip çıkmaktır. Milliyetçilik bu nedenle bir medeniyet değeridir, bu değere sahip çıkmaktır. Milliyetçilik ile faşizmin ayrıldığı nokta burasıdır. Milliyetçilik o zenginlikten vazgeçerek, etnik kimliklere vs. geri bir noktaya düşmez. Bu siyasette geleneklere tekabül eder. Topluma tekabül eder. Toplumun alışkanlıklarına, değerlerine tekabül eder. Dolayısıyla en basit örneğinde, baş örtüsünde vs. resmi ideolojinin tavrını takınan kurumların değiştirilmesinde, milliyetçilik muhafazakar boyutu ile birlikte bir siyasal tavır alacaktır. Muhafazakarlıkta da milliyetçilik kaybolursa ne olur? Muhafazakarlık gericiliğe dönüşür. Bu yüzden değişim çok önemlidir. Milliyetçiler bir değişim projesine her zaman sahip çıkmak durumundadırlar. O değişim projesine sahip çıkamazlarsa, zaten toplum değişiyor, onun gerisinde kalırlar. Problemi bu bağlamda ele almak lazım



Bu haber 974 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,176 µs