Medyaya ‘yıldız’ yağıyor: Generallerin poker masası!

0 0 0000 00:00 tsi
Her kanaldan ve gazeteden bir general çıkıyor.. Genelkurmay, ‘sadece benim dediğim resmidir’ demese, askerin fikri hakkında kafamız karmakarışık olacak. İyi ama bu kadar üst düzey komutan her konuda konuşup ne mesaj veriyor? Bu toplu ve bilinç

Eskiden emekli de olsa bir general konuştuğunda-kaç yıldızı olduğuna bile bakılmaksızın-herkes pür dikkat kesilirdi. Hele siyasiler ve medya. Şimdi “3-4 yıldızdan” aşağısı kesmediği gibi, medyaya yeni girmiş genç gazetecinin cebinde bile en az iki paşa telefonu bulunuyor.

Peki ama bu kadar emekli paşa ne anlatıyor?. Hepsi özenle “benim görüşüm Türk Silahlı Kuvvetleri’ni bağlamaz” dese de herkes “acaba asker nasıl düşünüyor” diye en azından o paşanın fikirlerini izliyor. Bu konuşan taraf.. Bir de Genelkurmay’ın kendisi bulunuyor. Ancak onun durumu rahat. Çünkü TSK kendisi adına konuşabileceklerin listesini çok önceden vermiş durumda.Genelkurmay Başkanı ve ikinci başkan. Bunun dışındaki görüşler TSK’yı bağlamaz diyor.

Konjonktür!..

Esasen o kadar emekli generalin söyledikleri veya ilgi alanları arasında bir ortak nokta pek bulunmuyor. Yani bir zamanlar bir üst subay olmak dışında. Bir kısım general özellikle Güneydoğu’da görev yaptıkları dönemi gündeme taşıyor ve halkın, gerçekte neler yaşandığına ilişkin, ordunun gösterdiği fedakarlıklara ilişkin bilgisin yükseltiyor. Bu gerçekten de önemli ve işe de yarıyor. İlk kez Türk kamuoyu bizzat komutanların ağzından neler yaşandığını öğreniyor hatta hissediyor.

İkinci grup ise analizciler… Özellikle dış politika ve askeri operasyonlar hakkında bilgi sunan bu sınıftaki emekli subaylar konuyla ilgili olarak askeri bakışı yansıtıyorlar. Zaten bir kısım General, emeklilikten sonra think-tank adı verilen düşünce kuruluşlarında görev almış oluyor veya bizzat kurucusu durumundalar. Bu yüzden ne zaman uluslar arası bir konu popüler olsa ve hele işin içinde bir sıcak temas ihtimali bulunsa hemen bu paşaların telefonu çevriliyor.

İç siyaset paşaları…

Son sınıf ise iç siyaset üzerine görüş verenler. Bu kısım subaylar genellikle iyice yüksek subaylardan, hakim olarak da Orgeneral rütbesinden emekli olanlar. Ancak bu sınıf paşaları her zaman ekranlarda görmek mümkün olmayabiliyor. Yine bir kısmı emekliliğinden sonra aktif politikaya atılmış veya en azından bu yolda kendini ifade etmeye çalışıyor. İçlerinde eski milletvekilleri dahi mevcut.

Bu kategorinin dışında da generaller var. Örneğin Kenan Evren. O da bir orgeneral ve hem Genelkurmay Başkanlığı hem de devlet başkanlığı yapmış bir asker. Ondan da beklenen “devlet adamı” tecrübesini yansıtmak. Şu sıralarda yaptığı açıklamalar bu tanıma çok uymuyor ama düne kadar öyleydi. Keza bir başka Orgeneral Edip Başer de farklı bir kulvarda. Emekli olmasına rağmen son derece kritik bir görev yürütüyor. Üstelik sık konuşuyor. Yani apayrı bir sınıf.

Peki askerlerin emekli olduktan sonra ülkedeki her temel konu ile ilgili olarak bu kadar göz önünde olmaları ve konuşmaları iyi mi? Bu sorunun yanıtı elbette evet. Zira tüm Türk vatandaşları gibi buna hakları olduğu gibi özel eğitimlerinden ve tecrübelerinden kaynaklanan bakışları ülkenin öğrenmeye hakkı var. Belki tek sıkıntı şu olabilir.. Zaman zaman bazı emekli subaylar yaptıkları konuşmalarda içlerinden geldikleri kurumun görüşlerini tam tutturamıyorlar!

Bu haber 353 defa okundu.