Biz İsa’nın yaz kampına gitmeyiz!

0 0 0000 00:00 tsi
Bir Türk haber kanalında yayınlanan belgesel, Hırisiyanlık üzerine şuur altı mesajlar gönderiyor… Yayınlanış amacı ne olursa olsun bu şekilde tasarlanmış yapımlara karşı ‘uyanık’ olmakta yarar var! Özellikle çocuklar üzerindeki etkisi ta

“NTV Belgesel Kuşağı”nda ekrana getirilecek “İsa’nın Yaz Kampı” (Jesus Camp) adlı belgesel fazlasıyla şuur altı mesaj içeriyor. Giderek daha fazla muhafazakarlaşan Amerika’da bir dini uyanış yaşandığına ve bu dini hareketin hedeflerini savunmak için hıristiyan gençliğin liderlik gerektiren roller üstlenmesi gerektiğinin altını çizen belgesel. Özellikle çocuklara şuur altı mesajlar ulaştırabilir.

Belgeselde Amerika’da “Ateşe Atılan Çocuklar” adlı, aralarında 6 yaşında çocukların da olduğu ve çocukların ‘Tanrı’nın Ordusu’nun sadık hıristiyan askerleri olmaları için eğitim aldığı yaz kampına katılış öyküsünü anlatıyor.
Çocukların bu kampta yaşadıkları, ‘ilahi yetenekler’ini nasıl geliştirdikleri ve ‘Amerika’yı İsa için nasıl geri alabileceklerini’ öğrenmelerini anlatıyor. Tabii bu anlatım süreci doğası itibariyle bir çok yanlış ve uyarıcı mesajı de her kesime taşıyor.

Kimin bacaklarını titretir?

Elbette bu türden bir belgeselin yayınlanma amacı masumiyetle açıklanabilir… Zaten belgesili tanıtan yazıda, “Bu yapım, Amerika’nın politik geleceğinde aktif rol almaları için yetiştirilen hristiyan çocukların aldıkları temeli ve disiplini, içinde bulundukları eğitim platformunu kadar yakından gözler önüne seriyor” deniyor.
Yani gerekçe bunlar.

İyi ama bu gerekçe belki Amerika’yı anlamakta yarar sağlayabilir ama çoğu zaman “bunlardan bizim çocuklarımıza ne” demek de gerekiyor. Bu belgesele ilişkin olarak  Washington Post Gazetesi’nden Ann Hornaday’in şu sözleri de “belgeseli övmekten” ziyade amacının ne olacağını gösteriyor; “Bazılarının bacaklarını tirtir titretecek bazılarını ise ayağa kaldırıp ilham verecek bir yapım.”

Bu haber 322 defa okundu.