iyibi" /> iyibi"/>
İstanbul Üniversitesi öğretim görevlisi ve Star Gazetesi köşe yazarı Mehmet Altan ile yapmış olduğumuz röportaj
İki gün önce Çetin Doğan'ın basına yazdığı Balyoz soruşturması ile ilgili üçüncü mektubu, beraberinde çok ilginç iddiaları gündeme oturttu. Bunların arasında medyanın en çok dikkatini çeken, Doğan'ın, o dönemde Genelkurmay Başkanı olan Hilmi Özkök'ü, isim vermeden hedef alan sözleri oldu. Bugün de Hürriyet'in manşetinde Metehan Demir imzalı bir Balyoz haberi daha vardı. Genelkurmay sonradan yalanlasa da, haberin içeriğinde Balyoz planı ile şimdiki Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un adları birlikte anılıyordu. Siz ard arda çıkan bu iddiaları, zamanlamaları açısından nasıl yorumluyorsunuz?
Çok yanlış bir taktik uygulanıyor, çünkü eski Genelkurmay Başkanı ile polemiğe girmesi, orduyu çok kesin bir karar almaya sevk edecektir. Yani ordu ya Çetin Doğan'ı tutacaktır, ya eski Genelkurmay Başkanı'nı. Ordunun yıpratılması vs...kendi içindeki darbe girişimlerinin ortaya çıkması ile değil, aslında bu tür tartışmalarla konuların, hangi bağlamda nasıl oluştuğunu; ilişkilerin nasıl seyrettiğini, nelerin konuşulduğu açısından dehşet vericidir. Yani ordu yönetimi yıpratılıyor. Darbe meselesi inkar edilirken aslında Balyoz'un da bal gibi olduğunu görüyoruz.
Bunun bir başka sonucu da, mahkeme sürecindeki muhtemel mahkumiyetleri bir şekilde şimdiden artırma ihtimali. Çünkü şimdiye dek inkar ediliyordu, şimdi kabul ediliyor.
Böyle bir şey vardı, bunların hepsi Hilmi Özkök tarafından, basına verildi imasında bulundu. Bu bence çaresizlik içersinde bulunulan bir saldırı. Çok anlamlı, büyük bir strateji olarak değil, sıkışmışlık psikolojisi içinde, kurumunun başına daha büyük işler açacak, çok yanlış bir strateji izliyor. Daha içinden çıkılmayacak bir hale sürüklüyor işi.
Peki daha önce Balyoz planlarını ciddiye almayan basın kuruluşlarının, bu haberleri ve iddiaları şu anda manşetten vermelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Taraf gazetesi bu haberi verdiği zaman, yemediği hakaret kalmamıştı. Bugün bu haberi sürmanşetten veren Hürriyet Gazetesi, (Balyoz'u) çok uzun süre görmedi. Doğan grubu dahil, medyanın büyük bir kesimi Balyoz meselesine duyarsız kaldı, inkar ettiler, yok saydılar...Bir takım köşe yazarları da bunun yalan olduğunu, astı astarı olmadığını sövüp saydılar, hakaret ettiler. Ordunun içindeki tartışmadan önce, medyanın içindeki bu koruma kollama, Ergenekon anlayışını ortaya çıkartmak gerekiyor. O zaman bunu inkar edenler, şimdi ne yapıyorlar? Kalem oynatmaya, gizli Ergenekonculuğa devam ediyorlar.
www.iyibilgi.com röportaj
Konuyla ilgili iki haber için:
Açık açık köstebek dedi
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle