Çocuklarımız ahlaklı!
0 0 0000 00:00 tsi
RTÜK araştırmasına göre 7-14 yaş arasındaki çocuklar en çok müstehcen yayınlardan rahatsızlık duyuyor. Televole tarzı programlar için MİT eski Müsteşarı Şenkal Atasagun, 'Ben bile komünist olurdum' eleştirisi yapmıştı.
Vatan Gazetesinin başlattığı Şiddeti özendiren TV programlarına reklam vermeyin kampanyası, kamuoyundan ve iş dünyasından büyük destek görürken kampanyanın sadece şiddetle sınırlı tutulması tartışma konusu oldu. Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) araştırmasına göre 7-14 yaş arasındaki çocuklar en çok müstehcen yayınlardan rahatsızlık duyuyor. Televole tarzı magazin programları için eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, Ben bile komünist olurdum. eleştirisi yapmış ve ardından konu Milli Güvenlik Kurulunda da tartışılmıştı. Kurulda bu tip programların kaldırılması bile gündeme gelmişti. Uzmanlar, durum bu kadar ortada iken müstehcen yayınların da kampanyaya dahil edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Ayrıca şiddetin ölçüsünün ne olacağı ve bunu kimin belirleyeceğinin belli olmadığına işaret edilirken bilimsel bir kritere dökülmeden yürütülen olumlu bir projenin farklı amaçlarla kullanılabileceği belirtiliyor. Televizyon Yayıncıları Derneği Genel Sekreteri Zeki Sözer de reklam verilmemesinin caydırıcı olacağını; fakat benzer kampanyaların çoğalması halinde reklam verenlerin istedikleri gibi yayın akışına müdahale edebilecekleri endişesini dile getiriyor.
Yaz aylarıyla birlikte müstehcen olarak nitelenebilecek programların arttığını ifade eden yetkililer, reklam verenlerin bunlara karşı da tedbir almasını istiyor. MGKda ele alınan magazin programlarının kaldırılması planlanırken yapılan görüşmeler sonucu Anadoludan görüntülerin yansıtılmasıyla bu karar ertelendi. Ancak Anadoludan enstantaneler uygulaması uzun sürmedi. Gazeteci Coşkun Aral, bu süreç yaşanırken MGK bu programların kaldırılmasına karar verdi. Ancak televole yöneticileri Ankarada bazı yerleri ziyaret ettiler. Ve bir kandırmaca devreye sokuldu. Anadoludan 3-5 dakikalık kareler vermeye başladılar. Sözde sorun çözülmüş oldu. demişti. Zaman içinde amaçlananın aksine özel hayatların irdelendiği magazin ve kadın programları ile doldu.
Birlik Haber-Sen 1 Nolu Şube Başkanı Ayhan Ulusoy, Türk halkının en çok müstehcenlikten şikayetçi olduğunun altını çizerken, Böyle bir kampanyanın içerisine müstehcen yayınlar, televoleler ve BBG tarzı yarışmaların da konulması gerekir. Çünkü bunların verdiği zarar, şiddet içerikli programlardan daha az değil. diye konuşuyor. Vatan Gazetesinin başlattığı kampanyaya ünlü işadamları ve holdinglerden destek geldi. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Şiddet içeren dizilere reklam vermeyeceğiz. dedi. Sabancı Holding de grup şirketlerine yazı göndererek şiddet içeren dizilere reklam verilmemesini istedi. Koç ve Sabancının yanı sıra Eczacıbaşı, Anadolu Endüstri Holding, Zorlu Holding ve Fortis Bank kampanyaya katıldı. Uzmanlar, bu desteklerin, televizyondaki zararlı yayınların önlenmesi açısından toplumsal girişimin ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini belirtiyor. Ancak kampanyanın şiddet içerikli programlarla sınırlı kalmaması gerektiği dile getiriliyor.
Bu haber 294 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle