Başbakan'a ekonomiden iyi haber

25 Şubat 2010 13:40 tsi
Bu haber gerçekten iyi bir gelişmeyi anlatıyor. Uzun süredir hasret kaldığımız olumlu gelişmelerin habercisi gibi.

Türkiye’nin hazır giyimde bir numaralı pazarı Almanya canlandı. İngiltere ve İsveç’ten de benzer haberler geliyor. Siparişlerde adeta patlama yaşanıyor. Birçok üretici ihracatçı tam kapasite çalışmasına rağmen siparişlere yetişemiyor.

Bu haber gerçekten iyi bir gelişmeyi anlatıyor. Uzun süredir hasret kaldığımız olumlu gelişmelerin habercisi gibi. Malum geçen yıl Avrupa’daki özellikle de Almanya’daki büyük resesyon Türk tekstil ve konfeksiyon sektörünü derinden sarstı. Birçok firma sıkıntıya girdi.

Şu sıralar bu alanda kara bulutlar dağılıyor. Daha açık bir ifadeyle Avrupalı perakendeci firmaların Türkiye’den hazır giyim ve konfeksiyon alımlarında adeta bir patlama var. Mevcut müşterilerinin yanına yeni müşteriler de ekleyen birçok üretici firma, neredeyse tam kapasiteyle çalışıyor. Bazı firmalar önümüzdeki birkaç aylık dönem için bile yeni sipariş kabul etmiyor.

ALTIN GÜNLERE DÖNÜŞ

Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü için “altın günlerine” geri döndü yorumları yapılıyor. Çünkü hazır giyimin hemen her alt dalında benzer bir talep patlaması dikkat çekiyor.
Peki bu noktaya nasıl gelindi? Yani talep patlaması nasıl sağlandı? Aslında bu sorunun birkaç cevabı var. İlk süreç ekonomik durgunluk nedeniyle stoksuz çalışmaya yönelen Avrupalı perakendecilerin, malı erken istemeleri ile başladı. Teslimat süreleri ayları bulan Uzakdoğulu tedarikçilerle yavaş yavaş yollar ayrıldı. Ve o siparişler Türkiye’ye yöneldi.

Sipariş patlamasında ikinci neden ise Portekiz ve İspanyol rakiplerin kriz sürecinde devre dışı kalması. Bu ülkelerdeki ekonomik sıkıntı birçok üreticiyi kapanmaya zorlayınca Türk firmaları devreye girmiş. Ve yarım kalan işleri üstlenmişler.

ALMANYA İLK SARIDA

Avrupa’ya yakınlığından dolayı Türk üreticilerin hızlı teslimat avantajını kullanmak isteyen Avrupalı perakendeciler arasında özellikle Alman firmalar ilk sarıda yer alıyor. Türkiye’den alımlarını artıran bu firmalar arasında Adidas, Puma, C&A, Otto, Ernstings Family, Karstadt, Kaufhof, KİK, Peek & Cloppenburg ve Takko gibi devler de var.

Örme konfeksiyon üreticisi Bakon Giyim, Alman Erima firmasından 1 milyon adetlik tişört ve şort siparişi aldı. Avrupa’daki birçok ünlü futbol kulübünün formalarını satan spor giyim mağazalar zinciri Erima, alımlarını şimdiye kadar daha çok Uzakdoğu’dan yapıyordu. Zara ve Berchka’nın da önde gelen tedarikçilerinden olan Bakon Giyim, fabrikasındaki 3 bandı bu firmanın siparişlerini üretmek için ayırdı.
Kazova Triko Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Somuncu ise bu yıl sadece Almanya’dan 4 milyon euroluk sipariş aldıklarını belirtiyor. Kazova’nın üretim yaptığı Alman firmalar Marc’O Polo, Falke ve Dax. Kazova’ya, İskandinav pazarından da ciddi miktarlarda sipariş gelmiş.

İSPANYA VE PORTEKİZ DEVRE DIŞI

Bayan giyimde Türkiye’de en büyük kapasiteye sahip firmalardan biri olan Pameks Giyim’e ise özellikle İtalyan firmalardan sipariş yağıyor. 2009 başında İtalyan firmalardan kapasitesinin sadece yüzde 5’i kadar sipariş alabilen Pameks, bu yıl bu oranı yüzde 35’e çıkarmış. Yani firma bu yıl üreteceği her 3 üründen birini, dünya modasına yön veren İtalyan firmalara ihraç edecek.

Pameks Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Karahasanoğlu, Türkiye’ye sipariş “aksamında”, son günlerde mali krize gireceklerinden endişe edilen Portekiz ve İspanya’daki gelişmelerin de etkili olduğunu vurguluyor:

“Perakendeci firmalar İspanya ve Portekiz’e verdikleri siparişleri geri çekmeye başladılar. Çünkü bu ülkelerdeki üreticiler sıkıntı içinde. Mağaza zinciri sahibi firmalar, bu ülkelere verdikleri siparişleri zamanında teslim alıp alamayacaklarından emin değiller. Bu yüzden Portekiz’in tüm Avrupa’daki pazar payının yüzde 25’ini bu yıl Türkiye’ye kaptıracağını düşünüyorum. Zaten siparişlerin bir kısmı Türkiye’ye kaymaya başladı. Türk firmalara sipariş gelmesinin bir diğer nedeni de Avrupa pazarının toparlanmaya başlaması.”
Aynı zamanda TGSD Başkan Yardımcısı olan Karahasanoğlu, Tüm hazır giyim üreticilerinin kapasitelerinde 6 aydan bu yana ortalama yüzde 15 oranında artış olduğunu belirtiyor.

ABD’Yİ BIRAKTI, ALMANYA’YA YÖNELDİ

Tişört üretiminde söz sahibi firmalardan Teneks Tekstil, birkaç yıl öncesine kadar tamamen ABD’ye çalışıyordu. Ancak 2008 sonunda başlayan ekonomik krizden sonra bu pazardan çekilmiş. Yılda 4.5 milyon adet tişört üreten firma, bunun sadece yüzde 5’ini bu ülkeye ihraç ediyor. Teneks, tamamen Almanya pazarına odaklanmış durumda. Üretiminin yüzde 85’ini Alman mağaza zincirlerine veriyor.
Teneks Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Artok, Almanya pazarında küçük kıpırdanmaların olduğunu ancak durgunluğun henüz aşılamadığını belirtiyor.

“Alman firmalar eski sipariş adetlerine henüz ulaşamadı. Çünkü kriz ortamlarında tüketicinin parası kıymetli hale geliyor. Perakendeciler de vitrinlerine daha fazla model ve trende uygun mallar koymak istiyorlar. Bu yüzden güvendikleri üreticilerle çalışmayı tercih ediyorlar. Bu durum Türk hazır giyim ihracatçılarının işine yarıyor. Çünkü hem kalite, hem servis açısından birçok ülkeye göre çok daha avantajlıyız.”

FİYAT BASKISI AZALDI

Örme kumaştan bay bayan dış giyim üreten Gence Tekstil de hazır giyimde üretici ihracatçı firmalardan. Şirketin üretim kapasitesi yıllık 3.5 milyon adet. Ancak Avrupa piyasalarındaki durgunluk nedeniyle geçen yıl 1 milyon 900 bin adet üretim gerçekleştirebilmiş. Fakat bu yıl kapasitesi yüzde 80 oranında dolu.
Firmanın ortaklarından Osman Sinanoğlu, S.Oliver, Campione gibi Alman firmalarla çalıştıklarını, bu firmaların siparişlerinde küçük oranlarda da olsa artış görüldüğünü söylüyor.

Sinanoğlu’nun verdiği bilgilere göre Avrupalı perakendecilerin Türkiye’deki üreticilere uyguladıkları fiyat baskısı da kalkmaya başlamış. Sinanoğlu, fiyat indirdikleri için çalışmaktan vazgeçtikleri Alman mağaza zincirleri Esprit ve Tom Tailor’la da yeniden çalışabileceklerini söylüyor:

“Alman firmalar sadece Almanya’nın değil tüm Avrupa’nın talebini karşılıyorlar. Yani Avrupa’nın tedarikçisi durumundalar. Bu yüzden üretici ihracatçı firmalar için çok önemliler. Almanya’nın dışında İskandinav ülkelerinde de canlanma var. Bu ülkelerdeki birkaç firmayla kontağa geçtik. İskandinavlar fiyat konusunda daha rahatlar. Katma değeri yüksek ürünler talep ediyorlar.”

Atölyelere iş verme devri bitiyor

Önceki yıllarda aldıkları siparişlerin bir kısmını küçük atölyelerde ürettirmeyi tercih eden hazır giyim ihracatçıları bu çalışma şeklinden giderek vazgeçiyor. Çünkü kar marjı bir hayli azalmış durumda. Diğer yandan sipariş adetleri azaldığından üretici firmalar zaman sorunu yaşamıyor. Bu yüzden üretimin tüm aşamalarını kendi bünyelerinde gerçekleştirmeyi tercih ediyorlar.

Tabi bu sistem değişikliği fason atölyeleri işsiz bırakıyor. Ancak bu arada diğer taraftan fason devleri ortaya çıkıyor. Birçok fason atölye büyük üreticilerin çatısı altına katılıyor.
İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon Fasoncular Derneği Başkanı Yılmaz Kocaoğlu, bu durumu doğrulayarak çok sayıda fason atölyenin devre dışı kaldığını söylüyor.

Mağaza, ofis açana 3 bin euro veriyor

Almanya’nın ekonomisi en güçlü eyaleti Kuzey Ren Vestfalya (NRW). Almanya’nın cirosu en yüksek 50 tekstil perakendeci firmasından 20’sinin merkezi burada. Bu eyalet aynı zamanda Almanya’nın moda merkezi. Eyaletin ekonomi bakanı Christa Thoben, moda haftası nedeniyle geçtiğimiz günlerde İstanbul’daydı. Thoben, NRW’de mağaza, depo, ofis açan Türk hazır giyimcilere 3 bin euro destekte bulunduklarını, ayrıca bu firmaların her türlü bürokrasi sorununu çözdüklerini belirtiyor. Merkezi Düsseldorf olan eyalette şirket kuran Türk tekstil ve hazır giyimcilerin bazıları şunlar: Sarar, Eke Tekstil, Eroğlu Holding, Rodi Giyim, On-At Tekstil, Yünsa, Reha Tekstil, Özdoğan Tekstil, Tanatar Konfeksiyon, Kontex Konfeksiyon, Cipo Tekstil, Saray Halı.

(Özbey Men'in haberi/Para Dergisi)

Bu haber 973 defa okundu.