Araplar da karşı!

Saddam Hüseyin tarafından on yıllar önce Kerkük’e taşınmaya zorlanan Araplar Pazar günkü Irak hükümetinin onların petrol zengini Kerkük’ten ayrılmasını ve kendi asıl şehirlerine dönmelerine yönelik hazırladığı plandan duydukları rahatsızlığı ifade ettiler.

Irak’ta karışık bir etnik yapıya sahip şehrin sene sonunda yapılacak yerel referandumla birlikte son statüsünü kazanacağı bekleniyor. Bazı yetkililer ve analizciler bunun kan dökmeyi hareketlendirebileceği noktasında uyarıda da bulundu.

Kürtler Kerkük’ü kuzeyde bulunan kendi özerk Kürdistan bölgesinin içine dahil etmek istiyorlar.

70 yaşında bir Arap olan Ebu Cabbar 1975 yılında eşi ve iki çocuğuyla birlikte güney şehri Nasiriyye’den Kerkük’e taşındığını söylüyor. Ailesinin şimdiki nüfusu 18’e ulaşmış.

Ebu Cabbar: “Oğullarımın bazısı evlendi, çocuk sahibi oldu ve burada evler aldılar fakat kendi kökenlerinin olduğu asıl şehirlerine dair hiç bir şey bilmiyorlar. Onlar orada asla bulunmadılar.” diyor.

Kabine geçen hafta şuan bulundukları yeri terkedip asıl vatanlarına gönüllü olarak döndükleri takdirde Arap ailelere 20 milyon dinar (15,000$) verme kararını aldı.

Saddam yönetim altında, Kerkük Kürtler’in şehirlerinden sürüldüğü ve yerlerine çoğunlukla güneydeki Şii Müslümanların getirildiği bir “Araplaştırma” siyasetine tabiiydi.

Mevcut Irak anayasası Kerkük’te yapılacak olan şehir referandumuna ilerleyiş sürecinde hükümetin Saddam politikalarını değiştirmesi gerektiğini söylüyor. Büyük bir Kürt akını Kerkük’ün Kürdistan’ın bir parçası olup olmama yolundaki oylamanın sonucunu keskin bir biçimde etkileyecek.

Kerkük için bedel planı Bağdat’ta bazı Şii ve Sünni Arap parlamenterleri kızdırdı.

Şii lider Mukteda El-Sadr’ın parlamento kanadının başı Nassar Er- Rubai referandumu geciktirmek için gerekli olan imzaların toplandığını söyledi.

Bir haber konferansında Er- Rubai Kerkük’ün bir Irak şehri olduğunu ve bu konunun ertelenmesi gerektiğini ve böylece bu problemi kendilerinin çözebileceklerini söyledi.

Kürt çiftçi olan 35 yaşındaki Şerif Nazım Arapların yeniden yerleşiminin şehri stabilize edebileceğini söyledi.

Şerif Nazım Arapların tüm sıkıntıların nedeni olduğunu çünkü onların Kürtlerin ve Türkçe konuşan etnik grubuna isnat ederek Türkmenlerin topraklarını aldıklarını söyledi.

Flaş nokta

Dünyanın en zengin petrol alanlarının birinin üzerinde bulunan Kerkük daha geniş bir çatışmada flaş nokta olabilir.

Komşu Türkiye kendi çıkarlarını korumak için askeri bir hamle yapabileceğini ima etti.

Ankara Irak Kürtlerinin Kerkük’ün kontrolünü genişletme planının tam bağımsızlığın deklare edilmesinin bir başlangıcı olmasından ve bunun Türkiye’nin güneydoğusundaki Kürtler arasında ayrımcı karışıklıkları yeniden ateşleyici bir hareket olmasından korkuyor. Kürt yetkililer Irak’tan ayrılmak için herhangi bir planlarının olmadıklarını belirtti.

45 yaşındaki Arap avukat Haris Hüseyin 1983 yılında Bağdat’ın güneyindeki Şii kenti Hilla’dan Kerkük’e taşındığını söyledi. Ona göre “hükümet ilk olarak güvenliği sağlamalı ve şiddeti daha fazla tetikleyecek kararlar almadan önce her gün yüzlerce kimseyi biçen şiddeti sonlandırmalı.”

29 yaşındaki sivil memur Muhammed Halef ailesinin Kerkük’e Hawija kasabasından 1981 yılında geldiğini söylüyor. Muhammed sürecin gönüllü olduğu takdirde geri dönmek için hazırlandığını söyledi.

Muhammed Halef, 20 milyon dinar verdikleri takdirde kendi işini asıl vatanına götürebileceğini ve kendisinin de geri dönebileceğini söylüyor.

Birleşmiş Milletler Kerkük’te uzakta beliren kriz noktasında uyarıda bulundu ve orada Türkmenler ve Arapların Kürt güçler tarafından sindirildiğini söyledi. 2003 yılındaki Amerika işgalinden beri birçok Kürt Kerkük’e geri döndü.

(Reuters, 1 Nisan 2007, Mustafa Muhammed ve Şerko Rauf, Kerkük)
ADAM Basın Tarama Grubu
iyibilgi.com