Müslümanlar Putin'den ne istiyor?

0 0 0000 00:00 tsi
Rusya'daki Müslüman vakıf yöneticileri, yazarlar ve Müftüler Devlet Başkanı Vladimir Putin'e, ülkedeki adeletsizlikleri göz öne seren açık bir mektup gönderdiler. İşte o çarpıcı mektup... iyibilgi zoom

Sayın Vladimir Vladimirovich!

Çeçen Cumhuriyeti Meclisi’nin açılış töreninde konuşurken Rusya’nın her zaman İslam’ın en güvenilir koruyucusu olduğunu ve hâlâ da böyle olduğunu iddia ettiniz. Biz bu sözlerin samimiyetine inanıyoruz ve bu sözlerin Rus anayasasının garantörü ve büyük bir devletin başkanın ağzından çıkmış olmasını önemsiyoruz.

Ancak üzücü bir şekilde, ülkemizde, devletin orta ve alt kademelerinin üstlerinin politikalarını çarpıtması ve onları başlangıçta niyet edilenin tersi bir şeye çevirmesi olayları sık sık yaşanmaktadır.  “Terörizmle mücadele” bahanesiyle ülkemizin bazı bölgelerinde ciddi bir şekilde baskı altına alınmaya başlanan Müslümanlarla ilişkilerde de bu durum yaşanmaktadır.  

Bu tür adaletsizlikler içerisindeki en bariz olay, Pyatigorsk Anton Stepanenko şehrinin imamı olan Anton Stepanenko’ya yapılan zulümdür. İmam Stepanenko’nun gözaltına alınmasının ve ona addedilen bir genci kaçırmayla ilgili resmi suçlamanın tamamen asılsız olduğunu düşünüyoruz. Hapishanede bir yılını tamamlayan bu imamın tek suçu Müslüman olmayan milletlerin birkaç temsilcisinin İslam’la müşerref olmasındaki başarısıdır. O, birkaç yıl (!) önce camisinde zihinsel sorunları olan küçük bir hırsızı tutmakla suçlanıyor.        

Bununla birlikte avukatları hukuk mahkemesinde Stepanenko’nun tutukevindeki gardiyanlar tarafından dayaklara ve baskıya maruz kaldığını inandırıcı bir şekilde kanıtladılar. Şikayetçiler Boris Martynov, Timofey Panasyuk ve Nail Karataev de duruşma sırasında zorlamayla ifadelerinin alındığını itiraf ettiler. Bu süreçte mahkeme tarafından alınan kararlar sadece Kafkasya’da değil bütün Müslüman ülkelerdeki birçok Müslüman’ın dikkatini üzerine çekmiştir.        

Rusya vatandaşlarının din özgürlüğü hakkı burada tehlikededir. Siz de geçen yıl yabancı gazetecilerin olduğu basın toplantılarından birinde bu meseleyle karşı karşıya kaldınız. Misafirlerinizden birinin teröristlerin kolayca Rus Müslümanlarını örgütlerine katabileceği sözüne cevaben, gayet doğru bir şekilde Rusya’daki Müslümanların yabancı veya göçmen olmadığını bilakis kendi topraklarında yaşayan ülkenin norman vatandaşları olduğunu belirttiniz.   

Anton Stepanenko’nun kelimenin uluslararası camiada kabul edilen anlamıyla siyasi bir mahkum olduğunu düşünüyoruz. Rusya’nın üç merkezi Müslüman kuruluşları olan –Rusya Müftü Konseyi, Rus Müslümanları Merkezi Din İşleri Müdürlüğü ve Kuzey Kafkasya Müslümanları Koordinasyon Merkezi- onun savunmasında konuştular. Yine de onların bütün itirazları hala görmezden geliniyor.

Aynı zamanda bazı insanlar dünyanın en insancıl düşünürlerinden olan Bediiüzzaman Said Nursi’nin kitaplarını yasaklamaya çalışıyorlar ve bize göre bu Kur’an’dan alıntılar içeren hemen hemen bütün kitapların illegal ilan edilmesi için emsal teşkil edebilir.

Yukarıda bahsedilen eserlere dair birçok uzmanın teftişi, genç bir Müslüman’ın Said Nursi’nin kitaplarını dağıtarak dini nefreti kışkırtmakla suçlandığı Omsk’teki resmi davada oluşturulduğu gibi, içinde aşırıcılık çağrıları olduğu türünden sorulara olumsuz cevaplar verdi.

“Psikolojik uzmanlık”, “devlet bakanlıkları”nın memurlarının Said Nursi’nin kitaplarının okuyucularına kötü muamelesinin özel bir türüdür. Çok sayıda Müslüman’ın evi arandı ve Said Nursi’nin kitapları sanki yasadışıymış gibi polis tarafından elegeçirildi, halbuki değildi.   

Bugün Said Nursi’nin kitaplarını yasadışı ilan etme süreci Moskova’da Koptev mahkemesinde devam ediyor. Bu davanın duruşmaları dışarıya kapatıldı. Rusya Başsavcılığı da son zamanlarda mahkeme yetkililerinin Said Nursi’nin yazılarının toplandığı koleksiyonu yasaklama çabalarına katıldılar.  

Astrahan’daki yeni şehir yetkilileri, inşaatını bir önceki başkanın onayladığı camiyi yıkmayı planlıyorlar, böylece de hem devletimizin başının hem de genel anlamda devletin böyle bir karar için herhangi bir sağlam gerekçe göstermeyerek itibarını zedelemeye çalışıyorlar.

Rusya Federasyonu Temyiz Mahkemesi de dahil hukuk mahkemesi Astrahan yetkililerinin lehinde karar verdi. Rusya Federasyonu’nun İnsan Hakları Komisyona (ombusman) ve Başsavcılık ofisine gönderilenler de dahil caminin savunusu için yapılan bütün şikayetler ve itirazlar olumlu bir sonuç vermedi. Bunun siyasi bir zulmün davası olduğunu düşünüyoruz.   

Mahkeme Astrahan eyaletinde bir camii cemaatinden olan yaşlı bir adama suçlamalarda bulunuyor. Evinin aranması sırasında polisler bir keçe ayakkabıda bir el bombası bulduklarında Mansur Shangareev Müslümanların insan haklarına yönelik baskıların sembolü haline gelmiştir. Böyle saçmalıklar 1930’lardan beri ülkemizde görülmemiştir.  

Yeni bir skandal Tataristan Cumhuriyeti’nde “Bugulma gaz boru hattının bombalanması” olayı etrafında patlak vermiştir. Üç kişi 2005 nisan’ında şüpheli olarak gözaltına alınmıştır; Ishmuratov Ravil Shafievich, Gumarov Ravil Shafievich, Shaihutdinov Fanis Aglyamovich. Tataristan Temyiz Mahkemesi’nin jürisi oy birliğiyle bu kişiler lehine karar vermiş ve onların masum olduğunu beyan etmiştir. Mahkeme süreci göstermiştir ki, davalıların itirafları işkence altında alınmıştır ve iddia makamının şahitleri de araştırma sürecinde verdikleri ifadeleri de “dayak yediklerini” yahut kandırıldıklarını iddia ederek geri çekmişlerdir.       

Cumhuriyet savcılığı, mahkemenin kararına karşı Rusya Federasyonu Temyiz Mahkemesine mahkeme usullerinin ihlal edildiğini belirterek başvurmuştur. O zamana kadar Bugulma gaz boru hattı bombalaması da dahil birkaç terör olayı işlediğini itiraf eden başka bir şüphelinin olduğu ortaya çıkmıştır. Bu kanıta rağmen Rusya Federasyonu Temyiz Mahkemesi kararı iptal etmiş ve böylece bir terör bombalaması için iki fail grubu ortaya çıkmıştır. Bir süre sonra temyiz mahkemesi Ishmuratov, Gumarov ve Shaihutdinov’u suçlu bulmuştur. Şimdi avukatlar bu kararın yeniden gözden geçirilmesi için çalışıyorlar.  

Savcılık gerçeği belirlemek ve kanunilik ilkesini korumak için çalışıyor değil de, bilakis ortak amaçlarını karşılamak yahut dışardan –Hz. Muhammed (Sav.) hakkında karikatürler yaparak ve Guantanamo üssünde insan haklarını ihlal ederek Müslümanlara kasten hakaret eden ülkelerden- aldıkları emirlere göre hareket etmek için  çalışıyorlar görünmektedir. “Bugulma davası”ndaki iki tutuklu daha önce Guantanamo’daydılar ve suçları kanıtlanmayarak serbest bırakıldılar. Siz zaten Guantanamo üssündeki insan hakları ihlallerinden “Rusya’da Guantanamo olmayacak” açıklaması yaparak bahsettiniz. 

Görünüyor ki, uluslararası bir skandalın ortasında birileri Rusya’da yaşayanlarda dahil şahitleri elimine derek Guantanamo’daki insan hakları ihlallerinin izlerini silmeye çalışıyor ve bazı “vampirler” bu emrin icracılarıdır.   

Diğer bölgelerde Müslümanlara yönelik başka bariz zulüm olayları mevcuttur. Burada aslında gerçek siyasi mahkum olan birçok diğer insanın kaderlerini kurcalamayacağız. Ülkemizin hapishanelerinde hala haksız yere hapse atılan birçok kişinin olduğunu itiraf ederek İnsan Hakları Konseyi üyeleri ve STK liderleriyle yaptığınız toplantıda gündeme getirdiğiniz aynı sorundan bahsediyoruz.  

Biz Rusya Müslümanlarının kendileri için özel bir imtiyaz, yarar, “üstünlük” veya “hakim” bir yasal statü istemediklerini ve talep etmediklerini teyit ediyoruz. Biz sadece çeşitli dinlerin ve ırkların birarada olduğu anavatanımızın refahı ve istikrarının temeli olan anayasaya uymak istiyoruz.   

Rusya Federasyonu Anayasası’nın garantörü olarak sizin, son zamanlarda İslam Konferensı Örgütü’nden (İKÖ) gözlemci statüsü kazanmış ve İslam ülkelerindeki ekonomik ve siyasi duruşunu kuvvetlendirmekte olan ülkemizin imajına çok fazla zarar veren şuanki duruma müdahale edebileceğinizi düşünüyoruz. 

Siz terörizmle mücadeleyi ülkenin en öncelikli görevlerinden biri olarak ilan ettiniz. Bu bağlamda aynı zamanda teröristlerin suç ortakları Beslan trajedisinden sonra sizinde bizzat söylediğiniz gibi halklar arasına nifak tohumları ekmek isteyenlerdir. Bizim için üzücü olan böyle insanların bütün dünya kamuoyu önünde ülkemizi gözden düşürerek devletimizin birliğininin altını oyan resmi yapılarda içerisinde de bulunabilir. Yeni bir “temiz eller” operasyonu olmadan ve ülkemizi “vampirler”den temizlemeden, gerçek terörizmle mücadele -keçe ayakkabılarda bomba taşıyanlarla değil- başarılı olmayacaktır.

Saygılarımızla

Nafigulla Ashirov
Rusya Müftü Konseyi eş başkanı, Rusya Asya bölgesi Müslüman Din İşleri Müdürlüğü başkanı (Moskova)

Muqaddas Bibarsov
Rusya Müftü Konseyi eşbaşkanı, Rusya (Saratov) Volga bölgesi Müslüman Din İşleri Müdürlüğü başkanı

Visam Ali Bardvil
Karelia (Petrozavodsk) Müslümanları Dini İşleri Müdürlüğü Başkanı

Muhammadrasul Saaduyev
Mahaçkale İmamlar Konseyi Başkanı

Shamil Sultanov
Duma üyesi (Moskova)

Marat Saifutdinov
Islam.ru Genel Yayın Yönetmeni (Moskova)

Geidar Jemal
İslam Komitesi Başkanı (Moskova)

Denga Khalidov
Başkan danışmanı ve Jeopolitik Sorunlar Akademisi üyesi, Etnopolitik ve İslam sorunları Merkezi Başkanı (Moskova)

Timur Pulatov
Rusya Federasyonu Yazarlar Birliği üyesi, Tacikistan ve Özbekistan Halkları yazarı (Moskova)

Damir Mukhetdinov
Medine yayınevinin başkanı (Nizhny Novgorod)

Aslambek Ezhaev
Ümmet yayınevinin başkanı (Moskova)

Fatykh Garifulli
Tyumen eyaleti Kaziyat Müslümanları Müdürlüğü Başkanı

Ve diğerleri

Ayrıca Rusya Federasyonu’nun 10’dan fazla bölgesinden 3000 Müslüman’dan fazlası tarafından imzalandı.

Dünya Bülteni/Worldbulletin

Bu haber 371 defa okundu.