PKK terör örgütünün silahlı eylemleri bıraktığını deklare etmesinin ardından Mehmet Ağar da PKK'lılara "dağdan inip, düz ovada siyaset yapma" çağrısı yaptı. Başbakan Erdoğan ise Kürt sorunu olduğunu çoktan kabullenmişti. Bu dönem DTP'nin teşkilatlanmayı hızlandırdığı bir dönem oldu. Fakat Kuzey Irak'ta PKK'nın ile Kürt kesiminin ABD'nin desteği ile palazlanmasının ve İran'ın PKK kolu Kajek'in ABD tarafından İran'ın üzerine salınmasının ardından Güneydoğu'daki PKK tartışmaları ve DTP yönetimi alevlendi. PKK eylemleri ve DTP sivri açıklamaları ile gündeme geldi. Başbakan Erdoğan bu alevlenme üzerinde geri adım atarak, PKK'nın isteklerinin bir Kürt sorunu olarak nitelendirilemeyeceğini açıkladı ve devletin geleneksel söylemi olan "Kürt sorunu yoktur, bölge sorunu vardır" açıklamasına sarıldı.
Devlet müdahalesi kaçınılmaz oldu
Güneydoğu'da yaşayan Kürtlerin sorunlarının gündeme gelmesini bu sivri açıklamalar ile öteleyen DTP'nin bazı çıkışları, ülkeyi bölme tehditi de taşımaya başlayınca, devletin Kürt siyasi hareketine müdahale etmesi etmesi kaçınılmaz oldu. DTP Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'un "Öcalan zehirlendiyse bu Türkiye için hiç iyi olmaz" ve DTP Diyarbakır İl Başkanı Hilmi Aydoğdu'nun "Kerkük'e yapılan bir müdahaleyi Diyarbakır'a yapılmış sayarız" çıkışı Devletin tepki vermesinde etkili oldu. Gelen ihbarları değerlendiren emniyet birimlerinin DTP'nin il temsilciliklerinde PKK ile ilgili dökümanlara rastlaması da DTP mensuplarının hapis cezası almasına neden oldu.
Öcalan'ın ulakları da yargı önünde
PKK örgütünün yayın organı olarak bilinen ve çoğu kez bölücü propagandaları nedeniyle şimşekleri üzerine çeken Özgür Gündem gazetesi, "Öcalan zehirlendi" iddialarını ortaya atarak provakasyona neden olduğu ve haklı bölücülüğe sürüklediği gerekçesiyle bir ay kapatma cezası aldı. Abdullah Öcalan'ın sağlık durumuyla ilgili iddiaları ortaya atan 2 avukat Mahmut Şakar ve İrfan Dündar hakkında inceleme başlatıldı. Haklarında avukatlık görevini kötüye kullandıkları gerekçesiyle inceleme başlatılan 2 avukatın yargılanıp yargılanmayacağının inceleme sonucunda belli olacağı bildirildi.
Özgür Gündem neden şimdi kapatıldı?
Irak'ta olan bu karmaşadan yaralanan PKK yanlılarının, Kürt sorununu tartışmaya açmak yerine Devletin bölünmez bütünlüğüne zarar verici açıklamalar yapması, Emniyeti müdahaleye zorladı. Devletin Kürt sorununun siyasi zeminde tartışmaya açılmasını isteyen Devletin ülkenin sıhhati için bu müdahalaleri zorunlu olarak yaptığı konuşulanlar arasında. Provakasyonların ve devletin yargı erkini ve yayın durdurma insiyatifini kullanmasının bu son günlerde artışı da oldukça anlamlı görünüyor. Çünkü PKK söylemlerini Nevruz ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken şiddete dönüşerek yansıtıyor! Özgür Gündem Gazetesi'nin kapatılması da, DTP'lilerin yargılanması da bu dönemin sakin atlatılmasının adımları olarak değerlendirilmeli. Sabah Gazetesindeki köşesinde bu duruma değinen Fatih Altaylı şunları aktarıyor:
Nevruz öncesi konsolidasyon
Teröristlerin hapisteki lideri Öcalan'ın zehirlendiği iddiaları birkaç gündür gündemde. İddianın temelinde Öcalan'ın saç tellerine Fransız bir doktorun yaptığı inceleme sonucunda ulaştığı iddia edilen bulgular yatıyor. Öcalan'ın saç tellerinin İmralı'dan nasıl çıkarıldığı bilinmiyor ama Öcalan'ın makaleleri, kitapları yayınlandığına göre, üç tel saçın çıkarılmış olması mümkün. Bu mümkün olsa bile, ben Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Öcalan'ı zehirleyeceğine pek ihtimal vermiyorum. Öyle bir niyet olsaydı, getirilirken uçaktan atılması daha kolaydı.
Benim açımdan ilginç olan PKK ve DTP'nin bu iddiaları gündeme getirmek için yaptığı "Zamanlama..."
Nevruz'a 2 hafta gibi bir süre kala bu iddialar ortaya atılıyor ve ortam geriliyor.
Bunun nedeni açık. Doğu ve Güneydoğu'da PKK ve DTP'ye karşı sempati giderek azalıyor.
Bunun en önemli göstergesi bu grubun düzenlediği Barış Mitingi'ne katılım 50-60 bin civarında olurken, karikatür krizi sırasında "Peygambere Saygı" adı altında düzenlenen mitinge Diyarbakır'da 150 bin kişinin katılmış olması.
PKK ve DTP, Öcalan'ın zehirlendiği iddiasını ortaya atarak Nevruz öncesi gerilimi tırmandırmayı, Nevruz'a katılımı artırmayı amaçlıyor.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine çok yakın bir tarihe denk gelmesi nedeniyle bu yılki Nevruz'un kritik bir önemi var.
Oyun çok tehlikeli oynanıyor.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle