1 No’lu senaryo: Bir elin parmakları?

0 0 0000 00:00 tsi
Tüm anketler seçimlerde dört partinin Meclis’e gireceğini gösteriyor. Mesele şu ki oy oranları gerçekten tutarsa, TBMM’de garip bir durum ortaya çıkacak. Herkes ‘bu tablodan koalisyon çıkar’ diyor ama AKP’nin milletvekili say

Türkiye’de bu kadar erken yapılan anketlerin sonuçları pek tutmaz ve dahi bunlar üzerine yapılan projeksiyonlar eksik kalır ama… Görünen o ki, en azından şimdiki “seri anketlere” göre TBMM’ye dört parti girecek.

Bu partiler AKP, CHP, MHP ve DYP. Bunlara ek olarak, bağımsız adaylarla seçime girerse DTP’lilerin Meclis’e milletvekili göndermesi bekleniyor. Kuşkusuz bu kadar partinin Parlamento’ya girmesi, milletvekillerinin dağılımını da etkiliyor. Bu dağılımın zihinlere eziyet eden en önemli noktası ise elbette ‘hükümet yeter sayısı’.

Hükümet kurmak için yeterli sayı olan; toplam milletvekili sayısının (550) yarısından bir fazlası. Basitçe 276! Parti ya da partiler bu rakama ulaştıklarında hükümet kurma yeterliliğine erişmiş olacaklar.

Kim kaç çıkarır?

Şu anketlere göre-ki son yapılan anket genelde en yakın sonucu verir duygusu hakim-Meclis’e girecek dört partiden üçünün birbirine yakın yüzdelerle oy alacağını gösteriyor. AKP ise daha fazla. Ortalama yüzde 30-32 olarak verilen AKP’nin oranı diğer partilerden her birinin iki katı, hatta fazlası durumunda.

Ancak bu yeterli değil. Zira yüzde 31.5’lik oran-ki son anketlerden biri tam bu sonucu veriyordu-tek başına iktidara yetmiyor. Yine bu projeksiyonlara göre CHP: 14.8, MHP: 13.2 ve DYP: 13 oranında oy alıyor.

AKP bulur!..

İşte ilginç olay burada meydana geliyor.. Çünkü bu dağılımın sandalyelere yansıması CHP, MHP ve DYP için “neredeyse” birbirine yakın olurken, AKP için tam bir ölüm-kalım noktasına ulaşıyor. Bu rakam 271! Yani bir elin parmakları kadar farkla hükümet kurma fırsatını kaçırıyor. Sadece 5 eksik tüm senaryoları değiştiriyor.

Şimdiden kim kiminle el sıkışır, koalisyon nasıl, muhalefet nasıl şekillenir hesapları başladıysa da, bu kadar az bir eksik AKP’nin farklı arayışlara yönelmesini sağlayabilir. Biraz empati bile iktidarın başka bir parti ile paylaşılması yerine “bir yerden” 5 milletvekili bulunmasının tercih edilebileceğini gösteriyor.

Ama nereden?..

Türkiye seçim sistemi içinde bir kişinin bağımsız milletvekili seçilmesi oldukça zor. Ancak istisnai durumlar da mevcut. Hayal bile olsa iyi bir örnek, Süleyman Demirel’in İsparta’dan adaylığını koyduğu düşünülürse, 10 kes üst üste kazanacağı kesin.

Benzer örnekler çoğaltılabilir. Mesut Yılmaz Rize’den adaylığını koysa kazanabilir mi? Ve böyle bir TBMM oluşumunda oynayacağı kilit rol nasıl olur? Bu halde AKP’yi bir bakanlık için mi zorlar yoksa DYP ile koalisyon kurması için mi? Bunların hepsi sonucu olmayan türevsel spekülasyonlar.

Fakat AKP’nin 5 milletvekili ihtiyacı reel. Bu rakam seçim sonuçlarına göre 4’e de düşebilir, 6’ya da çıkabilir.

Sürprizin büyüğü!

Şu ana kadar kamuoyuna yansıyan tüm anketler partiler bazındaki analizleri yansıtıyor. Yani DTP’lli adaylar “0” sayılıyor. Ancak bağımsız aday olmaları halinde 25-30 arasında bir milletvekilini TBMM’ye göndermeleri sürpriz olmaz.

Bu halde diğer partilerden eksilme olacağından AKP’nin açığı daha da büyüyecek ve bağımsızlardan transfer imkanı kalmayacak. Tek çözüm kaolisyon haline gelecek. Ya da herkesin ağzını açık bıraktıracak biçimde-ki Ankara senaryoları bu ihtimalin gerçekleşme olasılığını biraz da şaka yollu biçimde 1’e 1 milyon veriyorlar. Yani milyonda 1-DTP’nin bağımsızlarına kapısını açacak! Hem de iktidarın kapısını.

Ancak bunun gerçekleşme ihtimali çok az. AKP’nin bunu düşünme ihtimali bile yok denecek kadar az. Bu halde ilk akla gelen olacak, AKP-DYP koalisyonu “başa” gelecek.

www.iyibilgi.com

Bu haber 295 defa okundu.