Amiraliniz konuşuyor: Tahrikçiler sussun, suskunlar devam!

0 0 0000 00:00 tsi
Özet: Büyük sermaye grupları ve büyük medya(!) Erdoğan’ın Köşk’e çıkmasını istemiyor. Doğal olarak genel seçimlerde destekleyeceklerini ima ediyorlar. İki problem, AKP tabanı ve Erdoğan’ın Kasımpaşa damarı! Yeni bölüm: Tahrikçileri ve &#

Paranın en sevdiği şey huzurdur. Bunun için tek-düzeliğin devam etmesi gerekir. Yani statükonun. TÜSİAD başta olmak üzere Türkiye’nin çaplı sermaye gruplarının doğal isteği, zaten seçimleri kazanması büyük ihtimal görülen AKP’nin ve Başbakan Erdoğan’ın bu süreci sürdürmesi.

Büyük medya da hemen aynı gerekçelerle ama zaman zaman farklı “üsluplarla” aynı fikirde olduğunu dile getiriyor. Türkiye’nin yerleşik medya yapısı da ticari ilişkileri olan yapılar ve dahası iktidarın “etkilerine” de daha açıklar.

Seçimler öncesi görülen medya sarsıntıları ve yeni basın-yayın organlarının ortaya çıkmasında da bunun emareleri görünür. Fox TV, TGRT, Star TV ve gazetesi vb. Yani muhalif basın organları biraz da iktidarın aba altından gösterdiği sopaya dikkat kesilirler.

Esasen bunların çoğu güç erkinin el değiştirme ihtimalinin bulunduğu dönemlerde sık görülür ve etik bulunmasa da “modern dünyanın” gerçeği budur!

En çok konuşan CHP ise…

Başbakan Erdoğan’ın önünde ise iki sıkıntı bulunuyor. Bunlardan biri AKP tabanı. Cümhurbaşkanlığına yönelik ve taban hedefli bitmez tükenmez anket yoklamalarının daz nedeni bu. Erdoğan’ın Köşk’e çıkmamasını, hatta çıkamayacağını bağıra bağıra söyleyen her türlü muhalefetin karşısında Erdoğan gerilerse ne olur?

Bu ricak görüntüsü AKP zemininde nasıl bir ruh hali yaratır? İkinçisi ise bizzat Başbakan’ın kişiliğinden kaynaklanan “delikanlı” ruhu. Kasımpaşa havası da denilen bu hal, “çıkayım da görün o zaman”a dönüşürse birden çok çuval incir berbat olacak.

İşte bunun için “tahrikçilerin” ön alması önlenmeye çalışılmalı. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök bugün (22 Mart) tam bunu söyledi işte.

Dikkatle okuyalım; “Deniz Baykal büyük bir provokatör. Yanlış anlamayın, provokatör sıfatını, onun siyasi maharetini takdir duygularımı ifade temek için kullanıyorum. Bana göre Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasını şiddetle istiyor ve onu buna tahrik ediyor….. Askerin böylesine sustuğu bir dönemde, CHP’nin onlar adına konuşması, sosylal demokrat bir parti için zarif görüntü oluşturmuyor.” Görüntü zarif değil ama Özkök’ün “ikazı” zarif.

O konuşma neden sızmadı?

Tahrikçilerin en yüksek sesi CHP’ye bakış böyle.. Ancak Erdoğan’ın Köşk’e çıkmasına sanki doğal bir muhalifmiş gibi askerin “sustuğunu” söylemek? Askerin suskunluğu bir onay anlamına mı gelir mi? Veya karşı çıkış?

Doğan Grubu’nun “Amirali” bu hali-aynı yazıda-şöyle analiz ediyor; “Cuma gününden beri Genelkurmay’ın internet sitesini izliyorum…. Büyükanıt geçen Cuma Harp Akademileri’nde bir konuşma yaptı. Güya Büyükanıt bu konuşmasında genç subaylara Cumhurbaşkanlığı ile ilgili bazı mesajlar verecekti. Bu konuşma bilinçli bir şekilde basına sızdırılacak, söylece askerler kamuoyu yaratmaya başlayacaktı. Genelkurmay bu konuşmayı internet sitesine koymadı…. Genelkurmay’ın bu sessizliği, ileride de sessiz kalacağının garantisi mi? Bunları bilemem. Ama bugün için bu sessizlik doğrudur ve Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar da böyle gitmesi gerekir.”

İlginç… Düz bir okuma Erdoğan’ın Köşk’e çıkması bekleniyor havası verebilir. Ancak görülüyor ki.. AKP tabanı bizzat Genel Merkez tarafından sakinleştirilirken, tahrikçilere “aman haa” deniyor. Sessizlere de bravo.
www.iyibilgi.com

Bu haber 312 defa okundu.