Çin elindeki 'kâğıtlar'dan endişeli

14 Mart 2010 16:40 tsi
Çin Başbakanı Wen Jiabao (Vın Ciabav), ellerindeki ABD hazine bonoları için endişeli olduğunu söyledi.

Wen, Çin Ulusal Meclisi'nin (ÇUHM) yıllık toplantısının kapanış oturumundan sonra yerli ve yabancı gazetecilerin sorularını yanıtlarken, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ellerindeki ABD hazine kâğıtlarından hala endişeli olduğunu dile getirdi.

ABD yönetimini ülkelerinin hazine bonolarına yatırım yapan yabancıların güvencesi için somut önlemler almaya çağıran Wen, doların istikrarsız olmasının Çin'in yabancı ülkelerdeki varlıklarını yakından ilgilendirdiğini ve Çin'in döviz rezervinin güvenliğini, likiditesini ve değerini güvence altına almaya ihtiyacı olduğunu tekrarladı.

ABD Hazine Bakanlığı'nın verilerine göre, Çin'in elinde 894.8 milyar Dolar değerinde Amerikan hazine bonosu bulunuyor. Pekin yönetimi Aralık 2009'da 34.2 milyar dolarlık ABD hazine bonosunu elden çıkarmış ve en çok ABD bonosu elinde bulunduran ülke konumunu Japonya'ya bırakmıştı.

Bir gazetecinin ABD'li internet devi Google'ın Çin piyasasından çekilebileceğini açıklaması ve Avustralyalı madencilik şirketi Rio Tinto'nun dört çalışanının devlet sırlarını çaldıkları iddiasıyla tutuklanmalarıyla ilgili sorusuna verdiği cevapta Wen, "Yabancı şirketlerin Çin kanunlarına göre faaliyet göstermelerini bekliyoruz ve bu şirketlerin yabancı sermayenin daha verimli kullanılması için daha fazla araştırma ve geliştirme merkezi getireceklerini ümit ediyoruz.'' dedi. Çin Başbakanı, ülkesinde gerçekleştirecekleri kurumsal düzenlemelerle yabancı yatırımcılara yerli yatırımcılarla aynı hakları vereceklerini de ifade etti.

YUAN DEĞERİNİN ALTINDA DEĞİL

Bir soru üzerine Wen, Çin para birimi yuanin yada RMB'nin kurunu belirleme mekanizmasını iyileştireceklerini ve yuanin değerini mantıklı ve dengeli bir seviyede tutacaklarını kaydetti. Wen, "Kur konusundaki yabancı baskılara karşıyız. Bir ülkenin kur politikasını ve parasının değerini o ülkenin ekonomisine ve ekonomik durumuna bağlı olması gerekir." diye konuştu. Yuanin değerinde istikrar sağlamalarının küresel ekonominin finansal krizden çıkarak toparlanmasında önemli rol oynadığını savunan Çin Başbakanı, krizin en ağır olduğu Temmuz 2008 ile Şubat 2009 arasında yuanin değerinin yüzde 14,5 arttığını anlattı. Wen, "Bu dönemde Çin'in ihracatı yüzde 16 daraldı. Buna karşın ithalatı da yüzde 11 arttı. Dış ticaret fazlası 102 milyar Dolar azaldı. Çin'in geçen yıl 37 ülkeden ithalat yaptı ve bunlardan 16'sından yapılan ithalat da artış gösterdi." şeklinde konuştu.

Almanya'nın Çin'e yaptığı ihracatın 75 milyar avroyu bularak rekor düzeye ulaştığını hatırlatan Wen, aynı dönemde ABD'nin toplam ihracatının yüzde 17 daralmasına rağmen, Çin'e yaptığı ihracattaki daralmanın ise yalnızca yüzde 0.22 olduğunu dile getirdi.

''DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ BELİRSİZLİKLER DEVAM EDİYOR''

Wen, soruları yanıtlarken, dünya ekonomisinde genel bir toparlanma eğilimi görülmesine karşın, esas sorunların ve risk etkenlerinin henüz tümüyle ortadan kaldırılamadığına dikkat çekti. Wen, "Bu nedenle ekonomideki yapısal düzenlemelere etkin şekilde devam etmek ve büyüme modelini değiştirmek suretiyle sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirmek zorundayız." diyerek, dünyanın belli başlı ekonomilerinde işsizlik oranının yüksek seviyelerde seyretmeye devam ettiğine işaret etti. Bazı ülkelerin borç kriziyle karşılaştığına, finans ve kamu maliyesi alanında risklerin bulunduğuna da değinen Wen, bütün bunların dünya ekonomisinin yeniden sıkıntıya girmesine yol açabileceği uyarısında da bulundu.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELE SÖZÜ

Çin Başbakanı Wen, Kopenhag Konferansı'nda alınan kararları takdirle değerlendirip desteklediklerini ve bütün ülkelerle birlikte iklim değişikliğiyle mücadele sürecini hızlandırmaya devam edeceklerini kaydetti. Konuyla ilgili soruya verdiği cevapta Wen, Çin heyetinin Kopenhag Konferansı'nda yoğun çalışmalar yaparak anlaşma sağlanması için önemli katkılarda bulunduğunu tekrarlayarak, Çin heyetinin konferansta küstahça bir tavır sergilediği suçlamalarını ise reddetti. Wen, ortak, ancak farklılıkların da gözetildiği sorumluluk ilkesi doğrultusunda iklim değişikliğiyle mücadele sürecini bütün ülkelerle el ele ileri taşımaya hazır olduklarını söyledi.

"ÇİN'İN KALKINMA YOLU ENGEBELİ VE SIKINTILI"

Çin Başbakanı Wen, önümüzdeki birkaç yıl daha Çin'in kalkınma yolunun engebeli ve sıkıntılı olacağını vurgularken, ikinci bir dibe vurmayı önlemek için hızlı ve istikrarlı kalkınma, ekonomik yapıdaki düzenleme ve enflasyonun kontrol altına alınması arasında denge sağlamaları gerektiğini belirtti.

Wen konuşmasında ayrıca Çin'in kalkınmasının diğer ülkeleri etkilemeyeceğini ve barışçı kalkınma yolunda ısrar edeceklerini aktararak, "Geçmişte hegemonya peşinde koşmadık ve gelecekte de gelişmiş bir ülke olarak aynısını yapacağız." dedi.

Çin'in sorumlu bir ülke olduğuna işaret eden Wen, son yıllarda Çin ekonomisindeki hızlı kalkınmaya rağmen, halen şehirler ile kırsal bölgeler ve bölgeler arasında dengesiz gelişme, aşırı nüfus ve zayıf ekonomik temel gibi sorunları olduğunu kabul etti. "Kalkınmanın ilk aşamasındayız. Pekin ve Şanghay gibi büyük şehirler Çin'deki tüm durumu temsil etmiyor. Bu yüzyılın ortalarında orta düzeyde bir gelişmiş ülke olmayı bekliyoruz. Modernleşmeyi gerçekleştirmek yüzlerce yıl, hatta daha fazla sürebilir." diyen Wen, modernleşmeden sadece ekonomik kalkınmayı anlamadıklarını dile getirdi. Sosyal eşitlik, adalet ve güçlü ahlakın da modernleşmeye dahil olduğunu ileri süren Wen, Çin'in gelişmekte olan ülkelere verdiği yardımların koşulsuz olduğunu anlattı.

5 Mart'tan bu yana süren ve 3 bine yakın üyesi bulunan Çin meclisinin kapanış oturumunda yapılan oylamayla, kırsal ve kentsel kesimde yaşayanlar arasında halk temsilcilerinin seçiminde hak eşitliği sağlayan "Seçim Yasası'nda Değişiklik Yapılmasını Öngören Yasa Tasarısı" 'ezici' çoğunlukla kabul edildi. Oylamalarla ayrıca, yüzde 8'lik büyümeyi hedefleyen Hükümetin Çalışma Raporu ve Yıllık Bütçe ile Ulusal Halk Meclisi Daimi Komitesi, Yüksek Halk Mahkemesi ve Yüksek Halk Savcılığı'nın çalışma raporları onaylandı.

cha

Bu haber 835 defa okundu.