AB'nin İsrail'e artık yeter deme vakti geldi

6 Haziran 2010 15:53 tsi
İsveç Dışişleri Bakan Yardımcısı Pierre Schori, Avrupa Birliğinin Gazze halkını topluca cezalandıran ve orantısız şiddet uygulayan İsrail'e "Artık yeter" demesini istedi.

Schori, Avrupalı düşünce kuruluşlarınca ortaklaşa çıkarılan "Europe's World" dergisinin yaz sayısında yayımlanan makalesinde, Yahudi soykırımı nedeniyle çocukluğundan beri İsrail dostu olduğunu, anne ve babasının Malmö'deki otellerinde Hitler'in ölüm kamplarından kurtulan binlerce Yahudi'yi ağırladıklarını anlatarak, "İsrail'e karşı hala aynı düşünceleri taşıyorum, ama İsrail'in kendisini ayrıcalıklı görmesi, taze eşitlikçi kibbutz sosyalizmi rüyasını maalesef devleti olmayan diğer halkı topluca cezalandıran ve uluslararası hukuka aykırı şekilde işgal altında tuttuğu topraklarda orantısız askeri güç kullanan bir devlete dönüştürdü" ifadelerini kullandı.

İsrailli yorumcuların dışarıdan gelen ve resmi görüşe uymayan tüm eleştirilere tek tepkilerinin kızmak olduğunu, oysa bunların dinlenmesi gerektiğini belirten Schori, "Çünkü bunlar hala barışçıl iki devletli çözüm tarafındaki diğer İsraillileri temsil ediyor" dedi.

ABD Başkanı Barack Obama'nın, Orta Doğu barışına engel gördüğü, Filistin topraklarındaki gayrimeşru İsrail yerleşim yerleri sorununu çözmek için Avrupa'nın desteğine ihtiyaç duyarken buna karşı çıkan İsrail'in karşı propoganda atağında AB'nin sessiz kalmayı tercih ettiğini hatırlatan Schori, 1980'li yıllarda Filistin halkının kendi geleceğini belirleme hakkını kabul ederek Orta Doğu'da aktif politika uygulayan AB'nin, Bush yönetimi döneminde İsrail'i koşulsuz destekleyen ABD'den gelen baskılar sonucunda, anlaşılamaz şekilde düşük profilli politika izlemek zorunda bırakıldığı tespitinde bulundu.

"AB'nin çabaları daha somut ve iddialı olmalı" diyen Schori, geçen yılın ikinci yarısındaki İsveç dönem başkanlığı sırasında İsrail'de memnuniyetsizlik yaratan kararlar almaya çalıştıkları sırada AB içinde bazı ülkelerin "barış süreci zarar görür" gerekçesiyle buna karşı çıktığını aktardı.

Schori, gerçekte ise "barış sürecinin Filistin topraklarını acımasızca ilhak eden İsrail'e sürekli dokunulmazlık sağlayan bir slogana haline geldiğine" dikkat çekti.

İsrail'in geçen yılki Gazze saldırısıyla "çizgiyi aştığını" ve artık en büyük dostu ABD'nin stratejik çıkarlarına zarar vermeye başladığını belirten Schori, AB'nin de artık İsrail'e karşı sesini yükseltmesi gerektiğini vurguladı.

Schori, İsrail'in Gazze saldırısında, binası vurulan Birleşmiş Milletler'in İsrail'den 10 milyon dolar tazminat alırken Gazze'ye yaptığı milyonlarca avroluk alt yapı yatırımı bombalanan AB'nin sessiz kalmasını eleştirdi.

Lüksemburg merkezli AB mahkemesi Avrupa Adalet Divanı'nın, İsrail'in işgal altında tuttuğu Filistin topraklarında ürettiği malları ve tarım ürünlerini AB'ye mevcut ikili anlaşmaların sağladığı avantajlardan faydalanarak ihraç etmesini yasaklamasına rağmen üye ülkeleri bu kararı uygulamamakla suçlayan Schori, AB'nin aksi yöndeki taahhütlerine rağmen Gaze saldırısında işlenen savaş suçlarını tespit eden Goldstone Raporu'nu da hasır altı etmesine tepki gösterdi.

İsveç Dışişleri Bakan Yardımcısı Schori, "Avrupalı liderler AB'nin kağıttan kaplan olmadığını, hiçbir ülkenin uluslararası hukukun üzerinde olmadığını ve sadece israil halkının değil Filistin halkının da bizim dayanışmamızı hakettiğini ve korunması gerektiğini göstermek zorundadır" dedi.

Bu haber 753 defa okundu.