Ehl-i Beyt Vakfı'nın referandum kararı

2 Eylül 2010 13:46 tsi
Dünya Ehl-i Beyt Vakfı Genel Başkanı Fermani Altun bir açıklama yaptı.

Dünya Ehl-i Beyt Vakfı Genel Başkanı Fermani Altun, Anayasa değişikliğinin toplum yararına olduğunu belirterek, "Aleviler 'hayır' oyu verecek diyenlerin seviyesiz olduğunu düşünüyorum." dedi.
Referanduma son 10 gün kala sivil toplum kuruluşları renklerini belli etmeye başladı. Alevi derneklerinden Dünya Ehl-i Beyt Vakfı da anayasa değişiklik paketine 'evet' oyu kullanacağını açıkladı. Fermani Altun, referandum ile Türkiye'nin geçmişiyle bir hesaplaşması için bir fırsat olduğunu belirtti. Alevilerin 'evet', 'hayır' diyor tartışmalarının etik olmadığını aktaran Fermani Altun, alevi toplumunun Türkiye'de 4'te 1 nufusa sahip olduğunu, içlerinde 'evet' diyenlerin de 'hayır' diyenlerin de bulunduğunu aktardı. Bunun demokratik bir tercih olduğunu ifade eden Altun, "Bu bir siyasi parti tercihi değil. Yani yanlışlık oradadır. Bu ara rejimler insanları düşünmemeye itti. Millet ben şu partidenim 'evet' diyeyim, ya da 'hayır' diyeyim diyor. Ülkenin yararına mı? Zararına mı? Bunun analiz edilerek oylama yapılmalıdır. Yalnız aleviler adına kalkıp aleviler şunu diyecek diye söylemenin seviyesizlik olduğunu düşünüyorum. Ben görüşümü ve vakfımızın görüşünü tüm insanımızın taktirine sunuyoruz. Hayır dersek bu kazanımları kaybedeceğiz." ifadesini kullandı.

Anayasa değişikliğinin ülkenin geleceği için olumlu bir gelişme olduğunu aktaran Fermani Altun, son 50 yılda cuntaların getirdiği ara rejimlerle Türkiye'nin açık hapishane durumuna getirildiğini söyledi. İnançlara ve öğrenmeye düşman bir uygulama yaşatıldığını ifade eden Altun, "Milyonlarca insanımız işkencelerle hapishanelerde çürütüldü. İdam sehpaları kuruldu. Basın yayınla ilgili ne varsa yakıldı ve yasaklandı. Dünyanın insan haklarını ihlal eden ve en işkenceci ülkeler arasında yer aldık. Toplumsal dokumuz değişti, bilgi toplumundan uzaklaşıp cehalete, bağnazlığa ve nefiste yarışan bir toplum durumuna getirildik." diye konuştu.

Kendisinin de 27 Mayıs mağdurlarından birisi olduğuna değinen Fermani Altun, 10 bin kişinin dinleyici olarak katıldığı bir kültür şöleninde Serdar-i'nin 600 yıl önce yazdığı şiiri okuduğu için gözaltına alındığını aktardı. Ağır işkencelere maruz kaldığının altını çizen Fermani Altun, "2 ay sonra serbest bırakıldık. Daha sonra şahsıma 6 ay Uşak, 6 ay Tokat ve 6 ay da Gerede'ye sürgün, sıkı yönetim komutanlığınca verilmişti. Bütün kuruluşlarımız ve gazetemiz kapatıldı. Kitaplarımız toplatıldı. 5-6 yıl önce geriye doğru yaptığımız bütün konuşmalar, yazdığımız yazılar ve şiirlere 60 dolayında dava açıldı. 300 yıl hapisle yargılandık. Daha sonra yurt dışına çıkmak zorunda bırakıldık ve genel afla döndüm." şeklinde konuştu.

12 Mart'ta gözaltına alınan kişilere 'Komünist misin? Alevi misin?' şeklinde soru sorulduğunu aktaran Altun, 12 Mart'tın yüzde 80 mağdur olan, baskı gören işkence gören Aleviler olduğunu ifade etti. Demokratik normların dünya standartları düzeyinde olması gerektiğini ifade eden Fermani Altun, dünya'nın kabul ettiği, çağdaş ve evrensel hakların en önünde olan standartları içerisinde barındırması gerektiğine işaret etti.

Anayasanın tümünün değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Altun, "İçerisinde inanç özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, kültür özgürlüğü, eşit vatandaşlık hakları olmalı. İnsanlar nasıl inanıyorlarsa, nasıl yaşamak istiyorlarsa öyle olmalıdır. Kültürlerini, ana lisanlarını, geleneklerini, farklılıklarını, tercihlerini özgürce yaşamalıdırlar. Devlet mekanizmasını toplum üzerinde baskı ve zulüm aracı olarak kullananlar, ara rejimi getirenler ve onlara destek olanlar mutlaka hesap vermelidirler. 12 Eylül Anayasası'nın tümünün değişmesini arzu ediyoruz. 12 Eylül günü yapılan anayasa referandumunu bir rötuş olarak görüyoruz ve bu rötuşun toplumun yararına olduğunu kabul ediyoruz. Bunun için 'evet' diyoruz. 'Evet' dememiz, demokratikleşmedeki toplum yararına olan bir adım içindir. Kamuoyunu hiçbir siyasi tercihi göz önüne almadan bu anlayışla evet demeye çağırıyoruz. Bu kararımız hiçbir siyasi parti ile endekslenmemelidir. Biz bütün partilerle eşit mesafedeyiz." ifadesini kullandı.

Referandumun Türkiye'nin yararına olduğunu vurgulayan Altun, anayasa değişiklik paketini bir teraziye oturtulduğunda ülke menfaati için evet demenin daha ağır bastığını aktardı. Toplumun yararına yapılan işler olduğunu söyleyen Fermani Altun, "Anayasa Mahkemesi ve HSYK ile ilgili çekinceleri varsa ileride rötuşu yapılır. 2 madde için 26 maddelik bir pakete hayır demek manasız geliyor. 12 eylül ile hesaplaşılacağına inanıyorum." şeklinde konuştu.

CİHAN

 

Bu haber 591 defa okundu.